English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ F ] / For your safety

For your safety traduction Turc

890 traduction parallèle
Look here, I happen to know she prayed all night for your safety.
Bakın, Bütün gece boyunca sizin için dua edip durduğunu çok iyi biliyorum.
- in return for your safety. - What does my safety mean to her?
- Benim güvenliğim onun için ne ifade ediyor?
He's been guarding you for your safety.
Tabii ki, güvenliğiniz için sizi koruyor.
For your safety, please stand behind the white line.
Güvenliğiniz için, lütfen beyaz çizgiyi ihlal etmeyiniz.
For your safety, dignity, the way will be open at a time.
Güvenliğiniz ve esenliğiniz için yolu şimdi açacaklar Ekselansları.
She is offering informal advice for your safety and protection.
Güvenliğiniz ve korunmanız için gayrı resmi... tavsiyede bulunuyor.
I am commander of this caravan, and I am responsible to Kublai Khan for your safety.
Bu kervanın amiri benim, Kubilay Han'a karşı senin güvenliğinden sorumluyum.
Unfortunately, I have to be answerable not only for your safety but for the safety of the ship.
Ne yazık ki sadece sizin güvenliğinizden değil tüm geminin güvenliğinden sorumlu olmak zorundayım.
You know she was frightened, frightened for your safety.
O, korkmuştu. Sana bir şey olacak diye korkmuştu.
For your safety!
senin selametin için!
For your safety, please remain inside the elevator.
Lütfen, güvenliğiniz için asansörde kalın.
I have the responsibility for your safety.
Sizin güvenliğinizden sorumluyum.
For your safety, please remain seated until the aircraft has come to a complete stop.
Güvenliğiniz için, uçak tamamıyla durana kadar... lütfen yerlerinizde kalın.
We're just kind of looking out for your safety.
Güvenliğiniz bizim için önemli.
"I would have held out. But for your safety, dearest Annee, I had to marry."
"Dayanmalıydım ama, senin güvenliğin için, evlenmek zorunda kaldım."
For your safety!
Sizin güvenliğiniz için!
The Church allows this for your safety but you may not take liberties.
Kilise güvenliğiniz için buna izin veriyor ama fazla ileri gitmemelisiniz.
I can't answer for your safety.
Güvende olduğunuzu söyleyemem.
It's Michael's request for your safety.
Güvenliğin için Michael istedi.
For your safety.
Bunu İmparator istedi.
It confirms my worse fears for your safety.
Senin için duyduğum kaygıları doğruluyor.
" These precautions are necessary for your safety.
Bu önlemler sizin güvenliğiniz için alınmaktadır.
For your own safety.
Kendi güvenliğiniz için.
In view of the extensive testimony, your continued silence, and on the recommendation of the doctors, the court considers it advisable, for your own safety, that you be committed to an institution as prescribed by law.
Verilen ifadeler, devam eden suskunluğunuz ve doktorların tavsiyesi üzerine, bu mahkeme kendi güvenliğiniz için bir kuruma kapatılmanıza karar vermiştir.
Jim Smith and the magistrate's put you here for your own safety.
- Doğüştan şanslısın - Şimdi, şimdi beyler.
I appreciate your solicitude for my safety.
Güvenlğimi düşünmenize minnettarım.
That man led your drunken raiders onto my place and shot'em down when they was running for safety.
Şu adam benim yerime senin sarhoş atlılarını gönderdi ve saklanmak için koşarlarken onları vurdu.
Your name would live on in the glory it once deserved... while your wife and son would never want for either safety or comfort... as long as they live.
Bir zamanlar hakettiği gibi adınız yine şan ve şerefle yaşayacak. Karınız ve çocuğunuz da yaşadıkları sürece güvende ve konforlu olacak.
I have no authority to offer any guarantees... for the safety and comfort of your son... and widow.
Oğlunuzun güvenliği ve sağlığı konusunda hiçbir... garanti veremem. Ve dul karınız için de...
Shall we startle the Nazis with your concern for my safety?
Nazileri güvenliğime gösterdiğiniz ilgiyle şaşırtarak başlayalım mı?
Since then, nobody has asked you to risk your lives for the safety of your families, of your houses and lands.
O zamandan beri, kimse sizden ailelerinizin evlerinizin ve topraklarınızın güvenliği için hayatlarınızı tehlikeye atmanızı istemedi.
Your concern for the safety of the carriage is most gratifying, monsieur.
Arabanın güvenliğine gösterdiğiniz ilgi beni hayli etkiliyor, bayım.
To your knowledge, Major, have there been any recommendations... made to the general staff with respect to safety measures for the air service?
Bilgi için soruyorum, Binbaşı, üst yönetime hava kuvvetlerinin... daha güvenli hale getirilmesi için tavsiyelerde bulunuldu mu?
Sir, those are our flight regulations, designed for your comfort and safety.
Efendim bu sizin uçuş güvenlik ve rahatlığınız için uyguladığımız bir kural.
I blame him for taking you from the safety of your father's palace to this.
Ama sizi babanızın güvenli sarayından alıp, buraya getiren o.
You've got no regard for the safety of your person... the way you drive this Lincoln car.
Taşıdığın insanın güvenliğine hiç saygın yok. Bu Lincoln'ü sürüş biçimine baksana.
It's a law. And it's for your own safety, ma'am.
Bu bir yasa ve sizin güvenliğiniz için.
You understand. For your own safety.
Anlarsınız, kendi güvenliğiniz için.
Yes, I am asking you to do that if you care for the safety of your country.
Evet, sizden bunu istiyorum. Ülkenizin güvenliği umurunuzdaysa.
For your own safety.
Kendi güvenliğin için.
- It was for your own safety, captain.
- Kendi güvenliğimiz için.
Heavenly Father, what I seek is not for myself as You know, but for the future safety of my realm and the greater glory of Your name.
Tanrım. Kendim için bir şey istemediğimi biliyorsun. Krallığımın ve senin görkemli adının korunmasını istiyorum.
Because you were frightened for the safety of yourselves and your unborn child?
Kendinizin ve doğmamış çocuğunuzun güvenliğinden korktuğunuz için mi?
Commendation for serving as a model to others and for your generous contribution to society namely the preservation of safety and harmony in the community through the re-education and rehabilitation of our nation's convicts over a period of 27 years since the war's end.
Herkese örnek teşkil eden hizmetiniz ve topluma asil katkılarınız, kaldı ki savaşın sona ermesinden itibaren 27 yılı aşkın sürede mahkumların topluma kazandırılması sürecinde toplumda huzur ve emniyetin sağlanması için katkılarınız takdire şayandır.
Mr. Crockett, I wish you'd change your mind, for your own safety.
Bay Crockett, kendi güvenliğiniz için fikrinizi değiştirmenizi arzularım.
It's for your own safety.
Kendi güvenliğin için.
I was saying, that along with your official responsibility for the King's safety on this royal visit, I, too, as First Secretary have a responsibility, a personal responsibility for his safety.
Bu kraliyet ziyaretinde Kralın güvenliği için senin resmi soumluluğunun yanısıra benim de birinci katip olarak sorumluluğum, güvenliği için kişisel sorumluluğum, olduğunu söylüyordum.
The tape is for your own safety, sir.
Bu bant sizin güvenliğiniz için efendim.
For your own safety, level out.
Kendi güvenliğiniz için seviyeyi koruyun.
" For greater safety, we've decided to re-route your train.
Güvenliğiniz için, tren güzergahından saptırılmıştır.
Well, for your own safety, we can't have you wandering off just anywhere. But whatever you want to see, we'll be glad to show you.
- Kendi güvenliğiniz için tek başınıza dolaşmanıza izin veremeyiz ama görmek istediğiniz yerleri göstermekten zevk duyarız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]