I'm sure it's fine traduction Turc
196 traduction parallèle
I'm sure it's fine.
Eminim öyledir.
No, no... it's nothing serious... I'm sure she'll be fine.
Hayır, ciddi bir şey değil.
No, I'm sure it works fine.
Tabii çalışıyor.
I'm sure it's fine.
İyi durumda olduğundan eminim.
I don't remember it having batteries, but I'm sure that it's fine.
Pili olduğunu hatırlamıyorum, ama eminim bu normaldir.
- I'm sure it's fine.
- Eminim iyi olmuştur.
Okay. I think it's probably fine, but just to be sure I'll have someone take an x-ray.
Sanırım bir sorun yok, ama emin olmak için röntgen çekilecek.
I'm sure it's fine.
Eminim iyidir.
I'm sure it's fine.
Her şey yolunda.
- I'm sure it's fine.
- Misafir mi var, Tom?
- I'm sure it's fine.
- Eminim iyidir.
- I'm sure it's fine.
- Bence de güzeldir.
I'm sure it's just a fine.
İyi olduğuna eminim.
- No, I'm sure it's fine.
- Hayır, eminim sorun olmaz.
I'm sure it's fine, Claudia.
Eminim ki o iyidir, Claudia.
That shows that you love him, and I'm sure he appreciates it. Everything's fine.
Demek ki onu seviyorsunuz ve eminim o da bunu çok takdir ediyor.
I'm sure it's fine, since today's special is glazed short ribs.
Eminim iyidir, günün yemeği pirzola.
Well, it's not the kill shot that concerns me. I'm sure you guys got that one down fine.
Beni endişelendiren ölüm iğnesi değil, sizin onu iyi halletiğinizden eminim.
I'm sure it's fine.
Eminim çok güzeldir.
I'm sure it's fine.
Eminim, sorun yoktur.
Thanks, dad. i'm sure it's fine.
Teşekkürler baba. Eminim bir şey yoktur.
I'm sure she's fine. If anybody can deal with this. it's Karen.
Eminim iyidir, eğer biri bununla başa çıkabiliyorsa, Karen'dır.
I'M GONNA MAKE SURE THAT IT'S THEIR FIRST STOP IN THE MORNING, ACTUALLY. FINE.
Aslında sabah ilk buraya geldiklerinden emin olacağım peki.
I'm sure it's fine, they're just...
Eminim iyilerdir, Sadece...
Less invasive. I'm sure your sperm is fine. No, it's better than fine, it's fantastic.
Sperminin iyi olduğundan eminim, hayır, iyiden de öte muhteşemdir.
I'm not sure how many are left, but if it's for Emily, fine.
Kaç tane kaldığını bilmiyorum, ama Emily için ise, sorun yok.
I'm sure it's fine for someone who can sleep through anything.
Hiçbirşeye aldırmadan uyuyan birisi için, önemli birşey olmasa gerek.
You know, whatever it is... I'm sure it's gonna be fine.
Mesele her ne ise düzeleceğine eminim.
I'm fine, but someone make sure it's gone when I get out?
İyiyim ama çıktığımda o sandviç orada olmazsa iyi olur.
I'm sure it's fine to leave it here.
Buraya park etsek birşey olmaz.
I'm sure it's a great brand. A fine brand.
harika bir yemek olacağına eminim.
I'm sure it's gonna be just fine.
Eminim her şey yoluna girecektir.
And if that doesn't sound like something that you can or want to do, then fine. I'm sure you'll find another girl who doesn't mind sitting around cleaning her keyboard on a Friday night hoping you'll call, but it's not going to be me.
Bu senin istediğin gibi bir şey değilse cuma gecesi evde oturup klavyesini temizlemekten ve sen arasın diye beklemekten gocunmayan bir kız bul kendine.
No, I'm sure it's fine in there.
Hayır, eminim sorun yoktur.
I'm sure it's fine...
Eminim sorun yoktur...
I'm sure it's fine.
Eminim yolundadır.
Fine, from what I'm hearing, it's not going to be a sure thing.
- Peki, ama duyduğum kadarıyla, bu kesin değil.
- No, I'm sure it's fine.
- Hayır, sorun olmadığından eminim.
I'm sure she's playing it fine.
Bence rolünü gayet iyi oynuyor.
Well, I'm sure it's gonna work out just fine.
Her şeyin yolunda gideceğine eminim.
Oh, it's very fine, I'm sure.
Çok hoştur, eminim.
Anne... I'm sure it's gonna be fine.
Anne kötü bir şey olmayacağına eminim.
I'm sure it's fine.
Herhalde tamamdır.
Well, I'm sure whatever you got, it's-it's fine.
Eminim ki ne aldıysan al çok çok iyidir.
oh, i'm sure it's fine.
ooo eminim, iyisindir.
I'm sure it's fine.
- Yeter herhâlde.
- I'm sure they're fine. It's the reason you're here, McKay.
- Buraya gelme sebebin bu, McKay.
And I'm sure that mommy's going to be fine with it.
Eminim annen bir şey demeyecektir.
Fine. You want to argue that Imelda Vizcaina vanished into thin air, be my guest. I'm just not sure that the jury's gonna buy it.
Imelda Vizcaina'nın havaya uçup yok olduğuna inanmak istiyorsanız size engel olmayayım.
I, m sure it, s gonna be fine.
Bir sorun çıkmayacağına eminim.
- We've got some ice on it and I'm sure in a hour or so she'll be fine to return to class.
Eminim bir saat içinde yani sınıfa döndüğünde iyi olacak.
i'm sure 2891
i'm sure you are 126
i'm sure you will 140
i'm sure you're right 87
i'm sure of it 474
i'm sure you do 212
i'm sure that 41
i'm sure i will 55
i'm sure you can 67
i'm sure you didn't 34
i'm sure you are 126
i'm sure you will 140
i'm sure you're right 87
i'm sure of it 474
i'm sure you do 212
i'm sure that 41
i'm sure i will 55
i'm sure you can 67
i'm sure you didn't 34