Firma traduction Turc
982 traduction parallèle
An excellent firm.
Mükemmel bir firma.
What company?
Hangi firma?
That's the report on that firm in the Midlands.
İngiltere Midlands'daki o firma hakkında hazırlanan rapor.
Well, it's just because... the president of our company is so upset over it.
Bu tutum... firma başkanımızın çok üzülmesinden kaynaklanıyor.
Chancery Lane, has not arrived at his firm's representatives in Washington.
Wasington'daki firma temsilciliğine gelmedi.
You mean you want him to have the policy without him knowing it.
O bilmeden poliçe yapacaksın firma ise onun bilmediğini bilmeyecek.
If it wasn't for Norton and his striped-pants ideas about company policy... I'd have the police after her so fast it'd make her head spin.
Norton ve onun firma poliçesiyle ilgili saçma fikirleri için olmasaydı polisleri öyle hızlı peşine takardım ki başı dönerdi.
The firm is sending me to New York.
Firma beni New York'a gönderiyor.
- Hey, back on firma terra.
- Yeniden karadayız.
My brother-in-law's worked for a firm for 15 years.
Kayın biraderim 15 yıldır bir firma için çalışıyor.
Oh, that's a very high-class firm.
Birinci sınıf bir firma.
A firm that made loans on the place.
- Orası için faizle para veren bir firma.
- What firm are you going with?
- Hangi firma?
The firm where I worked...
Çalıştığım firma...
Well, I know a Leipzig firm that makes the parts.
Leipzig'de yedek parça üreten bir firma var.
Now, this will furnish any data you may need... but I think the important thing is simply the fact... that this new issue will be offered to the public... through this firm on Monday.
Bu şey size bilmeniz gereken her şeyi sunacaktır. ama bence önemli olan şey bu yeni sorunun halka Pazartesi günü bu firma aracıIığıyla açıklanacak olması.
- The crew's working for Linnekar.
- O firma Linnekar için çalışıyordu.
They say it's nice to know they're dealing with an old dependable firm.
Diyorlar ki, eski güvenilir bir firma ile uğraştığımızı bilmek güzel.
I got in touch with the four biggest concerns.
4 büyük firma ile temasa geçtim.
This is a conservative firm.
Burası tutucu bir firma.
The law's still on the side of the lawmakers, and everything revolves around their terra firma.
Kanunlar her zaman kanun yapıcılarının yanındadır ve herşey onların temsil ettiği çark etrafında döner.
There are plenty of other firms where my credit will not be questioned.
Kredimi sorgulamayacak daha bir sürü firma var.
The stoves were manufactured by a well-known company which also specialised in baking ovens.
Fırınlar aynı zamanda pasta fırını imal eden....... meşhur bir firma tarafından üretilmiş.
And remember, I didn't take this job for livelihood.
" Balık avı için hizmet veren yeni bir firma.
It would seem that, once again, we are the only supplier.
Öyle gözüküyor ki, bir kez daha, tek tedarikçi firma biziz.
Enterprise 1 - 2-4-6.
Firma 1, 2, 4, 6.
My first year out of law school, I did research for a firm that was defending a homosexual.
Hukuk fakültesini bitirdiğim ilk yıl, bir firma için araştırma yaptım. Bir eşcinseli savunuyorlardı.
I have great pleasure in announcing that owing to a cutback on expenditure of $ 12 million plus a refund of 7.5 million Deutschmarks and adding the debenture preference stock of 3.75 million to the director's reserve currency account of 7.5 million plus an upward expenditure margin of 11,500 lira due to a rise in capital investment of 10 million pounds this firm last year made a complete profit of a shilling.
Memnuniyetle duyuruyorum ki 12 milyon dolarlık gider azalması artı 7,5 milyon Alman markı geri ödeme ve 3,75 milyon tercihli hissenin 7,5 milyonluk yönetim yedeğine eklenmesi artı 11.500 liret yükselen harcama marjı ve 10 milyon sterlinlik sermaye yatırımı sayesine firma geçen yıl tam bir şilin kâr etmiştir.
- Don't they pay you at the firm?
- Firma sana maaş vermiyor mu?
In the meantime, in San Remo, in contrast with what he said Henri Roubier, the opportunistic business man stole from his competitor, Lejeune Co., the order for the construction of a European highway network.
San Remo'da ertesi gün, fırsatçılığı ve doğuştan gelen diplomasi yetenekleriyle tanınan Bay Roubier bütün açıklamalarının aksine Avrupa Otoyol Ağı sözleşmesini imzalayarak rakip firma LeJeune'ü alaşağı etti.
Now, if you disagree with my approach, you're perfectly free to sever your relationship with the firm.
- şimdi, benim yaklaşımıma katılmıyorsan firma ile ilişkinizi kopartmakta tam anlamıyla özgürsünüz.
Teacher! Look at that merchandise is the house.
Professor, firma ne tür mal satıyor?
Actually, we have this agreement with the manufacturer.
Aslında, üretici firma ile şöyle bir anlaşmamız var.
On behalf of my firm's yours.
Benim firma, senin adına.
An Israeli company he built.
İsrailli bir firma inşa etti.
Just another wee drinkie whilst they get you onto terra firma.
Seni yere indirmeden önce ufak bir içki daha doldurayım.
Present company excluded, of course.
Bu firma dışında tabiki.
Because the same company is trying to get a licence for a new plant?
Ne de olsa aynı firma yeni bir santral izni peşinde, değil mi?
This isn't some piss-ant company, this is Foster and Sullivan.
Karşında sıradan bir firma yok, burası Foster ve Sullivan.
The same company that built Point Conception...
Point Conception'ı da aynı firma yapıyor.
Dudley, I do believe I am finally working'for a rich firm.
Dudley, şuna inanıyorum ki sonunda iyi bir firma için çalışıyorum.
His firm's responsible for some of the top executives in the world.
Çalıştığı firma dünyadaki en önemli yöneticilerin güvenliğinden sorumlu.
Very large firm.
Çok büyük firma.
MURDOCK : On 16 December, 1982, this establishment sold... 10 cases of dynamite to the Parker Construction Company.
16 Aralık 1982'de bu firma Parker İnşaat Şirketi'ne 10 kasa dinamit sattı.
That's something else.
O başka bir firma.
It's standard practice among many business professionals to reward valued clients with gifts, is it not? Yeah.
Bu birçok firma tarafından kullanılan değerli müşterileri hediyelerle mükafatlandırma uygulamasıdır, değil mi? Evet.
No firm will ever do business with us again.
Artık hiçbir firma bizimle iş yapmaz.
Interstate Technologies is an equal opportunity employer.
Eyaletlerarası Teknolojileri işçilere eşit davranan bir firma.
No doubt Heaslop will be hearing from the company.
Firma mutlaka Heaslop'a haber verecektir.
His consultancies may be a blind, but his home address sure isn't.
Firma adresine ulaşamayabiliriz, ama ev adresi kayıtlara girmiş.
He thought he was paying for the auto insurance.
Çek firma adınaydı, yani herşey için olabilir.