Hackney traduction Turc
44 traduction parallèle
Next time you'll hire me a hackney-coach.
- Bir daha bana araba tutarsın.
We took a hackney coach!
Yaylı arabayla geldik!
A hackney coach!
- Atlı araba sesi!
Summon a hackney coach!
Bir yaylı çağırın!
Hackney star bingo Or st. albans top-rank suite.
Hackney Star Tombala mı yoksa St. Albans Tombala mı?
Asked me to play five-a-side football down Hackney.
Bana Hackney'de Japon-kale maç yapar mıyım diye sordu.
The decapitation in Hackney. I know the area well.
Belki Hackney deki cinayetler için röportaj yapabilirim
James Stevens joins us now from the Hackney canal where divers recovered the body earlier, James, what's happening now?
James Stevens şu an bize cesedin bulunduğu Hackney Kanalı'ndan sesleniyor. James, şu anda neler oluyor?
Lauren's body was found in a canal last month after she went missing in Hackney,
Lauren'ın cesedi, Hackney'de kaybolduktan bir ay sonra bir kanalda bulunmuştu.
At 10,30am this morning Gareth Cawood, 27 years old, of flat three, 42 Princeton Avenue, Hackney was charged with the murder of Lauren Parris,
Princeton Caddesi, 3. kat, Hackney'de yaşayan 27 yaşındaki Gareth Cawood Lauren Parris'in cinayetiyle yargılandı.
Your Hackney Central library card and your Che Guevara key-ring.
Senin Hackney Central kütüphane kartın, ve Che Guevara anahtarlı yüzüğün.
We've got 24-hour surveillance on Rachid's place in Hackney.
Rachid'in Hackney'deki yerini 24 saat gözetliyoruz. Fakat hiçbir şey yapmıyor.
He says there's an incredible witnessing going on in a church in Hackney.
Hackney'deki kiliseye giderken inanılmaz şeylere tanıklık ettiğini söyledi.
For instance the local council, Tower Hamlets and Hackney we're sort of on the border here have some of the surveillance traffic and security cameras linked via wireless networks themselves.
Örneğin, Tower Hamlets and Hackney yerel konseyi... burada bir tür sınırdayız. Trafik izleniyor ve güvenlik kameraları kablosuz ağlarla birbirine bağlı.
One minute I'm in Hackney and the next I'm in the desert.
Bir dakika önce Hackney'deyim... bir dakika sonra ise çölün ortasında.
And the award goes jointly to Duncan Anderson and Will Knott for the Hackney Health Centre.
Ve ödül yaptıkları Hackney Sağlık Merkezi için Duncan Anderson ve Will Knott'a gidiyor.
Little town called Hackney.
Hackney adlı küçük bir kasaba.
That's a list of members of the Anti-Vivisection Front and Stop Hackney Animal Cruelty.
Hayvan Deneyleri Karşıtları Cephesi ve Hayvanlara Eziyete Son Derneği'nin üye listesi. Sağ ol Chris.
That's like an american driving a hackney carriage, or a yank with the knowledge.
Bu bir Amerikalının, antika taksi kullanması gibi ya da bilgili bir Amerikalı'ya rastlaman gibi bir şey.
Adam Bennett from Hackney is accused of killing...
Hackney'den Adam Bennett, öldürdüğü iddia edilen...
Were you aware that the hackney carriage by which you arrived had a damaged wheel?
Buraya gelirken kullandığın at arabasının tekerleğinin kırık olduğunun farkında mısın?
Tell him you'll meet him at the Cross Arrow Inn on Hackney Road in 20 minutes.
Ve onunla 20 dakika sonra Hackney Sokağındaki Cross Arrow barında buluşacaksın.
Weren't you at the bottom of Hackney Canal when Jimmy found you?
Jimmy seni Hackney Kanalı'nın dibinde bulmamış mıydı?
Not just mow him down in a hail of bullets like some Hackney crack head.
Hacney'deki bir serseriyi kurşun yağmuruna tutar gibi olmasın yani.
"According to one unnamed police source " downtown Hackney, also known as Little Vietnam " is now a bloody jungle...
"Adı açıklanmayan bir polis kaynağına göre Hackney'de planlanmış, Küçük Vietnam olarak da bilinir, şimdi keşmekeş bir yer... organize bir suçmuş."
If it means I finally get paid decent money and get out of Hackney, you're on.
Eğer en sonunda düzenli bir gelirim olacaksa ve Hackney'den kurtulacaksam, senindir!
Get him out - the way you beat Kid Cantor at Hackney Baths!
Onu dışarı çıkar - Hackney Baths'ta Kid Cantor'u dövdüğün gibi!
You happened to be passing a sports centre in Hackney on the way from your flat in Croydon to your corner shop in Croydon?
Croydon'daki evinden yine Croydon'daki kafene giderken tesadüfen Hackney'deki bir spor salonundan mı geçtin?
How about we go to hackney's tomorrow? Uh-huh.
Yarın Hackneys'e gitsek nasıl olur?
Hackney, by omnibus.
Hackney, omnibusa biniyordu.
St John at Hackney, Inspector.
Hackney'deki Aziz John, Müfettiş.
St John at Hackney.
Hackney'deki Aziz John.
Hackney Marshes.
Hackney bataklığı.
They've found William Tierney Clark, Hackney Marshes.
- William Tierney Clark'ı bulmuşlar, Hackney Marshes'da.
You skinned him and left him for dead on Hackney Marshes.
- Derisini yüzdün ve Hackney Marshes'da ölüme terk ettin.
That only gives me an approximate location somewhere in Hackney.
Bu da bana sadece, Hackney civarında bir yaklaşık konum veriyor.
A couple murdered on the street in hackney a month ago, then a family slaughtered in the heart of the Metropolis.
Bir ay önce Hackney'de bir çift sokak ortasında öldürülmüş. Daha sonra bir aile metropolün göbeğinde katledilmiş.
- Cazenove Road, Hackney.
- Cazenove Road, Hackney'de.
What in God's boots were they doing in Hackney?
- Hackney'de ne bok yiyorlarmış?
Queues stretching from here to Hackney we'll have once we get a few more of you in.
Senin gibilerden birkaç tane daha getirdik mi buradan Hackney'ye kadar kuyruk oluşacak.
Duty calls. Vivid misdeeds in Hackney Wick.
Hackney Wick'te birileri yaramazlık yapmış.
Born and raised in East London, over in the borough of Hackney.
Doğma büyüme Doğu Londra, Hackney bölgesinden.
It looks like a hackney horse.
Koşum atına benziyor.
Hackney star bingo.
Hackney Star Tombala.