He beat you traduction Turc
669 traduction parallèle
So what, he beat you at checkers last winter, huh?
Geçen kış seni damada yenmiş miydi yoksa?
Did he beat you?
Döver miydi?
He beat you and get your lover.
Seni yendi ve kız arkadaşını elinden aldı.
You had a perfect case, and he beat you on it.
Mükemmel bir davanız vardı ama sizi alt etti.
Tell me he beat you.
Bana seni dövdüğünü söyle.
Does he beat you?
Seni dövdü mü?
Lord, he beat you!
Tanrım, seni yendi!
You were jealous of Neilson because you had a yen for Miss Elliott and he beat you out.
Neilson'u kıskanıyordun çünkü Bayan Elliott'a arzu duyuyordun ve o seni dışarı attı.
Didn't he beat you at the gate upon your return from lovers'lane with Quill?
Quill'le birlikte aşıklar yolundan döndüğünüzde... kapıda sizi dövmedi mi?
I didn't ask him, can he beat you, I already know he can.
Yenebilir mi anlamında sormadım, yenebileceğini biliyorum.
He beat you up tonight.
Bu gece sizi dövdü.
You have testified... that he choked you and he beat you.
İfadende... boğazını sıktığını ve sana vurduğunu söyledin.
You stupid mullet-head, he beat you with nothing.
Seni aptal katır, elinde hiçbir şey yokken seni yendi.
- He beat you up, honey!
- Seni dövdü tatlım.
You can tell me why he beat you up.
Sizi niye dövdüğünü söyleyebilirsiniz.
- So he beat you up.
- Ve seni dövdü.
Are you afraid of him because he beat you in Spain?
İspanya'da sizi yendiği için mi ondan korkuyorsunuz?
He beat you too, Daddy, and you had a big shooting'rifle.
Rakun seni de yendi baba. Üstelik senin bir de tüfeğin vardı.
You can beat and starve us Saxons now but when King Richard escapes, he'll take you by the scruff of the neck and fling you into the sea!
Biz Saksonları dövüp aç bırakabilirsiniz ama Kral Richard kaçtığı zaman ensenizden tuttuğu gibi hepinizi denize dökecek!
He claims further that when he talked to you about these promises... you did " strike, beat and knock him down...
Dahası sana verdiğin bu sözleri hatırlattığında ise O'na şunları yapmışsın : " vurmuş, dövmüş, yere sermiş...
Tomorrow Paul's gonna beat that indictment you hung on him and the first guy he reaches for is gonna be you.
Paul yaptığın suçlamayı yarın çürütecek bunun acısını da senden çıkartacak.
He didn't beat you, did he?
Seni dövmedi, değil mi?
- He beat you.
- Geldiğini anlamıştın.
And you're T.C.'s son, and he despises anything he can beat.
.. ve sen de o elde edemediği her şeyi horgören T.C.'nin oğlu.
You don't think he'd beat the champ, Gallant Lady, do you?
Şampiyon Gallant Lady'yi geçeceğini sanıyorsun, değil mi?
Of course you heard about him, he's the one who beat me to the draw!
Beni yakalayan ve buraya getiren adamı duymamış olman mümkün değil.
Take a ruler to one of these delinquents, he'll beat you with it.
Sınıfa cetvel götürürsen onunla seni bir temiz döverler.
Do you imply that he came home from the war, from combat duty just to beat you up?
Sadece sizi dövmek için savaşı bırakıp eve döndüğünü mü ima ediyorsunuz?
If Pa heard you, he'd beat you.
Babam seni duysaydı döverdi.
He didn't beat you, not the fish.
Seni yenen O balık değildi.
Is that because you know that Barney Quill bathed and changed after he raped and beat this poor woman?
Barney Quill'in bu zavallı kadını dövüp ona tecavüz ettikten sonra... yıkanıp üstünü değiştirdiğini bildiğiniz için mi?
He done beat you 38 times hand-runnin'. 36.
Seni 38 defa, üst üste yendi!
He's always going on, you know, "You can't beat the good old days".
Durmadan ; "Eski güzel günler gibisi yok." diyordu.
He'll start at $ 500 a game, and he'll beat the pants off you.
Oyun başına 500 dolarla başlayacak ve tozunu silkeleyecek.
He'll beat you five times or more, depending on your nerves.
Seni en az beş kez yener, senin sinirlerinin sağlamlığına bağlı.
I think he's going to beat you, archie.
- Öyleyse özür dilerim.
If he insists, I hope you'll beat him up.
Bana kur yapmaya devam ederse, suratını dağıtacağınızı düşünüyorum.
He'll need it. I'm gonna beat you because I've got his book.
Şansa ihtiyacı olacak.Seni yeneceğim çünkü kitabım var.
You beat up your officer because he ordered the boys in?
Askerlere ilerlemelerini emrettiği için subayını dövmüşsün?
I hope he didn't beat you up too bad, Staff.
Umarım seni fazla hırpalamamıştır, Çavuş.
Then he told you to beat her to death, huh?
Sonra da öldüresiye dövmeni mi?
Sure, the worst he can do is beat you.
Tabii, en kötüsü seni döver.
You know, with all those knives, he would be hard to beat.
Bu kadar bıçak taşıyan biri çok belâlı olmalı.
He still didn't beat the record, you know.
Gene de rekoru kıramadı.
I showed the Reverend a shortcut, so that he can beat you.
Reverend'e kısa bir yol gösterdim. Seni haklıyacak.
He'll beat you every night
Seni hep dövermiş
- She'll tell Dick and he'll beat you up.
- Dick'e söyler, o da seni döver.
His skills are the best in Hebei, he can even beat Shih Wengong, you know
Ama savaş hünerleri mükemmel.. Bildiğiniz gibi Shih Wengong'u ancak o yenebilir
You will beat him at the only thing he really cares about.
Onu gerçekten önem verdiği tek şeyde yeneceksiniz.
You beat him so hard that he was bent and lame
Öyle dövmüşsün ki bükülmüş ve kırılmış
You don't believe he could beat a woman to death?
Onu ne kadar zamandır tanıyorsun?
he beat me 36
beat you 21
you know 156049
you know what 23733
you see 13602
you will be 199
you got this 563
young 1055
you got it 4932
youtube 39
beat you 21
you know 156049
you know what 23733
you see 13602
you will be 199
you got this 563
young 1055
you got it 4932
youtube 39
you can do it 1412
you suck 398
your 1839
you bitch 789
you okay 9168
you're cute 195
your phone 169
your honor 7894
yourself 387
yours 1007
you suck 398
your 1839
you bitch 789
you okay 9168
you're cute 195
your phone 169
your honor 7894
yourself 387
yours 1007
your own 34
your hat 64
you know that 5741
you tell 24
youn 21
younger 104
you're welcome 5601
you are 6060
you got a pen 63
your full name 16
your hat 64
you know that 5741
you tell 24
youn 21
younger 104
you're welcome 5601
you are 6060
you got a pen 63
your full name 16