Fútbol traduction Turc
9,494 traduction parallèle
Pardon me Princess, playing football isn't your cup of tea.
Affedersiniz Prenses ama futbol dediğin şey senin bir bardak çayın değil.
Dilwale, you've broken many traditions you made the royal guests play football you told everyone that I used to bathe naked in the lake!
Dilwale, birçok geleneği hiçe saydın. Kraliyet ailesine futbol oynattın. Herkese benim göle çıplak girdiğimi söyledin.
Well, I want to play football and he wants to kill himself.
Ben futbol oynamak istiyorum, o da kendini öldürmek istiyor.
You a football fan?
- Futbol hayranı mısın?
God, family, football.
Tanrı, aile, futbol.
Soccer to you guys.
Siz futbol diyorsunuz.
Guys, you wanna hear some football chants?
Millet, futbol tezahüratı duymak ister misiniz?
You like the Dorados? Do rad 0s?
- Dorados futbol takımını sever misin?
I wanted to be captain of the soccer team, my parents expected straight As.
Ben futbol takımı kaptanı olmak istemiştim, ailem benden tam olarak as oyuncu olmamı bekledi.
I really would, but when you can't spare fantasy football for five minutes to square up with a guy whose life you just turned upside down, well then you seem more like the spawn of Satan himself.
I gerçekten olur, ama sen fantazi futbol ayıramam zaman. Beş dakika bir erkekle kadar kare. Hayatını sadece altüst,
You ever play fantasy football?
- Hiç fantezi futbol oynamak?
My father likes to say he fielded a soccer team.
Babam, bir futbol takımı oluşturduğunu söylemekten zevk alır.
The football players... they're the wolves.
Futbol oyuncuları... Onlar da kurt.
Just, uh, I was just in the neighborhood, heading to soccer practice.
Mahallede takıldım, futbol antrenmanı yaptırdım.
Great education and great football.
İyi eğitim, iyi futbol.
I don't know that much about football.
Futbol hakkında fazla şey bilmiyorum.
Been a lot of great football played here over the years.
Burada yıllarca birçok büyük futbol yıldızı oynadı.
Well, every other coach just thought I was too small to play.
Diğer tüm koçlar futbol oynamak için çok çelimsiz olduğumu düşündüler.
Son, I'm offering you a scholarship to attend the University of Texas and play football.
Evlat sana Teksas Üniversitesine giriş için bir burs ve futbol oynamanı teklif ediyorum.
Gentlemen, football doesn't build character.
Beyler, futbol karakter oluşturmaz.
'Cause this season it's gonna be Texas smashmouth football.
Bu sezon Texas futbol takımı için eşsiz bir sezon olacak.
NFL.
Ulusal Futbol Ligi.
Or as many have been saying, college football's Game of the Century.
Ya da birçoğunun dediği gibi yüzyılın kolej futbol maçına.
Since 1959, the MacArthur Bowl has been presented by the National Football Foundation...
1959'dan beri MacArthur Bowl Ulusal Futbol Vakfı tarafından organize edilmektedir.
It is annually awarded by the National Football Foundation to the outstanding college football team of the season.
Ulusal Futbol Vakfı tarafından her yıl yılın kolej futbol takımı ödüllendirilmektedir.
When I didn't hear from you, I found out from the football office that they flew you here.
Senden haber alamayınca futbol ofisindekiler bana, seni buraya gönderdiklerini söylediler.
Doctors told me they didn't know how he could walk on that leg, much less play football.
Doktorlar, bırakın futbol oynamayı o bacakla nasıl yürüyebildiğini anlayamadıkların söylediler.
"L wish he'd seen me playing football, I wish he would turn up."
Benim futbol oynayışımı görmesini diledim, çıkıp gelmesini diledim.
He revealed that six of the country's nine soccer teams were owned by drug traffickers.
Ülkedeki 9 futbol takımının uyuşturucu kaçakçılarına ait olduğunu ortaya çıkardı.
The soccer field will be over here.
Futbol sahası şurada olacak.
Pablo wanted to send a message to Cali, so he ordered his sicarios to hit them during a soccer match.
Pablo, Cali'ye bir mesaj göndermek istemişti bu yüzden de adamlarına bir futbol maçı sırasında saldırmalarını emretti.
He's got a fucking soccer field.
Adamın futbol sahası var amına koyayım.
You can choose between football and rounders...
Futbol ile rounders arasında seçim yapabilirsiniz.
So you played soccer?
- Futbol mu oynadın?
Hamada, you played soccer?
- Sen de futbol oynadın mı Hamada-san?
Soccer club.
- Futbol.
Soccer?
- Futbol mu?
It's ok. I'd chip them playing soccer.
Boş ver, futbol oynadığımda mahvolacaklar nasılsa.
Football trials will be this Thursday at 4 : 00 PM on the football field.
Futbol seçmeleri perşembe günü yapılacak. saat 4te futbol sahasında.
Football try outs in 15 minutes.
Futbol seçmeleri 15 dk içinde yapılacak
Hey, I made the football team.
Hey, futbol takımına girdim.
And I'm just happy that I made the football team.
Ve futbol takımına girdiğim için çok mutluyum.
Heard you made the football team.
Futbol takımına girdiğini duydum.
There's football at the high school Friday night.
Cuma geceleri lisede futbol var.
I've sustained lots of serious injuries during my high-school football days.
Lisedeki futbol hayatım boyunca çok fazla sakatlık geçirdim. Futbol mu oynadın sen?
And he watches football, right?
Ve futbol izliyor.
Hey, Brit, did you get me dancing with those cutie-patooties from the football team?
Hey, Brit, beni götürdüğün dans Futbol takımından tatlı-patatesler?
There's football players coming out.
Ortaya çıkan futbol oyuncuları var.
It's football, not handball.
Futbol bu, hentbol değil!
Driving the Soccer Stars bus?
Futbol takım otobüsünü mü sürüyorsun?
Did you watch football?
Futbol mu izledin mi?