Gnarly traduction Turc
294 traduction parallèle
This is gonna be gnarly.
Çok kanlı olacak.
Gnarly!
Budaklı!
Gnarly!
Belli!
And besides, it's totally gnarly birth control.
Ayrıca bu harika bir doğum kontrol yöntemi.
totally gnarly sex.
... müthiş bir seks.
You make a gnarly run like that... and girls will get sterile just looking at you.
Öyle bir şey yaparsan... kızlar sana baktıklarında hasta olurlar.
Gnarly.
Korkunç.
It's gonna take a pretty gnarly pair of'nads.
Bunu yapmak için baya sağlam taşşak olması lazım.
But, uh, you got yourself one gnarly spirit here, I can feel it.
- Ama burada azgın bir ruhunuz mevcut. Hissedebiliyorum.
Some totally gnarly dude.
Epey havalı bir eleman.
I heard it was really gnarly.
Çok budaklı olduğunu duymuştum.
How about that gnarly old goat-dude?
Şu yaşlı çiftçiye ne dersin?
Gnarly.
Çok budaklı.
Gnarly! I bet you could toss a body in there and no one would ever find it.
Bahse varım bir ceset fırlatsan kimse bulamaz.
How about the big Big Gnarly Burger?
Kocaman iri bir ekmek arası köfteye ne dersiniz?
Oh, wait. You're the little dude with the gnarly powers.
Bekle, sen şu güçleri olan çocuksun.
When things get gnarly, Dr. Fleischman, it's best to do the sad thing.
Şeyler boğumlu olsun, Dr. Fleischman, bu üzücü bir şey yapmak en iyisidir.
Hammer, go score the frozen fruit concentrate and those gnarly snack cakes.
Hammer, git, donmuş meyve kompostosu ve şu aperatif keklerden kap gel.
- That's a very good question, O Gnarly One.
- Bu çok iyi soru, dallı budaklısından.
Was it as gnarly as you remembered?
Hatırladığın gibi miydi?
Gnarly show, man.
Amma dallı budaklı konsermiş be adamım.
They're gnarly.
Her yerdeler.
Heroin's way too gnarly for me.
Eroin benim için pek uygun değil.
- I don't know ifyou noticed... but he's got this one big gnarly toe that just looks like it needs its own shoe.
- Fark ettin mi bilmiyorum... Büyük, dallı budaklı bir ayak parmağı var, ayrı bir ayakkabıya ihtiyacı varmış gibi görünüyor.
Riffin', raging'kids and their ramp tramps. Baggy pants, Dickie wools, doing 50-50 grinds... with a gnarly grab finish on a homemade halfpipe in the woods.
Repciler, yün şapkalılar, el yapısı bir platformda 50-50 Olie Grab tutuşu yapmak.
As long as he doesn't mind gnarly scars.
Büyük bir iz kalmasına aldırmayacaksa.
He's gonna pay for himself the first time I kick ass on some unsuspected gnarly beast.
Çirkin bir canavarın k.çını tekmelediğimde kendini parasını ödemiş olacak.
I've got a gnarly split kneecap in Exam Two.
İki no'lu muayenede yamru yumru olmuş bir dizkapağı var.
Long enough to see one gnarly hand.
İçinde bir el olduğunu görecek kadar açtık.
I mean, personally, I... lt's awesome to be in this gnarly weather.
Demek istediğim, bence- - Bu kötü havalarda sörf yapmak gerçekten çok keyifli.
'Cause I've been out there in boats quite a few times, and I've never, you know, never seen it even... I've seen gnarly looking white water and backwash and white sharks and all that stuff,
Çünkü daha önce birkaç kez orada bulundum,... ve daha önce hiç, bilirsiniz, hiç görmedim- - Dümdüz duran bembeyaz suyu gördüm dalgaların geri çekilmesini ve beyaz köpek balıklarını, bunların hepsini fakat hiç sörf yapabileceğiniz bir dalgayı oluşturabilecek rüzgar görmedim.
Jimmy was gnarly.
Jimmy çarpuktı.
Jimmy was gnarly, bro.
Jimmy çarpıktı kardeşim.
As meat goes, your heart's a dried-up hunk of gnarly-ass beef jerky.
Kalbin aslında sallanıp duran iğrenç ve kurumuş bir et parçasından başka bir şey değil.
Nothing too gnarly, just something to help me sleep.
Çok ağır değil sadece uyumama yardımcı olacak birşey.
Hey, that's a gnarly cough, man, are you sick or something?
Hey, çok kötü öksürüyorsun. Hasta falan mısın?
OxyContin is gnarly.
OxyContin dehşettir.
But what you're going through right now is gnarly.
Ama şu an baş etmeye çalıştığın şey oldukça zorlu.
That opium is gnarly? Right. Because there is no lesson there.
Doğru ya, bunda alınacak hiçbir ders yok.
That's a pretty gnarly family tree.
Bayağı şiddetli bir aile.
That was gnarly.
Çok kötüydü.
Dude, there's no way. This is way too gnarly.
Dostum, mümkün değil.
Gnarly.
Vay canına.
I can't have my best boy looking all gnarly, now, can I?
En iyi çocuğumun çamur içinde görünmesine izin veremem öyle değil mi?
He and his crew were gnarly.
O ve tayfası yamuk adamlardı.
They're big, gnarly lizards.
Onlar kocaman, kertenkeleler.
Steep, gnarly at the top. You cannot see your first four or five turns.
Dik, tehlikeli, zirvedeyken ilk dört ve beş dönüşü göremezsiniz.
Dude, that's gnarly.
Dostum, bu çok zordu.
Gnarly.
Çok zor.
It was gnarly.
Zordu.
It was super gnarly.
Gerçekten çok zordu.