Hallie traduction Turc
322 traduction parallèle
- Miss Hallie.
- Bayan Hallie.
Link, why don't you take Hallie for a little ride around town?
Link, Hallie'ye biraz kasabayı göstersene?
Shucks, Miss Hallie.
Yapmayın Bn Hallie.
And Miss Hallie!
Ve Bn. Hallie!
Hallie!
Hallie!
Hallie, we...
Hallie, biz...
Hallie?
Hallie?
All right, Hallie.
Pekala Hallie.
Hallie thinks he's right.
Hallie haklı olduğunu düşünüyor.
- Hallie, I ain't ate yet.
- Hallie, daha yemedim.
Hallie, my love, where are you?
Hallie, aşkım, neredesin?
Hallie, please.
Hallie, lütfen.
- Lot of black-eyes, Hallie.
- Her yeri kararsın Hallie.
Hallie, I found it.
Hallie, buldum.
"Under the law of this territory." Hallie, you read it out loud.
"Bu bölgenin yasaları uyarınca." Hallie, sesli oku.
- Hallie...
- Hallie...
Hallie, I'm sorry.
Hallie, özür dilerim.
- Thank you, Hallie.
- Sağ ol Hallie.
Sure you can, Hallie.
Tabii ki Hallie.
Hallie, can I have just one more steak?
Hallie, bir biftek daha alabilir miyim?
Mighty nice girl, that Hallie.
Gerçekten çok güzel kız şu Hallie.
Hallie, I'll be out of town for a while, north of the Picketwire, horse-trading.
Hallie, bir süre kasabadan gidiyorum, Kuzey Picketwire'a, at ticaretine.
Hallie's in charge of the kindergarten.
Hallie anaokulundan sorumlu.
Hallie, why don't you run through the ABCs?
Hallie, birlikte alfabeyi okusanıza?
Well, Miss Hallie, she talked such a right smart argument to the Lazy "J", the boss of the Lazy "J".
Şey, Bayan Hallie, Lazy "J" yin patronu Lazy "J" ile çok akıl dolu bir konuşma yaptı.
Well, Hallie?
Pekala, Hallie?
Go right ahead, Hallie.
Devam et Hallie.
Hallie, it would be a good idea if you dismissed class.
Hallie, dersi bitirsen doğrusu çok iyi olacak.
Hallie, go where you belong.
Hallie, ait olduğun yere git.
Like I said, Hallie, you're awful pretty when you get mad.
Dediğim gibi Hallie, kızınca çok güzelleşiyorsun.
Hallie, go find Tom and make it up to him.
Hallie, Tom'u bul ve barışmaya çalış.
Better let him go, Hallie.
Bırak gitsin Hallie.
I'm telling you that Hallie's my girl.
Hallie'nin benim sevgilim olduğunu.
Everybody except Hallie, maybe you.
Hallie hariç herkes, belki sen de.
Nora and Hallie can finish the dishes.
Nora ve Hallie bulaşıkları bitirebilir.
- Miss Hallie?
- Bayan Hallie?
Oh, no, Hallie.
Hayır, Hallie.
Hallie...
Hallie...
- Hallie.
- Hallie.
Hallie, please don't.
Hallie, lütfen yapma.
Hallie.
Hallie.
I'm sorry I got here too late, Hallie.
Çok geç geldiğim için üzgünüm Hallie.
Hallie's happy.
Hallie mutlu.
Hallie's your girl now.
Hallie artık senin sevgilin.
It's getting late, Hallie.
Vakit geç oldu Hallie.
Hallie, would you be too sorry if once I get the new irrigation bill through, would you be too sorry if we just up and left Washington?
Hallie, sulama tasarısını meclisten geçirdikten sonra Washington'dan ayrılsak çok üzülür müsün acaba?
Hallie, who put the cactus roses on Tom's coffin?
Hallie, Tom'un tabutuna kaktüs güllerini kim koydu?
Cuspidor, Hallie.
Tükürük hokkası, Hallie.
Hallie, don't talk that way.
Hallie, böyle konuşma.
You and I oughta be friends, Hallie.
Sen ve ben dost olabiliriz, Hallie.
Hallie says Mr. McB brought us luck.
Bay McB uğurlu geldi.