English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I'm begging you

I'm begging you traduction Turc

2,027 traduction parallèle
Please, Doctor, I'm begging you.
Lütfen Doktor. Yalvarırım.
I'm begging you.
Sana yalvarıyorum.
I'm begging you...
Yalvarırım.
- I'm begging you...
- Sana yalvarıyorum...
I'm begging you.
Yalvarırım.
Did she tell you I found a letter my father wrote, begging her to let me come live with him?
Babamın bir mektup yazıp, onunla yaşamama izin vermesi için yalvardığını da anlattı mı?
I'm begging you, leave her alone.
Yalvarıyorum onu rahat bırak.
I'm begging you! Please don't do anything to hurt Mary!
Lütfen Mary'yi incitecek bir şey yapmayın.
I'm begging you to please just say "ducks."
"Ördekçik" deme bir daha lütfen.
A minute ago, you were hanging on my leg, begging me not to leave you at preschool, and now I realize, I shouldn't have.
Bir dakika önce bacağını tutuyordun anaokulunda bıraktığım gibi yalvarıyordun. Ve fark ettim ki, yapmamalıymışım.
He's gonna say that he doesn't want to be a bother, and I'm gonna say, "you won't be," and he'll say, "oh, I don't know," and I'm gonna wind up begging him to please, please, please come to Thanksgiving.
"Rahatsız etmek istemiyorum" diyecek ve ben de "olmazsın" diyeceğim ve o "bilemiyorum" diyecek ve ellerimi açıp : "Şükran Gününe gel" diye yalvaracağım.
I ain't begged you before. I ain't gonna start begging now.
Sana daha önce de yalvarmadım şimdi de yalvarmayacağım.
Begging you ever! I'll never beg you!
Sana yalvarmayacağım, asla yalvarmayacağım!
I'm begging you, let him go.
Sana yalvarıyorum, onu serbest bırak.
Okay, please don't make me shoot you. This is my first day. I'm begging you, please!
Lütfen, kendini bana vurdurtma bu daha ilk günüm, Yalvarırım, lütfen!
Clem, I am begging you, come back.
Clem, yalvarırım geri dön artık.
I'm begging you, for the sake of our family.
Ailemizin hatırı için sana yalvarıyorum.
Please, I'm begging you...
Lütfen, sana yalvarıyorum.
- I'm begging you here.
Sana yalvarıyorum.
Please, I'm begging you.
Lütfen sana yalvarıyorum.
- I'm begging you.
- Yalvarıyorum.
I'm begging you...
Sana yalvarıyorum...
- I'm begging you please.
Abi elini ayağını öpeyim...
Come on, dude, I'm begging you.
Hadi, adamım, yalvarırım.
Please, I'm begging you.
Size yalvarıyorum.
Bite me. I'm begging you.
Yalvarırım, ısır beni.
- Please. I'm... I'm begging you.
Size yalvarıyorum.
Please, I'm begging you, Garcia.
Lütfen, sana yalvarıyorum Garcia.
I'm begging you, please.
Size yalvarıyorum, lütfen.
Okay under normal circumstances I would never say this but you're faster, stronger and braver than I am so I am begging you go get my laptop.
Normal şartlar altında bunu asla söylemezdim... ama benden daha hızlı, cesur ve güçlüsün. Bu yüzden sana yalvarıyorum bilgisayarımı geri getir.
I'm begging you.
Yalvarıyorum.
Please, I'm begging you.
Lütfen, sana yalvarıyorum.
No, no, Christ, please, please don't do that, I'm begging you.
Hayır, hayır, lütfen, Allah aşkına, bunu yapma. Sana yalvarıyorum.
I'm begging you. " June 2nd, 2010... this is after two more deaths.
Lütfen sana yalvarıyorum " Haziran 2nd, 2010... bunlar iki ölümden sonra.
I kneel before you as a man, begging a much better man to please let me stay here and join you on this Hispanic adventure.
İnsan gibi diz çöküyorum sana, yalvarıyorum izin ver burada seninle kalıp Latin maceranda yanında olayım.
I am begging you.
Yalvarırım sana.
Please, I'm begging you.
Yalvarıyorum.
I can't do that. - I'm begging you.
- Hayır, yapamam.
Please, I'm begging you!
Lütfen, yalvarıyorum!
I'm begging you.
- Yalvarırım ye.
I'm begging you.
Lütfen, sana yalvarıyorum.
Don't laugh, I'm begging you.
Gülme bak yalvarıyorum.
Gomez, it was a fair offer, and I'm begging you to keep it on the table.
Gomez çok iyi bir anlaşma, yalvarırım iptal etme.
Please, I'm begging you. Brush your teeth.
Lütfen, sana yalvarıyorum dişlerini fırçala.
If you're gonna take a poke, I'm begging you, not the face.
Eğer yumruk atacaksan ne olur suratıma vurma.
I'm sure you'll be back begging me for a job.
İş için geri dönüp yalvaracağından adım gibi eminim.
"I'm begging you please know it"
"Sana yalvarıyorum lütfen bil"
I'm begging you
Sana yalvarıyorum.
Keep this secret till Min-ji has her surgery. I'm begging you.
Min-ji ameliyat olana kadar bu sırrı sakla.
Please, I'm begging You. Please, please save my Seung Jo.
Sana yalvarıyorum lütfen, lütfen Seung Jo'mu kurtar.
So, please, I'm begging you!
Bir kerecik dedim! Yalvarırım, lütfen!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]