Hagan traduction Turc
236 traduction parallèle
- Charlie Hagan.
- Charlie Hagan.
I'm sure glad you remember, Mr Hagan.
Hatırladığınıza sevindim Bay Hagan.
A guy named Hammerhead Hagan.
Çekiçkafa Hagen diye biri.
- That's Hammerhead Hagan.
- Çekiçkafa Hagen.
Your Hammerhead Hagan?
Çekiçkafa Hagen mı? Senin Çekiçkafa Hagen mı?
This rent receipt verifies that Mr. Hagan moved to Diggstown... two days before.
Bu kira sözleşmesi Bay Hagen'in sözleşmeden iki gün önce Diggstown'a yerleştiğini kanıtlıyor.
- Senator Paul Hagan?
- Senatör Paul Hagan mı?
Flaherty, Gleeson, Kilpatrick, all late of Rikers Island.
Flaherty, Gleason, Hagan, Killeen, Kilpatrick, Hepsi Rikers'tan.
That's what O'Hagan was talking about.
İşte O'Hagan bundan bahsediyordu.
- For O'Hagan.
- O'Hagan için.
And then somebody said, I think it was O'Hagan, "You deserve a promotion."
Sonra biri, sanırım O'Hagan "Terfiyi hak ediyorsun." dedi.
You wanna tell that to O'Hagan?
O'Hagan'a söylemek ister misin?
John O'Hagan.
John O'Hagan.
We've been trying to break it open but O'Hagan just won't cooperate.
Çözmeye çalışıyoruz ; ama O'Hagan işbirliği yapmıyor.
O'Hagan is making all kinds of threats.
O'Hagan her türlü tehditte bulundu.
Let's see what you got, O'Hagan.
Görelim bakalım seni O'Hagan.
I'm Miles Hagan, President of Tech Con Group.
Ben Miles Hagan, Tech Con Grubu Başkanı.
When Hagan finds out...
Hagan bunu öğrendiğinde...
Hagan is one of the primary architects of human oppression on this planet.
Hagan bu gezegendeki insanlara karşı oluşan yapının mimarlarından biridir.
- Hagan.
- Hagan.
Mr Hagan, please.
Bay Hagan, lütfen.
Mr Hagan.
Bay Hagan.
If this case goes into Friday, um, I'll have Hagan fill in for me.
Eğer bu dava cumaya kadar bitmezse,... yerime Hagan bakacak.
Deputy chief Johnson, this is Heather's P.A., Lindsey Hagan.
Amir Yardımcısı Johnson. Bu da Heather'ın kişisel yardımcısı Lindsey Hagen.
Sorry to keep you waitin', miss Hagan, and I understand this is very upsetting, so I'll try to be brief.
Kusura bakmayın Bayan Hagen. Beklettim. Can sıkıcı bir durum bu farkındayım.
Hey, did you knowlittle jonas, in a former life, drove colonel hagan's jeepinto a swimming pool?
Biliyor musunuz, önceki hayatında küçük Jonas, Albay Haggins'in cipini yüzme havuzuna sürdü?
Meet Lance Corporal Hagan, soon to be Private Hagan.
Onbaşı Hagan. Yakında er olacak.
Someone from Hagan.
Hagan'dan biri.
His name's Shawn Hagan.
Adı Shawn Hagan.
What's your business with Shawn Hagan?
Shawn Hagan'la ne işiniz vardı?
Mr. Hagan's case files are on their way down from Tahoe.
Bay Hagan'ın dava dosyaları Tahoe'dan geliyor.
Mr. Hagan is helping me find a former business associate.
Bay Hagan eski bir iş ortağımı bulmak için bana yardım ediyordu.
Shawn Hagan was murdered last night.
Shawn Hagan dün gece öldürüldü.
If Shawn Hagan is dead, Ryan Morton had something to do with it.
Shawn Hagan öldüyse, bununla Ryan Morton'un da bir ilişki olmalı.
That's what Mr. Hagan was supposed to find out.
Bunu Bay Hagan'ın bulması gerekiyordu.
ROBBINS : Hagan grabs the gun in the course of the struggle. ( gunshot )
Hagan mücadele sırasında silahı yakalıyor.
Look what Sanitation turned up in a Dumpster two blocks from Shawn Hagan's murder scene.
Çöpçülerin Hagan'ın cinayet mahallinden iki blok ötede bulduklarına bak.
Ballistics confirms your gun fired the bullet that killed Shawn Hagan.
Balistik, Shawn Hagan'ı öldüren silahın... sizin silahınız olduğunu doğruluyor.
Hagan said he found him.
Hagan onu bulduğunu söylemişti.
I think Hagan told you he found Ryan in Las Vegas, but then he decided he wanted more money than you agreed upon for delivery.
Hagan size Ryan'ı Las Vegas'ta bulduğunu söyledi, ama sonra anlaştığınızdan daha fazla para istemeye karar verdi.
So you arranged to meet Hagan in his car, but you weren't gonna be jerked around anymore.
Sizde Hagan'la arabasında bir buluşma ayarladınız, ama daha fazla zaman kaybetmeye niyetiniz yoktu.
Hagan came to see me in Tonopah, four days ago.
Hagan dört gün önce Tonopah'ta beni görmeye geldi.
I-I told Hagan I hadn't heard from Ryan in years.
Hagan'a, Ryan'la yıllardır görüşmediğimi söyledim.
So, there you are, sitting up in a shack in Tonopah, in a house you don't even own free and clear because of your brother and Mr. Hagan.
Sen de burada Tonopah'ta, kardeşin ve... Bay Hagan yüzünden tam olarak sana bile ait olmayan bir barakadasın.
You found Hagan and killed him?
Hagan'ı buldun ve öldürdün mü?
I didn't kill Hagan.
Hagan'ı ben öldürmedim.
Any Hagan Hall man known to have a steady girlfriend gets treed.
Düzenli manita yapan her Hagan Hall erkeği, sonunun ağaca bağlanmak olduğunu bilir.
Well, give them hell for Hagan Hall.
Hagan Hall için, onlara cehennemi yaşatın.
Possession, Hagan Hall!
Top Hagan Hall'da!
Hagan!
Hagan!
- They're setting up outside.
- Ameliyat tahtasını temizledim ayrıca Bailey, Nelson Altman, Hagan... - Dışarıdalar.