Have you seen my daughter traduction Turc
49 traduction parallèle
Sir, have you seen my daughter?
Bayım, kızımı gördünüz mü?
Have you seen my daughter, Teri, the Countess's chambermaid?
Kızımı gördünüz mü? Teri, Kontes'in oda hizmetçisi.
Have you seen my daughter?
Kızımı gördünüz mü?
- Have you seen my daughter?
- Kızımı gördün mü?
Have you seen my daughter?
Kızımı gördün mü? Maggie'yi gördün mü?
Have you seen my daughter?
Kızımı gördünüz mü? Görmediniz mi?
Have you seen my daughter?
Kızımı gördünüz mü? !
Anyway, have you seen my daughter-in-law?
Neyse, gelinimi gördün mü?
Meredith, have you seen my daughter?
Meredith! Kızımı gördünüz mü...
Have you seen my daughter?
Kızımı gördün mü?
Have you seen my daughter?
- Kızımı gördünüz mü?
Have you seen my daughter Obing?
Kızım Obing'i gördün mü?
Have you seen my daughter Obing?
Kızım Obing'i gördünüz mü?
- Dana. - Sarah? Have you- - have you seen my daughter?
Kızımı gördünüz mü?
Have you seen my daughter?
- Pembe kod verildi.
- Have you seen my daughter?
- Kızımı gördünüz mü?
Have you seen my daughter?
Kızımı gördünüz mü acaba?
- Have you seen my daughter?
- Sanırım beni ilk o gördü.
Tell me, have you seen my daughter?
Söylesene kızımı gördün mü?
Have you seen my daughter?
- Kızımı gördün mü?
Have you seen my daughter? No. Is she missing?
- Kızımı gördün mü?
Have you seen my daughter, Kate?
Kızımı gördün mü, Kate'yi?
Have you seen anything of my daughter?
- Kızımı gördünüz mü? - Henüz görmedik.
Have you seen Catherine or my daughter?
Catherine'i veya kızımı gördün mü?
My daughter, she has long hair we were staying right over there a few minutes ago. Have you seen her?
Kızım, uzun saçları var orada oturuyorduk onu gördünüz mü?
I've seen life after my death and I'm telling you this because it's the only way to help you and your daughter have a better life of your own.
Ölümümden sonraki hayatı gördüm ve sana söylüyorum ; çünkü bu, kendine ve kızına daha iyi bir hayat sağlamanın tek yolu.
Have you seen my daughter, Julie? She's 13, long blonde hair.
13 yaşında, sarı uzun saçlı.
So you claim to have seen my daughter while sailing Øresund on a yacht, in 18-20 metres a second winds, in the dark at three o'clock at night?
Yani okyanusun ortasında, zifiri karanlıkta, dondurucu havada ve sabahın 3'ünde bir teknede kızımı gördüğünüzü iddia ediyorsunuz.
You wouldn't, by any chance, have seen my daughter?
Acaba kızımı görmüş olabilir misiniz?
Have you guys seen my daughter?
Siz kızımı gördün mü?
Have you seen Anne, my daughter?
Kızım Anne'yi gördünüz mü?
Have any of you seen my daughter?
- Affedersiniz. Kızımı gören oldu mu?
Jill, have you seen the way my daughter dresses?
Jill, kızımın kıyafetlerini gördün mü?