I'll call you tomorrow traduction Turc
652 traduction parallèle
And tomorrow I'll call you at your office and tell you all about... the La Valles of Marseilles. - I, uh...
Yarın sabah ofisinizi arayıp Marsilyalı La Valle ailesiyle ilgili her şeyi anlatırım.
I'll call you tomorrow.
Yarın ararım seni.
I'll call you tomorrow.
Yarın telefon ederim.
I'll call you up tomorrow.
Ben seni yarın ararım.
What a head I'm going to have tomorrow. I shall call for you in the morning, and we'll walk round the square together.
Ya çok kötü sarhoş oldum başım sabah çok ağrıyacak yarın sabah seni ararım, birlikte meydanı bir güzel turlarız.
- Yeah, I'll call you up tomorrow.
- Tamam, yarın seni ararım.
- I'll call you sometime tomorrow. - All right.
- Yarın bir ara ararım.
- I'll call you tomorrow.
- Yarın seni ararım.
- I'll call you tomorrow night.
- Evet, canım. Yarın gece de ararım.
- I'll call you tomorrow.
- Seni yarın ararım.
I'll call you tomorrow.
Yarın ararım.
- Fine, I'll call you tomorrow.
- Peki, seni yarın ararım.
I'll call you at the Consulate in Istanbul tomorrow.
Yarın sizi İstanbul'daki Alman Konsolosluğu'ndan ararım.
- No. I'll call you tomorrow.
- Hayır, seni yarın ararım.
- No. I'll call you tomorrow.
- Hayır seni yarın ararım.
- I'll call you tomorrow.
- Yarın ararım seni.
I'll call you tomorrow at Variety, and we can make a date. Oh, it's, uh, well, tomorrow happens to be my day off.
Seni yarın Variety'den ararım ve randevulaşırız.
I'll call you up tomorrow.
Yarın seni ararım.
Look, would you give my apologies to Miss Lester and tell her that I'll call her tomorrow.
Bakın, Bay Lester'e özrümü iletir onu yarın arayacağımı söyler misiniz?
Well, I'll call you tomorrow.
Seni yarın ararım.
I'll call you tomorrow. If I can ever get through.
Yarın seni ararım, tabii senin hat boş olursa.
- Bye, I'll call you tomorrow. - No, I'll call you when I get back.
Görüşürüz, yarın ararım.
Well, I'll call you tomorrow evening.
Yarın akşam sizi ararım.
I'll call you tomorrow.
Yarın sizi ararım.
I'll call you tomorrow, Doris.
Seni yarın ararım. Doris.
I'll make a call right now, you can start work tomorrow morning.
Şimdi bir çağrı yapacağım. Yarın sabah işe başlayabilirsin.
If it still pains you tomorrow, I'll call and arrange an appointment.
Yarın da ağrımaya devam ederse doktoru arayıp bir randevu alırım.
- I'll call you tomorrow at the dispensary.
- Yarın seni dispanserden ararım.
I'll call you tomorrow.
Seni yarın ararım.
I'll call you tomorrow.
Sizi yarın ararım.
I told you, I'll call you tomorrow.
Sana dedim. Yarın ararım seni.
Don't think about it. I'll call you tomorrow, and will hand you the money.
Düşünmeyin artık.Sizi yarın arayıp parayı teslim edeceğim.
I'll call you tomorrow.
Yarın ararım seni. Hoşça kal.
I'll call you from court tomorrow, and we'll fight by phone.
Yarın ararım telefonda kavga ederiz, oldu mu?
You wanted to see Christine I'll call her tomorrow
Christine'i görmek istiyordun. Onu yarın arayacağım.
- I'll call you again tomorrow.
- Sizi yarın ararım.
Come and work for me, I'll call you tomorrow.
Gel bana çalış. Seni yarın ararım. Güle güle.
And if you call me tomorrow, I'll give you the name of another doctor.
Yarın beni ararsanız bir başka doktorun adını veririm.
I'll call you tomorrow morning.
Yarın sabah seni arayacağım.
I'll call you tomorrow about it, okay?
Henüz ben de bilmiyorum. Yarın seni arayıp söylerim.
I'll call you the day after tomorrow.
- Öbür gün seni ararım.
Have a nice trip home, and I'll call you tomorrow. Now, please, I don't want to smell you here when I get back.
Yarın ararım ve lütfen döndüğümde kokunu duymak istemiyorum.
No-no. I'll call you tomorrow.
- Hayır, yarın ararım.
I'll call you here tomorrow morning.
Yarın sabah burayı ararım.
He wants a hairstylist. Maybe I'll practice on you tonight and if you don't go bald, I'll give him a call tomorrow.
Belki bu akşam senin saçında deneme yaparım saçların dökülmezse yarın, adamı ararım.
So I'll call you before noon, day after tomorrow.
Ben de seni yarından sonra öğlene kadar ararım.
I'll give you a call tomorrow.
yarın sizi ararım, olur mu?
I'll call you tomorrow about the shop.
Yarın dükkan hakkında seni ararım.
I'll call you tomorrow.
Seni yarın arayacağım.
Thank you, Mr. Perrin, call me tomorrow and I'll see what I can do for you.
Teşekkürler, mösyö Perrin. Yarın beni arayın, sizin için birşeyler yaparım.
I'll call you tomorrow. - I'll be here.
- Seni yarın ararım.
i'll call you later 682
i'll call you right back 72
i'll call you back 819
i'll call you back later 62
i'll call you in the morning 38
i'll call you when i'm done 21
i'll call you soon 26
i'll call you when i get back 22
i'll call you tonight 29
i'll call you after 17
i'll call you right back 72
i'll call you back 819
i'll call you back later 62
i'll call you in the morning 38
i'll call you when i'm done 21
i'll call you soon 26
i'll call you when i get back 22
i'll call you tonight 29
i'll call you after 17