From what i can gather traduction Turc
40 traduction parallèle
So was Meredith, from what I can gather.
Öğrendiğim kadarı ile Bay Meredith de öyleymiş.
I don't have much experience with acting but from what I can gather they're a little touchy about being told how to say the lines.
Rol yapma ile ilgili pek fazla tecrübem yok, ama anladığım kadarı ile repliklerini söyleme şekilleri ile ilgili biraz hassaslar.
But whatever this thing is, they talk about it like it was sacred. from what I can gather, it played a pivotal role in helping the Wraith win their war against the Ancients.
Ama bu her ne ise, ondan sanki kutsal bir yer gibi bahsediyorlar.Öğrendiğim kadarıyla, Wraith'e Kadim'lerle olan savaşlarında çok büyük yardımı dokunmuş.
In fact, he was the head of a Klingon family a rather powerful family, from what I can gather.
Aslında, bir Klingon ailesinin reisiymiş. Öğrenebildiğim kadarıyla oldukça güçlü bir aile.
It's just a formality, because from what I can gather... he's gonna grease up the bums on the subcommittee... before he even gets there.
Sadece formalite çünkü anladığım kadarıyla gitmeden önce alt komitedeki serserilere rüşvet verecek. Gördün mü?
From what I can gather, her living in this world is seriously affecting her mental state.
Anladığım kadarıyla bu dünyada yaşamak onun akıI sağIığını ciddi bir şekilde etkiliyor.
Apparently, from what I can gather, a burglar broke into your house.
Evine hırsız girmiş...
From what I can gather... this woman made eyes at the British general.
Anladığım kadarıyla bu kadın İngiliz generale iş atmış.
Now from what I can gather, this Cooper bloke's had a good month, so York needs a high-profile collar in order to maintain his status as golden bollocks.
Bildiğim kadarıyla Cooper denen herif iyi bir ay geçirmiş bu yüzden York'un durumunu korumak için büyük bir yakalama işine ihtiyacı var.
From what I can gather...
Toplanacak şeyden...
She's a real buff, apparently, and from what I can gather, she'll quite happily pay thousands to add the right vintage to her collection.
Görünen o ki tam bir şarap kurdu, ve yine anlayabildiğim kadarıyla, koleksiyonuna doğru mahsulü katabilmek için binlerce gaymeyi seve seve bayılır.
From what I can gather, Fey kept her feet as soft as a baby's bottom.
Fey ayaklarını bebek poposu kadar yumuşak tutuyormuş.
But whatever this thing is they talk about it like it was sacred. From what I can gather, it played a pivotal role in helping the wraith win their war against the ancients.
Ama bu her ne ise, ondan sanki kutsal bir yer gibi bahsediyorlar.Öğrendiğim kadarıyla, Wraith'e Kadim'lerle olan savaşlarında çok büyük yardımı dokunmuş.
Well, from what I can gather, it seems like a gray area.
Okduğum kadarıyla, gri alana giren bir konu.
From what I can gather, all the women work as independent contractors.
Öğrendiğim kadarıyla bütün kadınlar bağımsız müteahhit olarak çalışıyormuş.
I've been reading what people wrote to you, and from what i can gather, it sounds like angle wasn't the only one who liked to par-tay.
İnsanların senin için yazdıklarını okuyordum, buna dayanarak şöyle özetleyebilirim... Partileri seven yalnızca Angie değilmiş.
Well, from what I can gather, he's very popular at work.
Öğrendiğim kadarıyla, işinde bir hayli ünlü.
- From what I can gather, Dorota's in a bind.
- Anladığım kadarıyla, Dorota sıkıştı.
Well, from what I can gather, Gibbs and Joann Fielding are very estranged.
Öğrendiğim kadarıyla Gibbs ve Joann Fielding hiç görüşmüyormuş.
From what I can gather it's organizing cultural events for out-of-town business partners.
Anladığım kadarıyla şehir dışından gelen iş ortakları için kültürel etkinlikler düzenlemek.
From what I can gather, Luntz doesn't trust Stanzler.
Anladığım kadarıyla, Luntz, Stanzler'a güvenmiyor.
I don't know. From what I can gather, I'm not taking her outside enough.
Bilmiyorum ama, anladığım kadarıyla onu dışarı çıkarmıyorum diye.
From what I can gather, she wasn't exactly an art star.
... anladığım kadarıyla kendisi süper bir sanatçı değilmiş.
From what I can gather Ben Salter's an all-round nice guy.
Edindiğim bilgilere göre Ben çevresince sevilen bir adammış.
See, from what I can gather, it looks like Aiden actually flew to Maui yesterday afternoon and rented a car at the airport.
Onu son gören kişi de olabilir. Elimdeki bilgilere göre Aiden dün öğlen Maui'ye uçmuş ve havaalanında araba kiralamış.
From what I can gather, he left a note.
Edindiğim bilgilere göre, bir not bırakmış.
From what I can gather, it's mostly weapons.
Görebildiğim kadarıyla en çok silah var.
And from what I can gather, you've had a very successful career. But now with your sex study, you've met with resistance.
Toparlayabildiğim kadarıyla, çok başarılı bir kariyeriniz olmuş fakat seks çalışmanızla birlikte direnişle karşılaşmışsınız.
And from what I can gather, it was rather a raucous affair.
Ve hepsini bir araya getirince, gürültülü bir durum yaşanmış.
From what I can gather, the moment you kill someone,
Anladığım kadarıyla, Başka birini öldürdüğün an,
Well, from what I can gather, his daughter destroyed them.
Anladığım kadarıyla kızı yırtmış.
From what I can gather, miss Larue was something of a musical prodigy in her youth.
Öğrendiğim kadarıyla Larue Hanım gençliğinde bir tür müzik dehasıymış.
And, after all, from what I can gather, you were a big reason why this one came home safe from Vietnam.
Her şeyden sonra, topladıklarıma göre bunun Vietnam'dan sağlam dönmesinde senin büyük etkin varmış.
But from what I can gather, it was snatched up by this ancient that you're badgering me about... after the Kree were killed or driven out or whatever.
Öğrendiğim kadarıyla, sorup durduğunuz o kadim tarafından kapılmış. Kree onu öldürdükten, sürgün ettikten ya da her neyse ondan sonra.
Um, from what I can gather, she didn't have any close friends at all.
Hatta anladığım kadarıyla hiç yakın arkadaşı yoktu.
Those footprints... the pointed tips, six oval bands... from what I can gather, I'd say size nine Ferragamos.
O ayak izleri... sivri ipuçları, Altı oval bantlar... Toplanandan, boy dokuz Ferragamos derim.
This very federal prosecutor's little brother, a bit dopey from what I gather... may have been absconded with... which, as you can imagine, would be to the dismay of our prosecutor.
Bu federal savcının kardeşi, ki anladığım kadarıyla biraz safmış... kaçırılmış olabilir... ve bu da, tahmin edebileceğin gibi, savcımızı üzebilir.
So, from what I can gather, he would finance ventures, some of them nefarious?
Evet, ben o tür bankerlerden uzak dururum.
What I can gather so far from Mandy's Facebook page... is she's a total whore.
Mandy`nin facebook`undan anladığım kadarıyla kız tam bir kaşar.
- From what I can gather.
- Anladığım kadarıyla öyle.