Foreman traduction Turc
2,056 traduction parallèle
The really shocking thing is that Foreman was right about the heatstroke.
Gerçekten şaşırtıcı olan Foreman'ın sıcak çarpması konusunda haklı olması.
Foreman.
- Foreman.
Foreman, she's not wearing any underwear.
Foreman, iç çamaşırı giymiyor.
Did Foreman finally okay the amyloidosis treatment?
Foreman sonunda amiloidoz tedavisini kabul etti mi?
I usually like to give the lethal blood to Foreman, but I'm the only one who's type AB.
Genelde ölümcül kanı genelde Foreman'a veririm ama kan grubu AB olan bir ben varım.
She's safe, like Foreman.
Yeri garanti, Foreman gibi.
Where's Foreman?
Foreman nerede?
Why are you glad Foreman's not here?
Daha enerjik olun. Niçin Foreman'ın burada olmadığına sevindin?
Foreman had to point out that it was idiotic.
Foreman aptalca olduğunu belirtmek zorunda kaldı.
Foreman? Does that make sense?
Foreman, bu anlamlı mı?
Well, you're protected, Foreman seems immune.
Koruman var. Foreman bağışık gibi görünüyor.
We're hiding from Foreman?
Foreman'dan saklanıyor muyuz?
Foreman accused me of playing games with patient care.
Foreman beni hasta bakımını oyuna dönüştürmekle suçladı.
Foreman was following him.
- Foreman onu izliyor.
If I wanted or needed your drug diagnosis, I would have told Foreman where we are.
Uyuşturucu bağlantılı bir tanı isteseydim Foreman'a nerede olduğumuzu söylerdim.
Does Foreman being here means the game's over?
Foreman'ın burada olmasının anlamı oyunun bittiği mi?
You've already got Foreman.
Foreman zaten ekibinde.
We found an Arizona foreman who remembered the land cruiser.
Kara yollarında görevli bir ustabaşı kullandıkları aracı hatırladı.
FOREMAN : You can talk to him in here.
Burada konuşabilirsiniz.
He used to be a foreman.
Ustabaşıydı.
You should be our foreman...
Bize liderlik edebilirsin...
Madam Foreman, have you reached a verdict?
Madam Foreman, bir karara vardınız mı?
Madam Foreman, how do you find the defendant?
Madam Foreman, davalı hakkında ne karara vardınız?
- Thank you, Madam Foreman.
- Teşekkür ederim, Madam Foreman.
Believe it or not, I'm looking at the Madam Foreman right now.
İster inan, ister inanma, şu an Madam Foreman'a bakıyorum.
The Madam Foreman is just one orgasm away from giving you your appeal.
Sanırım Madam Foreman temyiz için bir orgazm uzaklıkta.
Madam Foreman won't return any of my calls.
Madam Foreman aramalarıma cevap vermiyor.
The foreman at the construction site...
İnşaat şantiyesindeki usta...
Erastes'foreman took them.
Erastes Fulmen aldı onları.
Oh, the foreman.
Ah, şu kalfa.
FOREMAN : It wasn't the medicine.
İlaçlar yüzünden olmadı.
FOREMAN : Heart sounds good.
Kalp sesleri iyi.
Foreman, forget the biopsy.
Foreman. Biyopsiyi unut.
Foreman, hang another bag...
- Foreman bir torba daha...
I was gonna say what Foreman...
Ben de Foreman'ın dediğine katılıyorum.
One day, the transformer burned so the foreman told us to go home.
Bir gün - o neydi elektrik merkezi - trafo yandi ustabasi, paydos etti isi.
You know, last I checked, Ali didn't have to poison George Foreman to win the Rumble in the Jungle.
Son baktığımda Ali, George Foreman'ı maçı kazanmak için zehirlememişti.
Foreman.
Foreman.
Shop foreman says he's only been working here a few days.
Dükkan sahibi, onun sadece birkaç gündür burada çalıştığını söyledi.
- Right. - The receipt for the George Foreman Grill.
Bu ise sana verdiğim yemek tarifi.
Dr. Foreman, I thought we were being discharged.
Dr. Foreman, taburcu olacağımızı sanıyordum.
On the off chance that Dr. Foreman didn't mention it,
Dr. Foreman'ın size sözetmemiş olma ihtimaline karşı söyledim.
Foreman and Chase's lips are not gonna get so close now that I know your plan.
Foreman ve Chase'in dudakları bu kadar yaklaşamayacak, çünkü artık planınızı biliyorum.
This is Eric Foreman at Princeton Plainsboro.
Ben Princeton Plainsboro'dan Dr. Eric Foreman.
Construction foreman did while doing renovations.
İnşaat sırasında ustabaşı bir şeyler buldu.
Yeah. Construction Foreman reported that one of their Trucks had been broken into and a hand
Evet, şantiye şefi bir kamyonlarının soyulduğunu ve bir el telsizinin çalındığını bildirmiş.
Chief, the foreman of the fuel refinery has just been arrested.
Şef, arıtım gemisi amiri az önce tutuklandı.
Madame foreman, you've reached a verdict, what say you?
Madam Foreman, bir karara vardınız mı?
Foreman, you run the test.
- Foreman, testleri sen yap.
Foreman?
- Foreman.
Dr. Foreman was just here.
Az önce Dr. Foreman buradaydı.