How's it going in here traduction Turc
81 traduction parallèle
This money that I mentioned that we're constantly losing, it's here, in the studio, and we must find out how and where it's going and who's getting it.
Bahsettiğim bu para, durmadan kaybettiğimiz para, burada, stüdyoda ve bu paranın nasıl, nereye ve kime gittiğini bulmamız gerekiyor.
How's it going in here? Bulldog, I thought they were testing your show across the hall?
Koridorun karşı tarafında senin programını sınıyorlar sanıyordum.
- How's it going in here?
- İçeride işler nasıl gidiyor?
- How's it going? I can smoke in here right?
- Sigara içebilirim, değil mi?
How's it going in here?
Nasıl gidiyor?
- How's it going in here?
- Nasıl gidiyor?
- Hey. How's it going in here?
- Selam, nasıl gidiyor?
How's it going in here? - Not going worth a shit.
- Çok iyi değil.
Okay, how's it going in here?
Nasıl gidiyor bakalım?
Hey, how's it going in here, you two?
Hey, nasıl gidiyor?
How's it going in here?
- Nasıl gidiyor? - İyi.
How's it going in here?
- Nasıl gidiyor?
Garcia says they covered their tracks. How's it going in here?
Garcia izlerini örtmeyi başardıklarını söylüyor.
How's it going in here?
Nasıl gidiyor bakalım?
How's It Going In Here?
Nasıl gidiyor?
Just imagine how good it's going to be when all of our trees are in here.
Bütün ağaçlarımız geldiğinde nasıl olacağını düşün. - Bu delilik.
Walter's a little testy for a P.A., Huh? How's it going in here?
Walter bir P.A.'ye göre fazla sinirli, değil mi?
Now you better figure out what's going on... or I'm gonna bust in here myself with my own chainsaw... and see how you like it.
Şimdi, daha iyi anlayabilmen için kendi zincir testeremle burayı parçalarım ve görürsün nasıl bir şey.
We need to figure out how to collapse the matter bridge, stop it from drawing energy from the heat-sink, otherwise it's going to get "unlivably" cold in here.
Madde köprüsünü bozmanın bir yolunu bulup, ısı alıcıdan enerji çekmesini engellemeliyiz, yoksa burası yaşanamayacak kadar soğuk olacak.
How's it going in here? Find any good toys?
Sen ne yaptın, iyi bir oyuncak bulabildin mi?
How's it going { \ in here }? { \
- Nasıl gidiyor?
How's it, uh, how's it going in here?
Burada.. Burada işler nasıl gidiyor?
How's it going in here?
Neler oluyor burada?
So how's it going in here?
Nasıl gidiyor bakalım?
How's it going in here, Ray?
Nasıl gidiyor Ray?
- How's it going in here?
Burada işler nasıI gidiyor?
How's it going in here?
Nasıl gidiyor durum?
How's it going in here?
Burada işler nasıl gidiyor?
How's it going in here?
İşler nasıl gidiyor?
How's it going in here?
Burada işler nasıI?
How's it going in here?
Oraya nasıl girmiş?
Yeah... here's the thing about me and tools- - the only one I know how to use is attached to me, and I am not going to try putting it in the TV.
Evet... Aletlerle aramdaki ilişki şöyle oluyor : Sadece bana yapışık olan aleti kullanmayı biliyorum ve onu televizyona sokmaya da çalışmayacağım.
How's it going in here?
Burası nasıl gidiyor?
How's it going in here, huh?
Nasıl gidiyor?
But you never really know how it's all going to work out until you're out here in the field doing it.
Ama sahaya çıkıp işe koyulana kadar işlerin nasıl yürüyeceğini tam olarak bilemezsin.
no one here to disapprove as we review the lessons How's it going in there?
İçeride nasıl gidiyor?
How's it going in here, Sloan?
Nasıl gidiyor, Sloan?
How's it going in here?
Burası ne alemde?
- How's it going in here?
- Burada durumlar nasıl?
So how's it going in here?
- Nasıl gidiyor bakalım?
How's it going in here?
- Nasıl gidiyor burada?
How's it going in here?
Burada nasıl gidiyor?
Hey, how's it going in here?
Hey, burda işler nasıl gidiyor?
How's it going in here?
Nasıl gidiyor bakayım? İyi.
I don't know how long it's going to be before Matt gets back and whatever the fuck's out there is big and if it gets in here, we're fucked.
Matt'in ne zaman geri döneceğini ve dışarıdaki şeyin ne kadar büyük olduğunu bilmiyorum ve buraya girerse boku yedik demektir.
And how do you think Nessa Stein is going to react when she finds out that even here, even here, we are covered in it?
Burada bile buna batmış olduğumuzu öğrendiğinde Nessa Stein'ın ne tepki vereceğini düşünüyorsun?
How's it going in here? Hi!
Burada işler nasıl gidiyor?
How's it going in here?
Nasıl burada gidiyor?
Hey, uh, how's it going in here?
Hey, nasıl buraya gidiyor?
How's it going in here?
- Nasılsın?
Aw, man. I wonder how it's going for Cleveland. Cleveland, Get in here!
İşlerin Cleveland için nasıl geçeceğini merak ediyorum doğrusu.