English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ H ] / Horn blaring

Horn blaring traduction Turc

44 traduction parallèle
- ( Horn blaring ) - Look where you're going!
Gittiğin yere bak.
( horn blaring )
( Tren düdüğü )
( horn blaring )
çeviri : Oktay Hanhan
( train horn blaring )
"AVCI EVİNE DÖNDÜ"
- [Horn Blaring] Marge, look at all this great stuff I found at the marina!
Marge, marinada bulduğum şu güzel eşyalara bak.
[Seagulls cawing ] [ ship horn blaring in distance]
..
( horn blaring )
( Korna )
( Horn blaring )
.
- [Air Horn Blaring] - Francine, it's 5 : 58!
Francine, saat 5 : 58!
Like no other creature on Earth, our vision can distinguish around 1 0 million colors... [Horn blaring]... switch focus from infinity to mere inches in a fifth of a second pinpoint detail in the brightest sunshine or darkest shadow take in a wide-angle view of almost 1 80 degrees.
Yeryüzündeki diğer canlılarda olmayan özelliklerle gözlerimiz on milyona yakın rengi ayırt edebilir, sonsuza odaklanmışken saniyenin beşte biri sürede bir kaç inçe odaklanabilir, en parlak günışığı altında ya da en karanlık gölgelerde ince bir detayı yakalayabilir, ve 180 dereceye yakın geniş açı görüntü alabilir.
Aah! ( Truck horn blaring )
Neden siz ikiniz beraber söylüyorsunuz?
The backseats are... [horn blaring]
Arka koltuklar... Wood :
( HORN BLARING ) MITCH : I know a shortcut to the fountain.
Havuza giden kestirme yolu biliyorum.
- ( HORN BLARING ) - ( AUDREY 1 GRUNTING ) Duke, there's something you should see. DUKE :
Duke, görmen gereken bir şey var.
- Next stop, Harrison. - ( Horn blaring )
Sonraki durak, Harrison.
( HORN BLARING ) Could be.
Bu olabilir.
[horn blaring] Move!
ilerleyin!
- ( Horn blaring )
Bak şimdi.
( HORN BLARING )
( KORNA SESİ )
( HORN BLARING ) Shut the fuck up!
Kapa lan çeneni!
- [train horn blaring] - Unlock this door!
Aç şu kapıyı!
Frank Murphy's a wi... [horn blaring]
Frank Murphy bir kaz...
You fucker! [horn blaring]
Seni şerefsiz!
_ [tires squealing, horn blaring]
_ [Lastikler sızlanıyor, boynuz çınlıyor]
( horn blaring )
( Boynuz sesi )
[horn blaring]
Kornaya basmanız bitince haber verin, bayım.
( horn blaring )
Çeviri : ismetdai
( Blaring horn )
( arabanın kornası )
[Horn blaring ] [ screaming continues] No!
Hayır!
[Muffled screaming ] [ horn blaring] Jessie!
Jessie!
Like I told you, some asshole was blaring his horn.
Dedim ya, pisliğin teki korna çalıyordu.
But when I looked back up, there were lights and this horn was blaring.
Ama tekrar baktığımda ışıkları ve çalan kornayı fark ettim.
[horn blaring In distance] How long have you guys been together?
Ne kadar zamandır birlikteydiniz?
[horn blaring] Oh, my gosh.
Aman Tanrım.
- Yeah [train horn blaring]
- Evet.
( Loud crash, car alarm blaring, horn honking ) Oh. ( Alex ) - Oh, boy.
Şekeri al!
( TRAIN HORN BLARING IN DISTANCE ) Who is more evil than you?
Senden daha kötü kim olabilir ki?
( TRAIN HORN BLARING ) Your doom approaches, Hulk.
Sonun yaklaşıyor Hulk.
[choking ] [ horn blaring ] [ British accent] All clear from here to Los Angeles.
- Los Angeles'a kadar bir engel yok.
( horn blaring ) I'm not blinking!
- Numara yapmıyorum!
[horn blaring ] [ Walti] Looks like someone's preparing to leave.
Görünüşe göre birileri gitmeye hazırlanıyor.
[taxi horn blaring]
Taksiye gitmesini söyleyeceğim.
[horn blaring] Hold on!
Tutunun!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]