Fillory traduction Turc
198 traduction parallèle
This was Fillory.
Orası Fillory'di.
- Martin thought they needed Fillory... but, no, Fillory needed them.
Martin Fillory'e ihtiyaçları olduğunu sanıyordu. Ama hayır, Fillory'nin onlara ihtiyacı vardı.
"Fillory and Further, Book Six : The Magicians."
" Fillory ve Ötesi, Altıncı Kitap :
- There are five Fillory books, Julia... five.
- Beş Fillory kitabı var Julia, beş.
'Cause I don't know... You wrote your admissions essay on the glory of Fillory? - Come on, Q.
Çünkü kabul denemeni Fillory şanına yazdığını bilmiyordum.
What happened to giving up on the Fillory crap?
Fillory saçmalığından vazgeçmeye ne oldu?
- You used to like Fillory.
- Fillory'i severdin.
- Okay, um, I had a... - notebook right here. - "Book Six."
Burada bir not defterim vardı. " Fillory ve Ötesi :
- Funny thing about Fillory... You don't really decide when to go.
Fillory'le ilgili komik olan şey, ne zaman gideceğine cidden karar veremezsin.
The thing on my hand, this--the sigil, it appeared when I was dreaming, of "Fillory."
Elimdeki şey, mühür Ben Fillory'i hayal ederken belirdi.
Chatwin. From "Fillory."
Fillory'den Chatwin.
What if, um... what if "Fillory" is real?
Ya Fillory gerçekse?
So what if it came from, like, actual "Fillory"?
- Ya gerçek Fillory'den geldiyse?
I mean, there are other worlds out there, but "Fillory" is just fiction.
Yani dışarıda başka dünyalar var ama Fillory sadece bir kurgu.
Yeah, I know, but... what if "Fillory" is real?
- Evet biliyorum ama... Ya Fillory gerçekse?
"Fillory and Further," book six.
- Fillory ve Ötesi : Altıncı Kitabı.
Things with "Fillory" are funny that way.
Fillory'le ilgili şeyler bu yönden komik.
Is "Fillory" real?
- Fillory gerçek mi?
"Fillory," before the attack, like a warning?
Saldırıdan önce bir uyarı gibi Fillory'i gördün.
Okay. "In all of Fillory, " one magician could drive every other magician insane.
Tüm Fillory'de bir sihirbaz diğer tüm sihirbazları delirtebilir.
"On his first journey to Fillory, " he played checkers with a powerful witch.
Fillory'e ilk yolcuğunda güçlü bir cadıyla satranç oynadı.
Yeah, Jane, she was alone in Fillory for the first time when she was attacked by a Lorian assassin. - What's Lorian?
Evet, Jane bir Lorian süikastçisi tarafından saldırıya uğradığında ormanda ilk kez yalnızdı.
It's actually really interesting, because Fillory is both, the name of the landmass and also the one of the sovereign states...
Komşu krallıktan. Aslında epey ilgi çekicidir çünkü Fillory hem kıtanın adıdır hem de hükmeden krallığın da adıdır.
The knife that Penny was stabbed with... is from Fillory.
Penny'nin bıçaklandığı bıçak Fillory'den.
And he's from Fillory, which is real.
Ve Fillory'den geldi ki o da gerçek.
Of course Fillory is real.
Tabii ki Fillory gerçek.
The books are a child's drawing of Fillory.
Kitaplar Fillory'nin çocuklar için olan hali.
He wants control of Fillory and all the doors that lead there.
Fillory'yi ve oraya giden tüm kapıları kontrol etmek istiyor.
"Fillory and Further, Book Six"? I told you.
"Fillory ve Ötesi, Altıncı Kitap"
It was all she took with her to Fillory.
Fillory'ye götürdüğü tek şey oydu.
"Fillory and Further", book one, first edition.
"Fillory ve Ötesi" ilk kitap, ilk baskı.
You can't hide in Fillory forever.
Sonsuza kadar Fillory'de saklanamazsın.
Lock as many doors as you want, there's always a door to Fillory when you need one.
İstediğin kadar kapıyı kilitleyebilirsin ihtiyacın olduğunda her zaman bir kapı daha olacak.
Penny, I think you were in Fillory.
Penny, sanırım Fillory'deydin.
You were in Fillory.
- Fillory'deydin. Fillory'deydin...
- Okay? Fillory is just a- - - Did you see any animals?
- Hiç hayvan gördün mü?
There are no Hobbits in Fillory.
- Fillory'de Hobbit yoktur.
Ah, the drawing, the crest, it means that you were in a certain Fillorian castle.
Çizim, taç senin belli bir Fillory Kalesi'nde olduğun anlamına geliyor.
Because I'm assuming you didn't travel to Fillory on some planned vacation.
Çünkü Fillory'ye planlı bir tatil için gitmediğinden eminim.
Nobody knows more about Fillory than Quentin.
Kimse Quentin'den fazla Fillory'i bilmiyor.
You love Fillory so much, I hope you get to go.
Fillory'i çok seviyorsun umarım oraya gidersin.
I guess I've been trying to convince myself that Penny's somehow wrong about Fillory despite having actually been there.
Penny'nin gerçekten orada olmasına rağmen Fillory'le ilgili yanıldığına dair kendimi ikna etmeye çalışıyorum galiba.
I'm sure Fillory got you through a lot as a kid.
Fillory'nin seni çocukken tükettiğine eminim.
Say one word about Fillory and I'll kill you.
Fillory hakkında bir kelime et de seni öldüreyim.
"There is always a door to Fillory " when we really need it,
Gerçekten ihtiyacımız olduğunda Fillory'e her zaman bir kapı vardır.
Fillory is real.
- Fillory gerçek.
- And the paramedic who...
Peki bana " Fillory :
This Mike prick isn't from Fillory.
Bu Mike denen herif Fillory'den değil.
It's from the fourth Fillory book.
Bu dördüncü Fillory kitabından.
- You were in Fillory- -
- Kes!
- Stop!
- Fillory sadece...