Get changed traduction Turc
1,127 traduction parallèle
- I'm gonna go get changed.
- Gidip üzerimi değiştiriyim.
- I'm gonna go in and get changed.
- Gidip üstümü değiştireceğim.
Get changed. Fast.
Hadi giyin artik.
Get changed, quick!
Üzerinizi değiştirin, çabuk olun!
Please get changed quickly.
Lütfen bir an önce üzerinizi değiştirin.
- I'm gonna get changed.
- Üstümü değiştirmem gerekiyor
But I gotta get changed.
- Üstümü değiştirmeliyim.
How about you get changed?
Üstünü değiştirsen nasıl olur?
I'll go and get changed.
Gidip, üstümü değiştireceğim.
You get changed and see what happened.
Üstünü değiştir ve ne olduğunu öğren.
Get changed.
Üstünü değiştir.
Mima, go get changed.
Mima git üstünü değiştir.
These people aren't gonna get changed, are they? The rest of them, they're just fodder.
Bu insanlar dönüştürülmeyecekler değil mi?
- I'm gonna get changed.
- Ben üstümü değiştireceğim.
They're waiting for me I have to get changed
Benimkiler de beni bekliyor. Üstümü değiştirmek için uğramıştım.
I have to get changed
Üstümü değişmem gerek.
I'll get changed and leave I'm leaving right now
Üzerimi değiştirip hemen gideceğim.
Come on, I'll get changed.
Gel, üstümü değiştireceğim.
Have we got a place to get changed?
Üzerimizi değişebileceğimiz bir yer var mı?
If you don't mind, I'm gonna get changed.
Sakıncası yoksa, üstümü değişeceğim. Peki.
Just give me a couple of minutes to get changed.
İki dakikaya kadar hazır olurum. Tamam.
Daniel, let your sister get changed.
Ablana izin ver üstünü değiştirsin.
Get changed. Go ahead.
- Üstünü değiştir.
- Wait here while I get changed. - Sure.
- Bekle üstümü değiştireyim.
Please, just go ahead and get un -, get changed.
Yok elbette. Sen üstünü değiştirmene bak.
You'd better get changed, they're dying to meet you.
Üstünü değiştirsen iyi olur, seninle tanışmak için can atıyorlar.
I'm sure you want to get changed before going to Dawson's.
Eminim Dawson'a gitmeden önce üzerini değiştirmek istersin.
- If I can get married, it means I've changed, I'm a new person.
Eğer evlenirsem, bu değiştiğim anlamına gelir. Ben yeni bir insanım, demektir. - Nasıl?
I changed the ending of your novels don't you get angry?
senin romanının sonunu degiştirdim sen kızmadın mı?
Only reason I'd get up was to see if me luck'd changed, but it never has.
Her sabah şansım değişir mi diye uyandım ama asla değişmedi.
Their stories changed when they found out they're going to get a shot.
Aşı olacaklarını duyduklarında hikayelerini değiştirdiler. Yarasalar kış uykusunda olmalılar.
They can get away with anything just because they changed their first name to "doctor."
Herhangi bir şeyden paçayı sıyırabilirler Çünkü ilk isimleri olan "Doktor" u değiştirdiler.
You gotta come in, and you gotta get the oil changed every 1000 miles.
Buraya gelip her 1500 km'de yağını değiştirmelisin.
We came to get the chest, that hasn't changed.
Sandığı almak için geldik, bu değişmedi.
Get the oil changed in the car today.
Arabaya Tess değiştir petrol bugün.
If you want us to have a relationship... get it into your head that times have changed.
Eğer bir ilişkimiz olmasını istiyorsan, Şunu kafandan çıkarma, Bu zamanda herşey değişti.
He goes to Switzerland to check on buildings and get his blood changed.
Bazı binaları kontrol etmek ve kanını değiştirmek için sürekli İsviçre'ye gidiyor.
We`ll have to get the "F" changed to an "A."
F olan notunu, A yapmalı.
I changed it so I could get married.
Evlenebilmek için değiştirdim.
When he comes back, you're to get washed and changed.
Geri döndüğünde, yıkanıp üstünü değiştireceksin.
Get the door changed.
Kapıyı değiştirin.
We'll ask the producer and get it changed.
Yapımcıdan isteyeceğiz ve değiştireceğiz.
Last Thursday, I hacked into the main computer here and changed the schedule, and now I get all my sponge baths from Eduardo.
Geçen perşembe ana bilgisayarı hack'ledim ve listeyi değiştirdim. Artık sünger banyom Eduardo'dan.
Can't get'em again, they've changed the locks.
Bunlari tekrar bulamazsiniz, lanet olasi kilitleri degistirdiler.
Sometimes I wonder if I've changed so much my wife is even going to recognise me whenever it is I get back to her.
Bazen merak ediyorum, bu kadar çok değiştiysem yanına döndüğümde, ki dönebilirsem, beni tanır mı acaba?
Expiration dates get changed.
Bayat yumurtalar yıkanıyor.
But in all that time, Mike, did you ever get off a plane, walk into a room... and find that a source for a story changed his mind?
Fakat her seferinde, Mike, hiç uçaktan inip, odaya girip... hikayenin kaynağının fikrini değiştirdiğini gördük mü?
- l've got to get changed.
Kıyafetimi değiştirmeliyim.
- I've changed. - Oh, did you get a wart or something?
- Yoksa bir yerinde siğil falan mı çıktı?
I've waited years to get a divorce he tells me "I've changed my mind!"
Düşünebiliyor musunuz Avukat Bey? Bunca seneden sonra beklediğim an gelmiş beyefendi vazgeçtim diyor.
Not until I say. Now get those locks changed.
İnsanlara ne zaman söyleyebileceğim?
changed 111
changed your mind 19
changed my life 21
changed my mind 48
get crazy 16
get cracking 24
get creative 16
get closer 81
get comfy 23
get comfortable 59
changed your mind 19
changed my life 21
changed my mind 48
get crazy 16
get cracking 24
get creative 16
get closer 81
get comfy 23
get comfortable 59