Go upstairs traduction Turc
3,080 traduction parallèle
We should go upstairs.
Biz yukarı çıkmalıyız.
Let's go upstairs.
Haydi yukarı gidelim.
Let's go upstairs
Hadi.
Did you go upstairs?
Yukarı mı çıktın?
I'm gonna go upstairs and check the bedroom.
Ben yukarı çıkıp yatakodasına bakacağım.
Go upstairs. Go upstairs. Go upstairs.
Yukarı çık koş.
Let's go upstairs!
Yukarıya çıkalım!
Um, I should really go upstairs and change.
Yukarı çıkıp üstümü değiştirsem iyi olacak.
Anna... will you kindly go upstairs and help in the dining room?
Anna... yukarı kata gidip yemek salonuna yardım eder misin?
I'm gonna go upstairs and try to find my dad.
Ben yukarı çıkıp babamı bulmaya çalışacağım.
You go upstairs and you get dressed.
Yukarı çık ve üstünü giyin.
She doesn't answer, so I go upstairs.
Cevap vermiyor, ben de yukarı çıkıyorum.
Go upstairs, okay?
Yukarı çık hadi, tamam mı?
Why don't we go upstairs, huh?
Hadi yukarı çıkalım.
Let's go upstairs and get you to bed. Come on.
Hadi yukarı çıkıp yatalım.
Let's go upstairs and clean up.
Yukarı çıkıp, ortalığı temizleyelim.
I'll go upstairs and get ready.
Yukarı gidip hazırlanayım.
Let's go upstairs.
Hadi yukarı gidelim.
We'll go upstairs.
Yukarıya çıkalım.
Okay. I'll go upstairs and see if I have a lefty.
Bakayım sol taraf için olanı var mıymış.
And I hope you forgive me. I'm gonna go upstairs, curl up with a ludlum, and call it a day.
Beni mazur görün ama yukarı çıkacağım ve Ludlum okuyup yatacağım.
Burke, you just let a teenage boy go upstairs with two girls!
Burke, bir çocuğun iki kızla yukarı çıkmasına müsaade ettin.
Let's go upstairs.
Üst kata çıkalım.
Go upstairs, clean out your desk and make it fast.
Yukarı çık, masanı topla, ve çabuk ol.
Fine. I will go upstairs and I will...
simdi yukari çikacagim ve onunla...
Okay, Buzz. Come on. Let's go upstairs.
Tamam, Buzz.Haydi. Üst kata çıkalım.
Put his foot through the door, nearly broke his ankle, can't find her, eventually thinks to go upstairs and he sees what you're seeing in the photos.
Ayağını kapı aralığına sokmuş, neredeyse bileğini kırıyormuş hatta. Kadını bulamayınca, üst kata çıkmaya karar vermiş ve bu fotoğraflardaki manzarayla karşılaşmış.
Go upstairs before it's too late.
Geç olmadan önce merdivenleri tırman.
Okay, I'm gonna go upstairs and masturbate.
Tamam, ben yukarı çıkıp çavuşu tokatlayacağım. Bekle, dur bakalım orada!
- Now go upstairs and get some sleep.
- Şimdi yukarı çık, ve biraz uyu.
Nicole, let's go upstairs and get a full description of what Amanda was wearing, list of her friends.
Nicole, biz yukarı çıkalım ve Amanda'nın üstündeki giysiler ve arkadaşlarının listesiyle ilgili ifade ver.
Just, uh, go upstairs.
Hemen yukarıda.
I'm just gonna go upstairs.
Yukarı çıkayım.
Should we go upstairs?
Yukarıya çıkalım mı?
- Spencer, go upstairs.
- Spencer, yukarı çık.
Dov, stick to the facts, okay, even if it doo go upstairs.
Dov, olay yukarıya gitse bile gerçeklerden şaşma.
- Go upstairs.
- Yukarı kata çık.
- Yeah? - Mm. Why don't you go upstairs, okay?
Neden yukarı gelmiyorsun?
Go upstairs to Maya's room.
Üst kata Maya'nın odasına çık.
It was too long a cross to go upstairs to my bedroom, and I didn't want her to have the first slam.
Yukarı odama kadar gitmek... çok zor geldi ayrıca... kapıyı ilk onun çarpmasını istemedim.
I'm gonna go upstairs. I'm gonna check on Adam.
Yukarı çıkıp Adam'a bir bakayım ben.
I got to go upstairs.
Yukarı çıkmalıyım.
There are three more of me upstairs, and I'd be happy to go get them.
Yukarıda benden üç tane daha var ve büyük zevkle gidip getirebilirim.
I'm gonna go check on their dad upstairs.
Yukarı çıkıp babalarına bir bakacağım.
Yeah, let's go back upstairs.
Evet. Hadi yukarı dönelim.
Go fuck him upstairs.
Git sikis onunla. - Git yap hadi.
Hey, buddy, I gotta go back upstairs, though.
Hey, ahbap, benim üst kata geri dönmem lazım
I'm gonna go study upstairs.
Ben yukarıda çalışacağım.
Take them upstairs. Go on son.
Kardeşlerini yukarı çıkar.
Honey, go back upstairs and see if you can find those "Smarty Pants."
Tatlım, yukarı çık ve bak bakalım "akıllı pantolon" hala orada mı.
Go back to upstairs.
Sen yukarı çık.