I'll tell you what i'm gonna do traduction Turc
152 traduction parallèle
I'll tell you what I'm gonna do for you, Eddie.
Senin için ne yapacağımı söyleyeyim Eddie.
But I'll tell you what I'm gonna do first.
Ama önce ne yapacağım söyleyeyim.
Pal, if I tell you, you'll ask me why I'm going there and what am I going to do there, and am I gonna have fun.
Söyleyecek olsam, neden oraya gittiğimi soracaksın. Orada ne işim olduğunu, eğlenip eğlenmeyeceğimi...
Now I'll tell you what I'm gonna do.
Şimdi ne yapacağımı söyleyeyim.
Yeah! So I'll tell you what I'm gonna do.
Ne yapacağımı söyleyeceğim.
I'll tell you what I'm gonna do.
Ne yapacağımı söyleyeceğim.
I'll tell you what we're gonna do.
Ne yapacağımızı söyleyeyim.
Well, I'll save you the trouble and tell you what we was gonna do.
Ee, seni zahmetten kurtarıp ne yapacağımızı söyleyeyim.
Oh, my God, I'll tell you what I'm gonna do. CHUCO :
Ne yaptığımı biliyor musun?
Well, I'll tell you what we gonna do.
Peki, sana ne yapacağımızı söyleyeceğim.
I'll tell you what we're gonna do. We're gonna go home. We're gonna paint the scratches on this tank.
Ne yapacağımızı söyleyeyim : Eve gideceğiz, bu tanka tırmık izleri çizeceğiz, çavuşu yatağa koyacağız ve bu akşam olanları unutacağız.
Well, I'll tell you what I'm gonna do...
Ben ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you what we're gonna do.
Şimdi size ne yapacağımızı söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna do.
Ne yapacağımı sana söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna try to do.
Size ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna do, Burnett.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim, Burnett.
- I'll tell you what we're gonna do.
- Sana ne yapacağımızı söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna do.
Ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you guys what I'm gonna do at the meeting.
Toplantıda size neler yapacağımı anlatacağım.
I'll tell you what I'm gonna do, Cyril. I'm gonna give you a piece of professional advice.
Sana biraz profesyonel tavsiyede bulunacağım, Cyril.
Mm. I'll tell you what I'm gonna do. I'll shoot you second.
Ne yapacağım biliyor musun, seni ikinci olarak öldüreceğim.
But I'll tell you what I'm going to do, hear me, I'm gonna go over there and give them Koreans more of my money.
Bakın, ben gidip o Korelilere biraz daha para kazandıracağım.
Jay, I'll tell you what I'm gonna do.
Jay, sana ne yapacağımı söyleyeyim.
Well... I'll tell you what we're gonna do.
Sana ne yapacağımızı söyleyeyim.
- I'll tell you what I'm gonna do.
- Ne yapacağımı söyleyeceğim.
I'll tell you what we're gonna do.
Sana ne yapacağımızı söyleyeyim.
I like this so much, I'll tell you what I'm gonna do.
O kadar sevdim ki, size ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna do about it.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim.
I said, I'll tell you what I'm gonna do about it, Bud!
sana ne yapacağımı söyleyeyim dedim, Bud!
I'll tell you what I'm gonna do
Ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll Tell You What I'm Gonna Do.
Sana ne yapacağımı anlatacağım.
You'll do what I tell you to do or I'm just gonna fuck you up.
Sana söylediklerimi yapacaksın yoksa seni sikerim.
I'll tell you what I'm not gonna do.
Sana ne yapmayacağımı söyleyeceğim.
I'll tell you what I'm gonna do. Listen.
Sana ne yapacağımı anlatacağım.
I'll tell you what I'm gonna do.
Ne yaptığımı söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna do. I'll- - I'll split the money with you!
Sana ne yapacağımı söyleyeyim, parayı seninle bölüşeceğim.
I'll tell you what I'm gonna do.
Yapacağım şeyi sana söyleyeceğim.
Okay I'll tell you what I'm gonna do.
Tamam Size ne yapacağımı söyleyeyim.
- I'll tell you what I'm gonna do about it,
- Ne yapacağımı söyleyeyim mi?
I'll tell you what I'm gonna do.
Size ne yapacağımı söyleyim :
I'll tell you what we're gonna do.
O zaman sana ne yapacağımızı anlatayım.
I'll tell you what I'm gonna do!
Ne yapacağımı söyleyeyim,
I'll tell you what I'm gonna do.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna do.
Sana ne yapacağımı söyliyeyim.
Well, I'll tell you what, there, Dan I'm gonna go ahead and worry about how we do things around here.
Sana bir şey söyleyeyim Dan, ben burada olanlar konusunda endişeleneceğim.
I'll tell you what we're gonna do.
- Ne yapabilirsin ki? Ne yapacağımızı söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna do, Barry.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim Barry.
I'll tell you what I'm gonna do, I'm gonna run a test on that gun.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim. Bu silahı test ettireceğim.
I'll tell you what we're not gonna do.
Ne yapmayacağımızı söyleyeyim.
Now, I'll tell you what I'm gonna do.
Şimdi, ne yapacağımı söyleyeyim.
But I'll tell you what we are gonna do.
Ama sana ne yapacağımızı söyleyeyim :