English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I'm looking for my wife

I'm looking for my wife traduction Turc

80 traduction parallèle
I'm looking for my wife, she's here in this house.
Karımı arıyorum, kendisi bu evde.
I'm looking for my wife.
Karımı arıyorum.
Here I am, looking all over the world for my wife, going insane with despair.
Buraya gelmişim, karımı aramadığım delik kalmamış, umutsuzluktan kafayı yemişim.
I'm looking for my wife, a small, blonde woman.
Eşimi arıyordum, kısa, sarışın bir bayan.
I'm looking for my wife.
Eşimi arıyorum.
- I'm looking for my wife's navel.
Karımın göbek düğmesini arıyorum.
Actually I'm an insurance agent and I'm looking for my wife.
Aslında ben sigortacıyım ve karımı arıyorum.
- I'm looking for my wife.
Ne oldu? - Karımı arıyorum.
I'm looking for my wife.
Karımı arıyordum.
- I'm looking for my wife.
- Kız arkadaşımı arıyorum.
I'm looking for my wife.
Kız arkadaşımı arıyorum.
Anyway, I'm looking for a bra for my wife, who is a woman... sort of.
Her neyse karıma sutyen alacağım Kendısı bir kadın olur. Sayılır.
I was just looking at something for my wife.
Sadece karım için bir şeyler arıyordum.
I'm looking for my wife.
Karıma bakıyorum.
I'm looking for my wife.
Karımı arıyordum...
I'M LOOKING FOR MY WIFE, NURSE BURBANK.
Ben karımı arıyordum. Hemşire BURBANK.
I'm looking for a gift for my wife.
Karıma bir hediye bakıyorum.
'I came to the United States, looking for a job,'writing application letters my wife would type.
Birleşik Devletler'e iş aramak için geldiğimde başvuru mektupları yazıyordum ve karım bunları daktilo ediyordu.
My wife tells her friend I'm looking for somebody to go to the movies with... so I'm going to the movies with my wife's friend, who I find really annoying.
Karım arkadaşına sinemaya birlikte gidebileceğim birisini aradığımı söyledi... bu yüzden karımın arkadaşıyla sinemaya gidiyorum, ki kendisi bence sinir bozucu.
- I was looking for my wife's purse.
- Karımın cüzdanını arıyordum.
Tonight I went looking for my wife.
Bugün karımı aramaya gittim ve onu barda buldum.
Well, I was looking for something for my wife.
Karım için bir şeyler bakınıyordum.
I live up the street and I'm looking for my wife, Sylvia.
Ben Vaughn. Bu mahalledenim.
I'm looking for my wife.
Ben karımı arıyorum.
I'm looking for my wife.
- Karımı arıyorum.
I am looking for my wife, Rose Stakkisch. She is a... pretty blonde in a indianenjas.
Karımı arıyorum, Rose Stackish, sarışın ve bir uzun ceketi vardı.
I'm fine. My wife has me fixing the gate, and I'm looking for some specific hinges.
Gayet iyiyim, fakat karım kapıyı onarmamı istiyor, bir nevi özel menteşelerden arıyorum.
I'm looking for my wife and kid
Karımı ve çocuğumu arıyorum.
My wife and I are looking for the ideal place for our honeymoon.
Karım ve ben balayımızı geçirecek uygun bir yer arıyoruz.
My wife and I are looking for a soft bed if you got one.
Karım ve benim için yumuşak yatağı olan bir oda arıyordum.
Uh, I'm looking for my wife, Ms.Aldrin.
Eşim, Bayan Aldrin'i arıyordum da.
You know, years ago, when I imagined my life... somehow standing in the backyard... hosing down your crap, looking for my wife's swallowed, recycled... ass-kissing gift never jumped to mind.
Biliyorsun, yıllar önce, hayatımı hayal ederken bir şekilde arka bahçede durup senin pisliğine su tutarak, karımın yutup, geri çıkardığın yalaka hediyesini aradığımı aklımın ucundan bile geçirmezdim.
- I told you already, I'm looking for my wife.
Teşekkürler. Sana zaten söyledim! Karımı arıyorum!
I don't give a rat's ass what my wife is looking for.
Karım ne peşindeyse, sikimde bile değil.
Screw you, Sperling, I'm looking for my wife.
Canın cehenneme Sperling, ben eşimi arıyorum.
" I'm looking for my wife!
Karımı arıyorum!
Uh, yeah, hey, listen, I'm looking for, uh, for my wife. I believe she may be a patient there.
Ben, eşimi arıyorum da sizin hastanız olabilir
Lost a little sizzle. I'm looking for my wife, Morgan.
- Karımı arıyorum Morgan.
I'm looking for my wife.
Karımı arıyorum. Karımı arıyorum.
I'm looking for Catherine, my wife.
Adı Catherine, karımı arıyorum ben.
Oh, I'm looking for my wife.
- Eşimi arıyordum da.
- I'm looking for my wife?
- Karıma bakmıştım?
My wife, Beth Kingston, was a patient, and I'm looking for a copy of the receipt.
Eşim Beth Kingston, sizin bir hastanızdı. Alındı makbuzunun bir kopyasını arıyorum.
Please, I'm looking for my wife.
Lütfen,.. Karımı arıyorum.
You know, my wife and I were looking for an escape from our everyday chaos, and then our friend Colin Davis recommended we come and check out your church here.
Ben ve eşim her gün yaşadığımız karmaşadan kurtulmak istiyoruz ve bir arkadaşımız, Colin Davis bize buraya bir uğramamızı söylemişti.
Well, uh, I'm looking for my wife.
Karımı arıyorum.
I'm looking for my wife, Paige Collins.
Karıma bakmıştım ama. İsmi Paige Collins.
You know. So I can keep looking for my wife and my oldest son.
Karımı ve büyük oğlumu aramaya devam edebilmek için.
No. I've been a wife and a mom my entire adult life and I'm looking forward to getting to a common place and having some time for myself before I add somebody else to that equation.
Hayır, yetişkin hayatım boyunca bir anne ve bir eş oldum ve sıradan bir yere gidip bu denkleme birisini dahil etmeden kendime zaman ayırmayı dört gözle bekliyorum.
I've spent far too much time looking for my wife.
Karımı aramaya başlayalı çok uzun zaman oldu...
I'm looking for my wife and my unborn son.
Karımı ve doğmamış çocuğumu arıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]