English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I'll get over it

I'll get over it traduction Turc

423 traduction parallèle
I'll get it dropped over tomorrow.
Yarın ben hallederim.
Look, I'll just put it over here, and get it out of the way.
Öbür tarafta tutayım ki bir daha sorun çıkmasın.
If you wait, I'll take it over, and you won't get a cent.
Beklerseniz el koyarim, tek sent alamazsiniz.
I'll never get over it.
Hiç bir zaman unutamayacağım.
I'll get over it.
Üstesinden gelirim.
- Yes. I'll never get over it as long as I live.
Yaşadığım sürece atlatamayacağım.
I asked for it, and I'll get over it.
Benim yüzümden oldu, unuturum bunu.
Good. If anybody on the field or off the field tries to engage you in conversation as to why you're here, no matter how innocently, I want you to get his name and give it to me and I'll turn it over to the FBI.
Birisi sizinle üste veya üs dışında niye burada olduğunuz hakkında konuşmaya çalışırsa ne kadar masum görünürse görünsün hiçbir önemi yok derhal adını bana vereceksiniz ve ben de derhal FBI'a havale edeceğim.
I'll be back before long... and he'll get over it when the railroad comes through.
Geri dönmem uzun sürmez demiryolu geldiğinde tüm olanları unutacaktır.
I think she'll get over it, and I think we owe it to Mr. Nugent- -
Bence bunu aşacaktır, ve bence bunu da Bay Nugent'a borçluyuz.
- I'll never get over it.
- Bunu asla atlatamayacağım.
I never saw anyone who was suffering so. He'll get over it.
- Böylesine acı çeken birini hiç görmemiştim.
I rode over 200 miles to say my say and it'll get said my way.
Söylemek istediğim şu ki bana sorarsanız 200 mil yol gittim ve benim dediğime geldiniz.
Don't worry about me, George, I'll get over it, but I need time.
Benim için endişelenme George. Üstesinden geleceğim ama bana zaman lazım.
I'll get over it, don't worry.
Bunu atlatacağım, merak etme.
- I'll get over it.
- Bunları aşarım ben.
- I'll get over it.
- Üstesinden gelirim.
- You'll get over it, I'm thinkin'.
- Bunu unutsan iyi olur.
It'll take some time, but I'll get over it.
Biraz zaman alır, ama üstesinden gelirim.
I feel better knowing I'll get it over with.
Bu işin biteceğini bilmek beni rahatlatıyor.
- I'll get over it.
Üstesinden gelirim.
- I'll get over it.
- Üstesinden gelirim. - Neden?
Let's get the war over first... and then I'll think about it.
Önce şu savaş bitsin, sonra bir şeyler düşünürüz.
I still love him, but I'll get over it.
- Ne? Onu hâlâ seviyorum ama bunu atlatacağım.
I'll get over it.
Atlatacağım.
When it's done, drive over in your big car,... pull up in front of me, and I'll get in next to you.
İşin bittiğinde arabayla oraya gel. Yolun karşında dur, yanına oturacağım.
- When I get there, it'll be over.
- Ben oraya vardığımda her şey bitmiş olacak.
Well, about what I expected, but they'll get over it.
Beklediğim gibi karşıladılar ama alışırlar.
I'll never get over it.
Asla üstesinden gelemeyeceğim.
I think she'll never get over it.
Sanırım asla üstesinden gelemeyecek.
Father was worried about it lt'll be better if a big company takes over and I get a job there
Babam endişeleniyordu. Büyük bir şirket devralırsa daha iyi olacak ve orada bir iş de bulurum.
And tell her when you get settled, to please come over. Though i expect she'll want to keep you to herself. I know if it were jud... if it were jud come home to me, i'd hold him close, so close, i'd not let him leave again.
Ama eğer bu mağara resimleri gerçekse belki 12 bin senelik olabilirler.
Did you get my yarn I needed? Yeah, I'll bring it over in a few minutes.
Polisleri bile buraya gelip bize ne yapacağımızı söyleyemez.
You get it all set up, and then I'll take over.
Sen tezgahı kur, gerisini ben hallederim.
Oh, I'll get over it.
Üstesinden gelirim.
It'll take me a few days to get over it, I can tell you.
Düzelmesi için birkaç gün beklemem gerek, değil mi?
Let's get summer over with, and I'll think about it in winter.
Hele iş mevsimi geçsin, kışa belki bir şey düşünürüz.
I'll get it done tonight and bring it over to you.
Bu gece yapacak ve sana getireceğim.
He'll get over it soon enough, I think.
Yakında geçer, sanırım.
I'll go over it with Frank and get on to Mission Control.
Frank'le ikimiz bakar Görev Kontrol'a bildiririz.
If I live to be 100, I'll never get over it.
100 yaşına kadar yaşasam da, bunu asla unutmayacağım.
I think about it a lot... on every job... about how, when it's over... I'll come home and the three of us will get to know one another.
Bunu çok düşünüyorum her işe çıkışımda iş biter bitmez eve döneceğimi ve birbirimizi daha iyi tanıyacağımızı kuruyorum kafamda.
By the time I get it written up, it'll all be over with.
- Teklif onaylanana kadar her şey sona erecek.
I'll drag him by the neck to my mother's! So we get it over with! So there.
Ama ilk önce annemi boynundan tutmaya gidiyorum.
I'll clean up or the dogs will get it all over.
Temizleyeyim, yoksa köpekler dağıtacak.
Don't worry, Braddock, you'll get over it just like I did.
Merak etme, Braddock. Sen de alışırsın, tıpkı benim gibi.
There's more. "My grandpa is in a terrible state because you don't like the lady. " but he'll get over it, I'm sure. "
Bekle dahası var dedem çok kızgın hanımı sevmiyor ama geçer sanırım
I'll give him the tape and the film and get it over with.
Onunla buluşacağım, kaseti ve filmi vereceğim ve her şey bitecek.
He'll get over it, I promise.
Unutacak bunu, söz veriyorum.
But I'll get over it, I'm a warrior.
Ama üstesinden gelirim, ben bir savaşçıyım.
Before it's over we'll get a place in the country, - I'll raise vegetables, chickens. - You'll do it.
Geç olmadan şehir dışında bir yer alır, sebze ve tavuk yetiştiririz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]