English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I'll call the police

I'll call the police traduction Turc

631 traduction parallèle
Dr. Seward, I'm taking Mina with me to London tonight or I'll call in the police.
Dr Seward, bu akşam Mina'yı İngiltere'ye götüreceğim yoksa polis çağırırım.
- I'll call the police.
- Polisi çağıracağım.
I'll call the police.
Polisi arayacağım.
Get out or I'll call the police.
Çık, yoksa polis çağırırım.
- I'll go call the police.
- Gidip polisi arayacağım.
If you don't go away, I'll call the police.
Eğer gitmezsen polisi çağıracağım.
I'll call the police!
Polis çağıracağım!
Oh, I'll call the Police...
Oh, ben polis çağırıyorum...
- I'll call the police!
- Polis çağırırım!
Now, stop following me or I'll call the police...
Takip etmeyi bırak yoksa polis çağırırım.
All right, in that case, I'll have to call the police.
Peki, o halde polis çağırmak zorundayım.
I'll call the police or something. Dimitrios :
Polisi ya da bir şeyi çağıralım.
But even if I'm longer than that, don't worry. Don't get panicky and call the police, because I promise you I'll be back.
Ama daha fazla geç kalırsam da sakın endişelenme.
I'll call the police.
- Polisi çağırırım. - Onlar da aşağıda.
I'll go call the police.
Polisi arayacağım.
Go on, beat it. - Go on, or I'll call the police.
Yoksa polisi arayacağım!
- Out of consideration for Professor Frisbee, I'll let you get your things together - and get down the back stairs. - And then you'll call the police?
Profesör Frisbee'ye olan saygımdan dolayı, eşyalarını toplayıp arka taraftan çıkmana izin vereceğim.
I'LL CALL THE POLICE IF I HAVE TO.
Yoksa polise haber vereceğim. - Hayır.
I'll do what I should have done since the beginning. I'll call the police.
Şimdi baştan yapmam gerekeni yapıp, polisi arayacağım.
Leave, or I'll call the police!
Defol yoksa polis çağıracağım!
I'll call the police and get an ambulance.
Hemen polis ve ambülans çağırayım.
If you beg around here, I'll call the police.
Bir daha dilencilik edersen polis çağıracağım.
Quit stalling, Thorwald, or I'll hang up and call the police.
Lafı dolandırma Thorwald, yoksa telefonu kapatıp polisi ararım.
Give it back, or I'll call the police.
Onu bana ver. Yoksa polis çağırırım.
Go away, or I'll call the police.
Git yoksa polis çağıracağım.
Yes, I'll call the police.
Evet, polis çağıracağım.
I'll call the police!
Polisi arıyorum!
Now any more trouble, I'll call the police and have you put away.
Daha fazla rahatsızlık verirsen, polisi çağıracağım ve seni hapse attıracağım.
I'll call the police.
Polis çağırayım.
I'll call the police, Ace.
Ben polise haber vereyim, Ace.
Come down here fast or I'll call the police!
Hemen in aşağı yoksa polis çağırım!
I'll call the police.
Polisi arıyorum.
Leave me alone or I'll call the police.
Bırakın, valla polis çağırırım.
If you put your hands on me again, I swear I'll call the police and have you thrown out.
Bir daha dokunursan yemin ediyorum, polisi arar ve seni kapı dışı ettiririm.
I'll call the police!
Polisi arayacağım!
And then I'll call the police.
Ve sonra polisi arayacağım.
- You get out or I'll call the police!
Buradan defol yoksa polis çağırırım!
I'll call in the police. Once I know for sure. It'll be too late then.
Emin olduğum zaman polisi arayacağım.
If you don't get out of this house, I'll call the police, I will.
Eğer bu evden çıkmazsanız polisi ararım, bunu yaparım.
The job better be done, or I'll call the police!
İş bitmiş olsa iyi olur, yoksa... Polisi ararım!
- Your key, or I'll call the police.
- Vermezseniz polisi arayacağım.
If you get into that car, I'll call the police.
O arabaya binersen polise haber veririm.
You know what I was doing when you so cleverly had the police call me?
Akıllıca davranıp polislere beni arattığın sırada ne yapıyordum biliyor musun?
Ms. Blanche, I'll tell you right now, if that sister of yours has gone and given you sleeping pills to keep you quiet while she's out doin I don't know what I'm sure as hell gonna call the police on her.
Size hemen söyleyeyimki Bayan Blanche, eğer şu kardeşiniz... sizi susturmak için uyku hapları vererek dışarı çıktıysa... Kendisi dışarıda kimbilir ne yaparken... Yemin ederim polis çağıracak ve yaptıklarını anlatacağım.
If you won't give me that key I'll go right and call the police.
Bana o anahtarı vermezsen, Hemen gidip polis çağıracağım.
If you don't stop following me, I'll call the police.
Beni takip etmeye devam ederseniz, Polis çağıracağım.
I'll go and get your things and call the police.
Ben eşyalarını getireyim, sonra da polisi arayayım.
- Next time, I'll call the police myself.
Söyle ona, bir daha onu mekânımda görürsem polisi bizzat ben ararım.
I'll call the police.
Polisi arayacağım. Hayır!
- You go away, or I'll call the police.
- Hemen gidin yoksa polis çağırırım.
If you come again, I'll call the police, idiot!
Şerefsiz! Defol buradan, kahrolası!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]