Flush traduction Turc
2,302 traduction parallèle
Hey, flush the toilet.
Sifonu çek.
Flush, diamonds, queen on top.
Karo kıza kadar sıralı floş.
You have to flush it twice. Seriously, twice.
- Gerçekten iki.
To make his face flush with shame! That father who had shamed me first.
İlk olarak, beni mahcup düşüren o babanın yüzünü utançtan kızartmamı söylüyordu!
No, it won't flush.
Hayır, su akmıyor.
Hey, you should flush it twice.
Sifonu iki kere çekmen gerekiyor.
We ain't that flush right now, Nuck.
Elimizde floş yok şu an Nuck.
Flush! Red dragon, three seasons, mixed suits!
Kırmızı Ejderha, taşların üçü de uyum içinde!
Am gonna flush them out. - hold it Yakub.
Onları oradan çıkaracağım.
How are you going to come with me if you don't even know how to flush the toilet?
Daha tuvaletin sifonunu çekmesini bilmeyen biri, benimle nasıl gelebilir?
It's a triple magnetic force... in the opposite direction, as They flush toilets in Australia.
- manyetik güç ile çalışıyor.. - Avustralyada olduğu gibi..
Tomorrow I'll flush all those creams down the toilet!
Bütün kremleri tuvalete atıp sifonu çekeceğim.
My husband will flush your whole squad.
Kocam takımınızı ezip geçecek.
Scott will flush their whole squad.
Scott takımlarını ezip geçecek.
Yo, drop it and flush it!
Dostum sıç ve sifonu çek artık!
Try to drink lots of water to flush that shit out of your system.
O şeyi vücudundan atmak için bol bol su içmeye çalış.
So stick your hand in and grab that, I flush out.
Elini uzat ve onu al, sonra ben çıkaracağım.
- What do you flush out?
- Neyi çıkaracaksın?
You guys go into different parts of the bush, flush her out.
Sizler çalılıkların farklı yerlerine gidin ve onu saklandığı yerden çıkartın.
Second flush.
İkinci floş.
There are some drugs I could give him that will help flush out the radiation and stimulate white blood cell repair, but that's a half measure.
Radyasyonu vücuttan dışarı atmasına yardım edip, beyaz kan hücresi üretimini hızlandıracak ilaçlar verebilirim. Ama bu yetersiz kalabilir.
We're flush 120 grand.
Tam 120 bin dolar kaldırdık!
- Flush the toilet.
- Sifonu çekelim.
Straight flush.
Floş ruvayel.
Mm. I happen to be a little flush this week.
Bu hafta biraz cömertim.
When you said they were gonna flush the town, what did you mean?
Kasabayı temizleyeceklerini söylediğinde, ne demek istemiştin?
Well, what if I manage to flush out that the killer is a woman?
Ya sana katilin bir kadın olduğunu söylersem?
You're the only one I know who's flush.
Parası olan tek tanıdığım sensin.
That is, until my body decides to use it to flush out toxic waste.
Vücudumun bunu zehirli atığı dışarı atmakta kullanmaya karar vermesine kadar, öyle.
I won't flush. Wait.
- Sifoni çekmeyeceğim.
I'm going to flush Dad's ashes down the toilet.
Babamın küllerini tuvalete dökeceğim.
You can flush this person out, yes?
Bu insanı ortaya çıkartabilirsin, değil mi?
Flush him out.
Onu açığa çıkar.
A courtesy flush, please.
Sifonu çeker misiniz, lütfen.
How can you not flush?
Sifonu nasıl çekmezsin?
- Where? And Poirot himself has observed that Master Leopold has unexpectedly become "flush" with his pocket money over the last few days.
Ve Poirot, Leopold'un son birkaç gün içinde, cep harçlığını biriktirerek kendini zengin hissettiğine gözleriyle tanık oldu.
Flush the stuff!
Malları kaldırın!
Shun, flush the stuff!
Shun, kaldır şunları ortadan.
Sir, if they flush all their stuff, we won't have a case
Efendim, malları yok ederlerse elimizde dava falan kalmaz.
A flush?
Renk mi?
A flush.
Renk!
I would've said no, but thank God, my grandfather just died, so I am a - flush with cash!
Eğer dün sorsaydın hayır derdim ama tanrıya şükür dedem öldü yani para içinde yüzüyorum.
northwest quadrant, corridor of 6-D and up. Put men in the vents and flush them out.
6-D koridorunun kuzeybatı çemberindeki ve üst tarafındaki havalandırma boşluklarına adam gönderin ve çıkarın onları.
What do you mean, "flush out my system"?
Sistemimi boşaltmak da ne demek oluyor?
Wave the baggie in front of his face and then flush it down the toilet.
Sen de gözünün önünde çantayı tuvalete atıp üzerine sifonu çekeceksin.
$ 1, 600 to flush your medallion Down the toilet?
$ 1,600'a tüm işini tuvalete mi attın?
You don't even remember to flush the toilet unless I remind you.
Hatırlatmasam tuvaletten sonra sifonu bile çekmiyorsun.
All you have to do around here Is flush the toilet and do your homework.
Tüm yaptığım sifonu çekmek ve ödevlerini yapmak.
Not exactly flush.
- Tam batmış sayılmam.
Don't flush newsprint or anything else that might clog the drains. Good day.
İyi günler.
Flush. Again?
Renk.