Formed traduction Turc
2,370 traduction parallèle
Just a select group of other stamp enthusiasts with whom I formed relationships over the years.
Sadece yıllardır ilişkiler kurduğum bazı seçkin pul meraklısı...
judging from the way our offices are being torn apart, i'd say an interagency task force has been formed and is looking for a leak.
Ofislerimizin nasıl da parçalandığına bakılırsa teşkilatlar arası bir özel birim oluşturulmuş ve sızıntının kaynağını arıyor.
I have formed a sinister opinion... that most of you are liars and flatterers who look only to your own profits.
Fesat bir görüş edindim ; çoğunuz yalancısınız, dalkavuksunuz ve kendi çıkarlarınızın derdindesiniz.
The hieroglyphs of ancient Egypt, to our knowledge the birth place of scripture, also known as the "sacred signs", were formed of symbols.
Antik Mısır hiyeroglifleri, yazının doğduğu yer, aynı zamanda sembollerin biçimlendirilmiş "Kutsal İşaretleri" olarak bilinir.
I guess, when animals such as sheep and goats were domesticated and formed flocks, people moved away with their herds.
I guess, when animals such as sheep and goats were domesticated and formed flocks, people moved away with their herds.
You and Jeff formed a-a real bond between you.
Aranızda oldukça sağlam bir ilişki vardı.
Mercury had an atmosphere when it was formed, but it lost it very quickly.
Merkür ilk oluştuğunda bir atmosferi vardı, fakat çabucak kaybetti.
We sit next to each other in space, we were formed from the same material and we're roughly the same size and share a similar mass and gravity.
Uzayda yan yana yer alıyoruz, aynı materyalden oluşuyoruz hemen hemen aynı büyüklükteyiz ve çekim gücümüz ve ağırlığımız benziyor.
The compromised bone formed a callus around a foreign object that was embedded in the open wound. Do you have this on X ray?
Hasar gören kemik, açık yarayla birleşmiş olan yabancı madde etrafında kallus oluşturmuş.
And today, a new union was formed.
Bugün yeni bir birlik oluştu.
It's like you had formed your opinion about Clark Luthor.
Sanki Clark Luthor ile ilgili önceden bir fikir sahibiydin.
After Billy was killed, a bunch of students formed a gay and lesbian defense league.
Billy öldürüldükten sonra, bir grup öğrenci gey ve lezbiyen müdafaa derneği kurdu.
But these microscope shots show actual snowflakes that have formed a powerful bond, locking the snow crystals together.
Fakat mikroskobun çektiği bu resimler kar kristallerinin birleşerek oluşturduğu bu güçlü bağı bağı gösteriyor.
A Central African power block is formed, colonizing North Africa and Europe.
Orta Afrika güç bloğu oluştuğunda Kuzey Afrika ve Avrupa sömürge hâline gelir.
Because if the Martian landscapes were formed by the same processes that formed the Scablands on Earth, the floods that created them may only have lasted a matter of days.
Çünkü Marslı yerşekilleri Dünya'da Scablands'dekilerle aynı süreçlerle oluştuysa onları oluşturan seller sadece birkaç gün sürdü.
The kind of time over which mountains rise and fall, and planets are formed and stars live and die.
Dağların yükselip alçaldığı ve gezegenlerin kurulduğu ve yıldızların doğup öldüğü gibi bir zaman.
Now, all the rocky planets - Earth, Mars, Venus, Mercury - were formed in the same way.
Şimdi, tüm kayalık gezegenler Dünya, Mars, Venüs, Merkür aynı şekilde oluşmuştur.
A semipermanent thin spot formed in 1990.
1990'da yarı kalıcı incelme saptandı.
The task force has been formed.
Görev ekibi kuruldu.
After that cascade of chaos, in December, a supra-national defense organization was formed, the "Provisional Government of Integrated Planetary Nations".
Aynı yılın Aralık ayında, tüm bu kaosun ortasında, FOS ile mücadeleyi ulusal sınırlar ötesinde genişleten Gezegenimsi Birliği Geçici Hükümeti onaylandı.
All remaining military strength was formed into the PDFA, "Planetary Defense Forces Alliance".
Bütün ülkelerin silahlı kuvvetleri Gezegen Savunma Güçleri İtiifakı yani, GSGİ altında toplandı.
Over several million years, as the Pacific plate drifted over the hot spot, a chain of volcanoes was formed.
Pasifik tabakası milyonlarca yıl sıcak noktanın üzerinde sürüklenirken bir volkanlar zinciri oluştu.
Coral reefs eventually formed around the volcanic islands, growing thicker and sinking deeper, creating formidable barriers, but at the same time, protecting island beaches from the relentless pounding of the sea.
Sonunda, volkanik adaların çevresinde mercan kayalıkları oluşup gitgide kalınlaşıp dibe batarak dayanıklı birer bariyer meydana getirirken aynı zamanda denizin, ada sahillerini kesintisiz dövmesine karşı koruyor.
This world of light, energy and life is made possible only as a result of the volcanoes that formed these islands.
Bu ışık, enerji ve hayat dünyası, adaları oluşturan volkanların sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
but it can be formed into pretty sculptures ; you could make quartz statues ; you could probably even use it for money before you discovered minerals and gold.
ancak oldukça haline getirilebilir Sen-ebil yapmak ; heykeller kuvars heykeller ; yapabildin Muhtemelen para için kullanabilirsiniz Eğer keşfetti önce mineraller ve altın.
To farmers and scientists, how they're formed or by whom remains a big mystery.
Çiftçiler ve bilim adamları, nasıl onlar ya da kimler tarafından oluşturulan konum Büyük bir gizem kalıyor.
Panspermia is the theory that life formed in one place and then got spread around to other places.
Panspermi ; yaşamın belli bir yerde oluştuğu ve oradan diğer yerlere dağıldığını söyleyen bir teoridir.
For example, if life formed on Mars, it could have come here to Earth... contaminated Earth and then started life here. NARRATOR :
Örneğin, Eğer Marsta yaşam oluşmuşsa, ordan buraya dünyaya da gelebilir to Earth, dünyaya bulaşmış ve, burada yaşamı başlatmış olabilir.
The beehive-shaped towers were formed a few hundred million years ago.
Kovan şeklindeki yükseltiler yüz milyonlarca yıl öncesinden kalmalar.
You think she formed a crew in this class?
Sence kız sınıftan bir çete mi topladı?
"Protect the infected." "Support human rights!" Families of the infected formed human rights groups.
İnsan haklarını destekle. " Hastalıklı aileleri insan hakları grubu.
My man who's a guard in Unit B says that Sanders and Northcutt formed the Tres Diablos five years ago with Northcutt's cellmate.
Birim B'de gardiyanlık yapan arkadaşım Sanders ve Northcutt'ın, beş yıl önce Northcutt'ın hücre arkadaşı ile birlikte Three Diablos'u kurduklarını söyledi.
His theory of inflation is the accepted idea of how the early universe formed.
Onun Enflasyon teorisi evrenin eski halinin nasıl kurulduğuna dair fikir olarak kabul edildi.
And there can be an infinite number of these pocket universes formed altogether by this process that we call eternal inflation.
Ve bu işlem tarafından oluşturulan küçük evrenlerin sayısı sonsuz olabilir buna da sonsuz enflasyon diyoruz.
Colonel, we have a newly formed low-pressure system headed our way.
Albay, bize doğru gelen yeni bir alçak basınç sistemi var.
It's the first fully-formed spectrum humanoid that we see since the Morton House.
Morton malikanesinden bu yana gördüğümüz ilk tam şekillenmiş insansı görünüm.
Formed into an enormous web Stretching away in all directions.
Muazzam bir ağ şeklinde her yöne doğru yayılmış.
Beneath the martian surface, Nasa's spirit rover discovered these white salts, Which are formed in contact with liquid water.
Mars yüzeyinin altında NASA'nın Spirit Rover aracı beyaz tuz keşfetti ki bu tuz, sıvı suyla temas ederek oluşmuş.
Just by chance, Some molecules bumped into each other at random Until, finally, one formed that could copy itself.
Tesadüfen bazı moleküller gelişigüzel biçimde birbirlerine çarptılar ta ki sonunda biçimlenmiş biri kendini kopyalayana kadar.
But at some point in the past it must have been at the bottom of the ocean and formed horizontally by layer after layer of sediment.
Ama geçmişte bir ara kat kat biriken çökeltilerle okyanusun dibinde yatay olarak oluşmuş olmalı.
There another layer formed, until finally the whole thing rose to the surface once again.
Orada bir katman daha oluşmuş. Sonra bütün kütle bir kez daha yüzeye çıkmış.
As a new landscape of broken savannah formed, it allowed the ancestors of many today's animals to gain a foothold, and to flourish.
Parçalanmış savanalardan oluşan yeni bir tabiat oluşurken bugünün hayvanlarının birçoğunun atası kendilerine yer edinme ve gelişme imkanı buldu.
With this smooth and orderly expansion, our Universe was formed.
Bu şekilde yumuşak ve düzenli bir genişlemekle evren oluştu.
I know about your passion, How you formed this consortium of scientists Who wanted to protect us from ourselves.
Tutkunuzu biliyorum, bizi kendimizden korumak isteyen bilim insanları topluluğunu nasıl oluşturduğunuzu da.
About a billion years after the big bang, clumps of dark matter formed.
Big Bang'ten yaklaşık 1 milyar yıl sonra, karanlık madde yığınları şekillendi.
But attracted by the force of dark matter - invisible dark matter, gravity - these clumps came together, fused to build ever larger structures, so that 10 billion years later, a beautiful spiral galaxy like our Milky Way was formed.
Karanlık maddenin çekimiyle, görülemeyen karanlık madde ve bu yığınlar biraraya geldi sonra daha büyük bir yapı oluşturmak için kaynaştılar, böylece 10 milyar yıl sonra, bizim Samanyolu galaksimiz gibi, güzel, spiral bir galaksi şekillendi.
It is in these clumps of dark matter that galaxies like the Milky Way would have formed as these gases cooled and condensed inside them, eventually producing stars.
Bunlar, Samanyolu gibi galaksilerin oluştuğu gazların içerisinde soğuyup yoğunlaştığı sonunda da yıldızların oluştuğu, karanlık madde kümelerin içinde.
The rocks Stephen found in Greenland came from an ocean that formed 3.8 billion years ago.
Stephen'ın Grönland'da bulduğu taşlar 3.8 milyar yıl önce oluşmuş bir okyanustan geliyor.
How could life have formed in this bubbling, poisonous hell?
Yaşam nasıl oluşmuş olabilir bu köpüren zehirli cehennemin içinde?
A central dark mass around which the galaxy was formed, but, well, how do you find it?
Etrafında galaksinin şekillendiği merkezdeki karanlık bir kütleyi, nasıl bulabilirsiniz? Düşününce kulağa apaçık gibi geliyor, ama kara deliği görmek basit bir nedenden dolayı en büyük problem,
But at the same time that the Great Rift Valley formed and the forests were pushed back, our ancestors moved out into the savannas, leaving their chimpanzee relatives behind.
Djibouti, buraya Hint Okyanusu'nun çok uzaklarından her kış Büyük Rift'in bereketli sularından pay almak için gelen balina köpek balıklarının toplantısıyla ünlüdür.