I'm the police traduction Turc
6,675 traduction parallèle
I... I believe the police returned your husband's effects.
Polisler sanırım eşinizin kişisel eşyalarını getirmiş.
Kate, look, I-I'm gonna call the police.
Kate, ben polisi arıyacam.
I'm sure the police are dealing with it.
- Polis hallediyordur eminim ki.
And I'm taking you to the real police, and they're gonna lock you up for the rest of your life.
Ve seni gerçek polise götürecegim...
I'm not the police, Sasha.
Ben polis değilim, Sasha.
I made an anonymous phone call to the police.
Polisi isimsiz olarak aradım.
I'm calling the police.
Polisi arıyorum.
A lot of hairy being thrown by the police and I'm glad
Uzun saçlı aylaklar sorun çıkarıyordu ve polislerin onları def etmesinden çok memnunum. Burada olmaya hiçbir hakları yok.
The police were always looking for you, trying to kick you out of the park and so we became outlaws I had my part, I have been arrested, all of that...
Ben de çatışmaya karıştım ve tutuklandım.
'" I told the police. They couldn't make a connection.
Polise anlattım bağlantı kuramadılar.
Point is, I should have pushed the police harder to look into these two Mexicans and I didn't.
Demek istediğim, polislere o iki meksikalı'yı araştırmaları için, baskı yapmalıydım ama yapmadım.
I'm looking into the possibility of a mistrial or better yet, if the police find anything suspicious, I'll argue for the charges to be dropped altogether.
Ben yanlış muhakeme veya daha iyisi için bir fırsat bakıyorum eğer polis herhangi şüpheli bir şey bulursa tüm suçlamaların düşürülmesi hakkında tartışacağım.
I meet our grandma for the very first time, and she asks me "Where's your sweet brother?" and I have to say "I'm sorry, Grandma, he had some really important police paperwork to file" and she
Bana "o şirin kardeşin nerede" diye soracak, ben de ona "kusura bakma büyükanne uğraşması gereken çok önemli adli evraklar varmış" diyeceğim.
I'm the chief of police.
Ben Polis Şefiyim.
I left him with hotel security, they're calling the police.
Otel güvenliğine bıraktım, polisi arayacaklar.
I'll call the police.
Polisi arayacağım.
Because you know I'd never let you Air my dirty laundry to the police?
Çünkü kirli çamaşırlarımı polise vermene asla izin vermeyeceğimi biliyorsun.
Or I swear to god, I'll tell the police everything.
Aksi halde tanrı şahidim olsun ki herşeyi polise anlatırım.
- Come out, or I'm calling the police.
- Dışarı çık yoksa polisi arıyorum.
Sorry to have to involve you all in this, but you're gonna be asked a lot of questions, especially since you worked on Rebecca's case, and I need you all to be as honest with the police as possible.
Hepinizi buna bulaştırdığım için özür dilerim ama size çok fazla soru sorulacak özellikle de Rebecca'nın davasında çalışmaya başladığınızdan beri ve sizin polise karşı olabildiğince dürüst olmanıza ihtiyacım var.
Oh, go but... If you're not back by teatime, I'll call the police.
Tamam, gidebilirsin ama eğer çay saatinde burada olmazsan polisi ararım.
I'd call the police, but I don't have to
Polisi arardım, ama yapmayacağım..
Well, you know I'm municipal police, so Malibu's really not in the budget.
Belediye polisi olsam da Malibu benim bütçemde değil.
Grant! Do you know what? I'm calling the police and telling them you touched my bollocks!
- Biliyor musun, polisi arayıp onlara testislerime dokunduğunu söyleyeceğim!
I'm with the Republic City police, and I need to commandeer this airship to help the Avatar.
Ben Cumhuriyet Şehri Polislerindenim. Ve Avatar'a yardım edebilmek için bu hava gemisine el koymam gerekiyor.
I-I called the police after this one. Paul :
Bu mesajdan sonra polisi aradım.
I'm telling you I can't do anything till the police take a look.
Polisler bakmadan bir şey yapamam dedim.
I ran the serials from the cash his girlfriend brought in, And it wasn't reported stolen Or mentioned in any police report.
Kız arkadaşının getirdiği nakitlerin seri numaralarını araştırdım,... çalıntı olarak bildirilmemiş ve hiçbir polis belgesinde bahsedilmemiş.
I was watching letterman, and I called the police.
O sırada Letterman'ı izliyordum ve sonra polisi aradım.
Yeah, I have to file a police report in the morning.
Evet polis raporu doldurmak zorunda kaldım bugün.
I'd have to turn that over to the police.
Polise vermek zorunda kalırdım.
I'm going to wait with you until the police come.
Polis gelene kadar seninle birlikte bekleyeceğim.
Am I talking to Jack Porter my friend or Jack Porter of the Suffolk County Police Department?
Arkadaşım Jack Porter'la mı konuşuyorum... -... yoksa Memur Jack Porter ile mi?
I'm going to call the police.
Polisi arayacağım.
All right, I already called it in to the Oregon State Police.
Oregon eyalet polisini aradım bile.
- I think if Ed is missing, then someone should probably call the police.
- Ed kayıp olduğu için birisinin polise araması lazım.
I'm gonna call the police.
Polisi arayacağım.
I'm not the police, so it's fine, man.
Ben polis değilim o yüzden sorun yok, adamım.
I'll do my best, but I'd advise you to call the police.
Elimden geleni yaparım, fakat size tavsiyem polisi aramanız.
The police..... I think they've missed something.
Polisler sanırım bir şeyi gözden kaçırdılar.
I say we tag out. Let's call the police.
- Bu olayı polise şutlayalım.
~ I'm calling the police.
- Tanıyor musun?
Go to the police if you want, but I'm meeting Garrett.
Sen istersen polise git ama ben Garrett'la görüşeceğim.
I'm the English police liaison officer for your case.
Bu dosyada İngiliz polisi irtibat memuruyum.
Many years ago, I reported my own daughter to the police.
Yıllar önce öz kızımı polise bildirdim.
I'm going to get hold of the old police files.
Eski polis dosyalarını alacağım.
I'm at the fucking police station being interrogated.
Ben şu an polis merkezinde sorgu altındayım.
- I should call the police?
- Polisi mi arayayım? - Hayır.
But if he refuses to do so, I'll be forced to report him to the police.
Ama öyle yapmayı reddederse onu polise bildirmeye mecbur bırakılacağım.
Oh, well, as much as I admire the police for their wonderful sense of irony, I'm afraid they've got this one wrong.
Polislerin inanılmaz ironi anlayışına hayranlık duyarım ama korkarım bu sefer yanılıyorlar.
I'm the police, it's okay!
Ben polisim sorun yok!
i'm the devil 24
i'm the boss 113
i'm there 209
i'm the king of the world 16
i'm the queen 23
i'm the lucky one 30
i'm the best man 19
i'm the one who's sorry 33
i'm the only one 38
i'm there for you 31
i'm the boss 113
i'm there 209
i'm the king of the world 16
i'm the queen 23
i'm the lucky one 30
i'm the best man 19
i'm the one who's sorry 33
i'm the only one 38
i'm there for you 31