He got what he deserved traduction Turc
231 traduction parallèle
He got what he deserved.
Bunu haketmişti.
And he got what he deserved, for having joined such a frivolous venture so lightheartedly.
Hak ettiğini aldı... hiç düşünmeden öylesine tehlikeli girişimlere atıldı ki.
He got what he deserved.
Hak ettiğini buldu.
He got what he deserved!
O hak etmişti bunu!
He got what he deserved. Carrying on with the likes of her.
Onun gibi biriyle ilişkisini sürdürmesi yüzünden olanları hal etmişti.
He got what he deserved.
- Hakettiği şeyi aldı.
My stepfather used to hurt my Mother so he got what he deserved.
Üvey babam hep annemi döverdi. Neyse bunun cezasını çekti.
The way I see it, he got what he deserved.
Hak ettiğini aldı.
He got what he deserved.
Layığını buldu.
As for Victor, he got what he deserved.
Victor ise layığını buldu.
When I saw it was Marchek, I figured he got what he deserved.
Ölenin Marchek olduğunu görünce "Hak ettiğini buldu." dedim.
He got what he deserved.
Hak ettiğini aldı.
Yeah. He got what he deserved, didn't he?
Evet, ona hakettiğini verdik değil mi?
He got what he deserved.
Hakettiğini aldı.
- Oh, he got what he deserved.
Amyas hak ettiğini buldu.
Hm. Guess he got what he deserved.
Hak ettiğini buldu işte.
Well, I certainly hope Mr. Standing is going to make you Indians behave from now on. And if you got what you deserved, he'd send you all to jail.
Pekala, Umuyorum ki Bay Standing size siz Kızılderililerin bundan sonra nasıl davranmanız gerektiğini söylemiştir, Ve sizin hakettiğiniz yer hapse atılmaktır.
It's quite obvious the man only got what he deserved.
Adamın, gerçekten hak ettiğini aldığı oldukça açık.
Do you think your father got what he deserved?
Babanızın hak ettiğini bulduğunu düşünüyor musunuz?
And several times when I even indicated that the hussy might have got what she deserved he practically snapped my head off.
Ve birçok kez o aşüftenin hak ettiğini bulduğunu ifade ettiğim zamanlarda da resmen bağırdı çağırdı.
So he crossed over into Indian territory and got what he deserved.
Yani Yerli bölgesinde geçti ve hak ettiğini buldu.
Because a fool got what he deserved?
Bir aptal hak ettigini buldu diye mi?
He deserved what he got.
Başına geleni hak etti.
In his eyes, I'm just some common little git... who's been screwing the wife of a local nob and got what he deserved.
Onun gözünde ben sadece yerel bir soylunun eşiyle yatan ve başına gelenleri hak eden sıradan bir pisliğim.
Then, in my opinion, Ratchett deserved what he got.
Bakın, şimdi Ratchett'in bu sonu hak ettiğini düşünüyorum.
And if I tell you that he deserved what he got?
Peki sana o adamın bunu neden hakettiğini anlatsam?
My God, if I had smashed his head in, as it was in my heart to do, he would have got only what he deserved from me.
Tanrım, kalpten bunu yapmayı istediğim gibi... onun kafasını parçalasaydım, bu sadece hakkettiği için başına gelen bir şey olurdu.
That fat motherfucker deserved what he got!
Bu şişko yağ tulumu bunu haketmişti.
Heidegger definitely got what he deserved.
Heidegger hak ettiği yeri buldu.
Sovak got exactly what he deserved.
Sovak layığını buldu.
The punk got what he deserved.
Serseri dersini aldı.
Got what he fuckin'deserved.
Haketmiş.
- Vasquez got what he deserved.
- Vasquez hakettiklerimize sahipti.
I mean, I suppose Morgan got what he deserved.
Yani, bence Morgan hakettiğini buldu.
Bauvais got what he deserved.
Bauvais bunu hak etmişti.
He was depressed about it, but I laughed at him because he deserved what he got.
Babam şoka uğramış gibiydi o zaman kendi başına açtıklarına güldüm.
Stensland got what he deserved and so will you.
Stensland hak ettiğini buldu, sen de bulacaksın.
Pharaoh got what he deserved.
Firavun hak ettiğini aldı.
He deserved what he got.
Hak ettiğini buldu.
Finally, a Mage who got what he deserved.
Sonunda sahibin hak ettiği cezayı bulmuş.
I can't help but think that he deserved what he got... although that's a terrible thing to say.
Hak ettiğini bulduğunu düşünmeden edemiyorum. Tabii bunu söylemek çok kötü bir şey ama.
Bottom line, that SOB got what he deserved.
Sonuçta o orospuçocuğu acıklı sonu hak etti.
Sullivan got what he deserved.
Ayrıca, Sullivan bunu hak etti.
And Durant got what he deserved.
Ve Durant hakettiğini aldı.
He deserved what he got.
Başına geleni haketti.
I'm sorry if I shock you, but the plain fact is, he only got what he deserved.
Bunu benden duyduğun için şaşırabilirsin ama gerçek şu ki ; bunu hak ediyordu.
That randy bastard got what he deserved.
Peki ya öldürülen kız?
Cocksucker got what he deserved.
İbne hak ettiğini buldu.
Angel got what he deserved.
Angel hakettiğini aldı.
Montgomery is a cunt that got what he deserved.
Montgomery hak ettiğini bulan bir amcık.
That freak got exactly what he deserved.
O ucube, tam olarak hak ettiğini aldı.