Fooled you traduction Turc
1,105 traduction parallèle
They're terrified. So I'm going to call and tell them "Ha-ha, I fooled you. I'm alive!"
Çok korktular, bu yüzden onları arayıp "ha ha, sizi kandırdım, yaşıyorum ben" diyeceğim!
Fooled you, didn't I?
Yanıldım galiba?
I fooled you, didn't I?
Seni kandırdım, değil mi?
That scurrilous scoundrel who fooled you with that silly disguise, who dared to rob you and made you look ridiculous.
Sizi o saçma kılıkla kandırıp soymaya cesaret eden ve komik görünmenize neden olan şu alçak adam.
I fooled you.
Seni kandırdım.
You've tricked and fooled your readers for years.
Yïllarca okuyucularïnïzï aptal yerine koydunuz.
Fooled you, didn't I?
Seni kandırdım değil mi?
I fooled you! April fool!
Sizi kandırdım, Nisan aptalları!
Tony, you may have fooled your new teammates, but I know you better.
Tony takım arkadaşlarını kandırmış olabilirsin ama ben seni tanıyorum.
He has fooled you.
Seni kandırdı.
Fooled you.
Kandırdım seni.
I guess I fooled you, huh?
Kandırdım herhalde sizleri?
" I fooled you!
" Ben, sizi kandırdım!
I never had you fooled for a moment, did I?
Bir kez olsun seni kandıramadım, değil mi?
You could've fooled me.
Beni kandırabilirdiniz.
So you think you've fooled us?
Bizi aptal yerine koyduğunuzu mu sanıyorsunuz?
You haven't fooled me with these parties.
- O partilere hiç inanmadım.
You fooled me?
Beni kandırdın?
Are you telling me that he fooled me? !
Beni salak yerine koyduğunu mu söylüyorsun?
Do not be fooled, when you sell it.
Satmak istersen, dikkatli ol, aldatmasınlar.
What if you're being fooled?
- Ya kandırılıyorsan?
You fooled the hell out of me.
Beni çok kötü kandırdın.
I fooled you.
Seni aldattım.
Oh, how he fooled you...
Nasıl kandırdı bizi...
You coulda fooled me,'cause it looks like you're ready for it.
Vallahi beni kandırabilirdi, çünkü geçirmek üzereymiş gibi görünüyorsun.
You fooled them, Chief.
Onları kandırdın Şef.
You fooled them.
Onları kandırdın.
You fooled them all!
Topunu da kandırdın!
You could have fooled me.
Beni kandırabilirdin.
You fooled me with your venomous black magic.
Beni iğrenç büyülerinle kandırdın
You used it when you fooled the waiter into thinking you were still in the basement when you were performing that "pick a number from one to four" trick, when in reality you were upstairs, killing Jesse Jerome.
Onu garsona hala bodrumda bulunduğunu düşündürmek için kullandın "birden dörde kadar sayı tut hilesini" icra ederken, oysa o sırada siz üst katta, Jesse Jerome'u öldürüyordunuz.
Don't get fooled, Julien - you're well-off here!
Hiçbir şey anlamıyorsun, Julien. Burada daha mutlu olursun.
Well, you could have fooled me.
Beni aptal durumuna düşürdün.
You didn't really think I'd be fooled by any trick Simon could invent?
Simon'ın beni kandırabileceğini mi sandınız?
You may have these other people fooled but I know what a killer you can be at 3 : 00 in the morning.
Başkalarını kandırabilirsin ama gecenin üçünde senin ne kadar cani olabileceğini ben bilirim.
Heroes like two of you here... were fooled by me easily
Sizin gibi kahramanları... kandırmam çok daha kolay oldu
On whether you watched me through a telescope while I fooled around with your degenerate neighbor.
Yani beni teleskopla senin dejenere komşunla cilveleşirken seyredip seyretmediğine göre mi?
You could've fooled me.
Yanılttınız beni.
You certainly fooled me.
kesinlikle beni aptal durumuna düşürdün.
You've been fooled, I'm Jiang Xiao Yu from Villains'Valley
Seni kandırmış! Ben Jiang xiao yu Kötler vadisinde büyüdüm!
So you fooled them by saying someone's looking for her
Yani birileri saldırıyor diye onları kandırıp
You certainly fooled me.
Sen beni kafaya aldın.
You could a fooled me...
Beni yanıltmış olabilirsin.
- You fooled me.
- Beni aldattın.
You had me fooled.
Beni kandırdın.
You had my entire family fooled.
Tüm ailemi kandırdın.
You may have them all fooled, but not me.
Herkesi kandırabilirsin ama beni asla.
No wonder you were fooled into imagining that you had seen the corpse of Madame Marshall... when what you had actually seen was the live body of Madame Christine Redfern.
Madam Christine Redfern'ün canlı vücuduydu. Bu yüzden katilin yüzünü saklaması gerekiyordu.
I'll bet you think you really had me fooled all the time.
Bunca zaman beni kandırabileceğini düşündün değil mi?
– Well, you fooled me.
- Beni kandırdınız.
You've not fooled me, young Stingo.
Beni aldatabilmiş değilsin, genç Stingo.
you know 156049
you know what 23733
you see 13602
you got this 563
you will be 199
young 1055
you got it 4932
youtube 39
you can do it 1412
you suck 398
you know what 23733
you see 13602
you got this 563
you will be 199
young 1055
you got it 4932
youtube 39
you can do it 1412
you suck 398
your 1839
you bitch 789
you okay 9168
you're cute 195
your phone 169
your honor 7894
your hat 64
yourself 387
your own 34
yours 1007
you bitch 789
you okay 9168
you're cute 195
your phone 169
your honor 7894
your hat 64
yourself 387
your own 34
yours 1007
youn 21
you know that 5741
you tell 24
younger 104
you are 6060
you're welcome 5601
you got a pen 63
your full name 16
you all right 5423
youth 73
you know that 5741
you tell 24
younger 104
you are 6060
you're welcome 5601
you got a pen 63
your full name 16
you all right 5423
youth 73