He dies traduction Turc
2,027 traduction parallèle
Amazing human being, and he dies. Me?
Müthiş bir insan öldü.
If he dies, I'm next.
O ölürse, sıradaki benim.
So if he dies, I'm next again.
Yani o ölürse, sıradaki yine ben oluyorum.
The first fuck-up, he dies.
İlk hatasında ölür.
Come on. He dies and Garvin's gonna get away with this.
Ölüyor ve Garvin'de paçayı kurtaracak.
At which point - He dies.
İşte bu noktada o ölecek.
Conor risked his life thousands of times fighting for freedom, and then he dies in a common robbery.
Conor, özgürlük uğruna savaşırken binlerce kez hayatını tehlikeye attı sonra da sıradan bir soygunda öldü.
- And if he dies?
Ya o ölürse?
- Then at least he dies human.
En azından insan olarak ölür!
Then he would have been the last person talking to my son before he dies?
Yani ölmeden önce oğlumla konuşan son kişi o olabilir.
Go over to the hospital and make sure he dies this time!
Sadece bu sefer işin bittiğinden emin ol!
You showed up at Lonnie Flennons'the day before he dies.
Lonnie Flennons'ın ölümünden bir gün önce kendisiyle görüştün.
If you want to see your father before he dies, you must obey Heathcliff.
Ölmeden önce babanı görmek istiyorsan, Heathcliff'e itaat etmelisin
When he dies, you will be destitute.
O öldüğünde, sen muhtaç olacaksın
- He dies.
- O kişi ölür
- Get off me, he dies now!
- Bırakın beni, onu şimdi öldüreceğim!
As long as he dies.
Öldüğü sürece fark etmez.
If he dies - - I fail.
Eğer ölürse başarısız olurum.
How do I know that you're not j ust going to step into him The second that he dies?
O ölünce senin o bedene girip girmeyeceğini nasıl bileceğim?
The guy spends his life behind the safety of a desk Assessing risk, and he dies trying One of the riskiest sports around?
Ömrünü masa başında risk değerlemesi yaparak geçiren bir adam, çok riskli sporlardan birini denerken mi ölmüş?
Because two days before he dies, he goes online, said he's gonna start up with his detective work again.
Çünkü Evans ölmeden iki gün önce internette dedektiflik çalışmasına tekrar başlayacağını söylüyor.
If he dies here, we can donate organs to the ten-year-old down the hall.
Burada ölürse organlarını ölmek üzere olan çocuğa verebiliriz.
Go to the Cherry Hill, or he dies again.
Cherry Vadisi'ne git yoksa kendisi yine ölür.
Make sure this time he dies.
Bu sefer öldüğünden emin olun.
His respiratory system freezes, or he dies of infection, or he leaks CNS fluid like a fire hydrant, which would make him wish he were dead.
Solunum sistemi durursa ya da enfeksiyon yüzünden ölürse ya da keşke ölseydim dedirtecek şekilde, çeşmeden akar gibi BOS sızması olursa?
- He will only be charged if he dies.
- Sadece rahip ölürse yargılanabilir.
The obnoxious teenager who you just want to die so bad, and when he dies, you all cheer.
Çok kötü bir şekilde ölmesini isteyeceğiniz yaramaz gençler. Ve öldüklerinde hepiniz sevinirsiniz.
Your blaster shot KO's an imperial soldier. He dies with a pathetic groan.
Namlu imparatorluk askerinin iki gözünün tam ortasını hedef almış durumda.
When he dies, so, too, his evil virus dies within him.
Eğer o ölürse lanetide onunla birlikte ölecek.
I eat the scorpion and he dies.
Akrebi yiyorum ve ölüyor.
Approach us, and he dies.
Bize yaklaşırsanız o ölür.
This is the prophet, those two futures king offered, one in which he describes as someone to ensure integration in France like a second Charles the Great and in the other he dies, by an accident at a joust.
Bu kahin, kralına iki seçenek sundu, ilkini seçerse Fransa'nın en iyi şövalyesi II.Charles gibi bir şövalyelik ve diğerini seçerse mızrak dövüşünde kazaya kurban gidecekti.
Once when he dies and becomes an evil soul, as he promised to torture me, he did exactly like that.
Vaktiyle ölürken habis bir ruh olduğunda, bana eziyet etmeye yemin ettiği için, aynen öyle davranıyor.
He dies, end of.
Adam ölür.
His mother dies and he doesn't feel anything.
Annesi ölüyor ve hiçbir şey hissetmiyor.
Dad says if Mom dies, he's gonna marry Miss Flori.
Babam diyor ki ; annem ölürse, Miss Flori'yle evlenecekmiş.
The minute a person dies, he's a smoker or overweight.
Bir insan öldüğü anda ya bağımlı ya da şişman olduğu ortaya çıkıverir.
He looks at them and dies.
Onlara bakıyor ve ölüyor.
So, when Grandpa dies he goes to heaven? "
O zaman büyükbabam ölünce cennete mi gidiyor? "
He never dies.
Ölümsüzdür.
"He who dies this year is all square with next year!"
"bu sene ölürse seneye tamamen unutulmuş olacaktır!"
When a child dies, he's gone.
Bir çocuk öldüğünde yok olur.
So, my father becomes aware of me on some level and he really doesn't want to listen to me complain, so he just dies.
Yani babam bir düzeyde benim geldiğimin farkındaydı benim yakınmalarımı dinlemek istemiyordu ve öldü.
And this time, he really dies.
Ve bu sefer, o gerçekten öldü.
And if he's dead, the project dies with him?
O öldüğüne göre proje de onunla birlikte mi ölecek? Belki hayır.
He dies alone in a locked room,
Neden?
Who says he gets to choose who lives and who dies?
Ona kimin ölüp kimin yaşayacağını seçme hakkını ona kim veriyor?
After calling out to Pam, "Are you still there?", he dies in the bathtub.
Güle güle Amerika Seni sevmiştim Evden para Bol şans, beladan uzak dur
He lives and dies by the market.
Geçen yıl borsa çöktü.
If an evil Agoras like him dies, he'II become a mighty evil power.
Eğer onun gibi bir habis'agora'ölürse, muhteşem bir şer güç halini alır.
So if little Ben dies, he'll never grow up to be big Ben, whose the one who made us come back here.
Küçük Ben ölürse asla büyüyüp, buraya dönmemizi sağlayan büyük Ben olamayacak.
diesel 55
dies 46
he didn't mean to 22
he did nothing 20
he didn't 1210
he didn't answer 29
he didn't make it 114
he didn't tell me 71
he didn't want to 25
he didn't show up 29
dies 46
he didn't mean to 22
he did nothing 20
he didn't 1210
he didn't answer 29
he didn't make it 114
he didn't tell me 71
he didn't want to 25
he didn't show up 29
he didn't have to 77
he didn't say anything 96
he didn't come 27
he didn't tell me anything 22
he didn't mean it 77
he didn't see anything 22
he didn't know 91
he did it 444
he didn't say much 21
he didn't say that 58
he didn't say anything 96
he didn't come 27
he didn't tell me anything 22
he didn't mean it 77
he didn't see anything 22
he didn't know 91
he did it 444
he didn't say much 21
he didn't say that 58