Gunslinger traduction Turc
119 traduction parallèle
And these kids - You ought to be ashamed to look at them, you two-bit, four-flushing gunslinger!
Ve çocuklar... Yüzlerine bakmaya utanmalısın. Seni ürkek haydut.
You may rope Dutcher, but Isham can always hire a new gunslinger.
Dutcher'i sallandirabiliriz. Ama Isham baºka birini bulur.
Sure! I ruined your reputation as a gunslinger.
Haklısın, itibarını benim yüzümden kaybettin.
Bragged he was a first-rate gunslinger.
Birinci sınıf silahşörüm diye övünüyordu.
Hey, if you're a gunslinger, how come you ain't wearing a gun?
Madem silahşörsün neden silahın yok?
Maybe that gunslinger -
Belki o gangsterin...
I never saw a gunslinger yet so tough he lived to celebrate his 35th birthday.
35 yasini gören... sert bir silahsora hiç rastlamadim.
I wanted a cowhand, not a gunslinger.
Ben sığır çobanı arıyordum, silahşör değil.
That gunslinger of his was on the prod.
Adamı bizi kışkırtmaya çalıştı.
All right, gunslinger.
Pekala haydut.
I don't give a damn if you are the best gunslinger in Kansas.
Kansas'ın en iyi silahşörü olsan kaç yazar.
You know there ain't nothing better than a dead gunslinger.
Biliyorsun, ölü bir silahşörden daha iyisi yoktur.
I can't let a gunslinger stay here.
Bir silahlı soyguncuyu burada tutamam.
The roughest, toughest gunslinger in these parts.
Bu civarın en acımasız, en sert silahşörü.
If you care for your sheriff's star, you better not listen to that kind of talk coming from a gunslinger and my enemy!
Şerif şayet yıldız senin için önemliyse, daha iyi dinlemelisin Böyle bir konuşma Silah soyguncusu ve düşmanımdan geliyor.
We had the West's most dangerous gunslinger in our hands and allowed them to snatch him away!
Batı'nın en tehlikeli silahşörünü ele geçirmiştik kaçırmalarına göz yumduk!
-... he's a gunslinger.
-... o bir silahşör.
If you are a famous gunslinger, go ahead, show us!
Eğer çok ünlü bir silahşörsen, haydi durma, ispat et bize!
You told me what's the specialty of the great gunslinger from the west!
Batıdan gelen en büyük silahşörün özelliklerinin neler olduğunu söylemiştin!
No, move slowly, gunslinger.
Yo, ağır ol, silahşör.
Agreed, gunslinger.
Anladık, silahşör.
Welcome back, gunslinger.
Hoş geldin, silahşör.
No, gunslinger.
Hayır, silahşör.
You cheap little gunslinger.
Demek böyle düello yapıyorsun.
- Him a gunslinger?
- Bu adam bir silahşör mü?
I ain't no damn gunslinger.
Ben silahşör değilim.
Should I have said, my gunslinger?
Ne deseydim soyguncu mu?
A gunslinger. Gunslinger.
Silahşör mü?
I want you to round up every vicious criminal and gunslinger in the West.
Vahşi Batı'daki her suçluyu, silah tutabilen her serseriyi toplamanı.
- Hey, gunslinger!
- Hey silahsör!
A gunslinger at quarterback?
Oyun kurucuyu aldılar mı? Hayır.
Why are they playin'gunslinger?
Niye kovboyculuk oynuyorlar?
After losing their home planet at the hands of Frieza, the people of Namek were forced to find a new world on which to continue their peaceful existence.
GunsLinGeR Namekliler, yeni Namek gezegenine yerleşmek için ayrıldıktan sonra aniden tanımlanmamış bir gezegen tarafından saldırıya uğradı ve Namekliler soylarının tükenmesi tehlikesiyle karşı karşıya kaldılar.
He's the meanest, toughest gunslinger in the West.
23 adam öldürdü. Batı'daki en zalim, en kaba silahlı soyguncusudur.
But you're the moody-gunslinger-who - will-only-draw-when-he-must type.
Ama sen "sadece gerektiğinde silah çeken duygusal silahşor" tipisin.
I'll take this, gunslinger.
Ver bakalım silahşör!
The engineer may represent the navigation system, the gunslinger could be the weapons system.
Makinist yön bulma sistemini temsil edebilir silahşor de silah sistemi olabilir.
He's the best gunslinger on earth!
OI yeryüzünün en büyük silah ustasıdır!
Feeling more alone than Siegfried without Roy, our dauntless, daring, defiant jungle gunslinger went out to save the Bukuvu.
Kendini Saddam'dan bile daha yalnız hisseden Ormanlar Kralı... Bukuva'yı tek başına kurtarmaya karar verdi.
I will stand here... with my hand on the controls almost like a gunslinger... and trying to hit the point of the cut... with my knees bent.
Burada duracağım... ellerim kontrollerde aynı silahlı soyguncu gibi... ve kesim noktasını bulmaya çalışacağım... dizlerim bükülmüş.
You're really God's gunslinger, aren't you, Father?
Siz Tanrının eli silahlı adamısınız, değil mi peder?
Hey, kick back, gunslinger.
Uzak tut ahbap.
Why is the AX protecting the vampire that attacked Your Eminence?
Pekala ilginç bir yaratıkmış. Sen de mi geldin, Gunslinger?
♪ It's the same for me too.
Altyazı hazırlanmada yardımlarından dolayı Toruga-kun`a ve Gunslinger`a teşekkürler. ( Lakin ben böyleyim, bu yüzden bir tek senin böyle olduğunu sanma sakın. )
Gunslinger.
Silahşörsün.
You think JW3 is like some gunslinger?
Sence J.W. Üç kovboyun teki mi?
I search for the answer
{ \ cH0000FFFF } CLaYMoRe ProjecT BY GunsLinGeR
Kotae o sagashiteru
{ \ cH0000FFFF } CLaYMoRe ProJeSi "GunsLinGeR"
That's right, he's a real gunslinger, and he's willing to meet with you, uh, this afternoon.
Çok iyi silah kullanıyor. Seninle bu akşamüstü buluşmak istiyor.
Hoping to be a gunslinger like them nickel books are about.
Çizgi romanlardaki gibi bir silahlı haydut olmak istiyorsun.
As for me being a gunslinger, I've just got this one granddaddy Paterson Colt and a borrowed belt to stick it in.
Silahlı haydut olmama gelince, dededen kalma Paterson tabancam ve onu koymak için ödünç aldığım bir kemerim var.