English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I'm tired of running

I'm tired of running traduction Turc

117 traduction parallèle
I'm tired of running around in circles.
Bu kısır döngüden bıktım artık.
I'm tired of running.
Kaçıp durmaktan bıktım.
Because I was sick and tired of running after you all the time.
Çünkü sürekli senin peşinden koşmaktan bıkmış usanmıştım.
" Hey, Ma, I'm tired of running around.
" Hey, anne! Etrafta sürtmekten bıktım.
Or maybe I should have run away from him too, but I was so tired of running.
Belki de ondan da kaçmalıydım, ama kaçmaktan yorulmuştum.
I'm tired of running!
Kaçmaktan yoruldum!
I'm sick and tired of running Miss Priss all around... buying her grilled lobster and dropping her off at midnight sharp.
Prensesi sağda solda gezdirip ıstakoz ızgara ısmarlayıp, gece yarısı bırakmaktan bıktım artık.
I'm tired of running, Karen,
Kaçmaktan yoruldum, Karen.
But I'm getting old, my hair is turning grey, and I'm tired of running.
Ama ben yaşlanıyorum, saçlarım ağarıyor ve artık koşturmaktan yoruldum.
I'm tired of running.
Kaçmaktan yoruldum.
I'm tired of running up and down mountains, getting nowhere.
Hiçbir yere vardığım yok.
I'm so tired of you running off at your mouth, it's getting me down, honey.
Senin bu saçmalıklarından bıktım, sevgilim!
For heaven's sake, I'm sick and tired of running away from those dreadful people.
Tanrı aşkına, hastayım ve bu korkunç insanlardan kaçmaktan yoruldum.
I'm here because I'm tired of running, tired of hiding, tired of living half a life.
Buradayım çünkü kaçmaktan yoruldum saklanmaktan yoruldum yarım yamalak bir hayat yaşamaktan yoruldum.
I'm tired of running, fighting.
Kaçmaktan, dövüşmekten yoruldum.
- I'm tired of running away.
- Evden kaçmaktan yoruldum.
I'm sick and tired of running from places and people and relationships.
"Değişik yerler, insanlar ve ilişkiler aramaktan yoruldum ve bıktım."
I don't know about you, but I am getting sick and tired of-of running from creditors!
Seni bilmem ama ben borçlulardan kaçmaktan sıkıldım ve yoruldum artık.
Of course, I'm a little tired... from running for ten hundred fuckin'miles because there was no fuckin'car waiting for me!
Tabii biraz yorgunum... lanet 1000 mili koşmaktan dolayı çünkü beni bekleyen lanet bir araba yoktu!
I'm tired of running and studying.
Koşmaktan ve ders çalışmaktan bıktım.
Now, I'll follow whatever orders you give... but I am tired of running.
Ne emir verirsen uyacağım, kaçmaktan yoruldum.
Mom... I'm tired of you always running my life and criticizing me. - l don't...
Anne, hayatımı yönlendirmenden ve eleştirmenden sıkıldım.
- I'm tired of running away,
- Kaçmaktan bıktım artık.
I am getting real tired of... running from system to system with a guy, who's got a talent for getting into danger.
Kendisini tehlikeye atmakta yetenekli birinin peşinden sistemden sisteme dolaşmaktan sıkılmaya başladım.
I'm tired of running.
Hayır. Kaçmaktan yoruldum.
I'm a little tired of running around the universe picking up this crew from their vacations.
Tayfamın tatillerinin evrenin çeşitli yerlerinde olup onları almak için dolaşmamdan dolayı biraz yorgunum.
I'm getting tired of running.
Kaçmaktan yoruldum artık.
I am so tired of having you running around here.
Yine sen olamazsın ; ziyaret saatleri dışında buraya gelip durmandan bıktım!
Okay, I'm tired of her moving closer to me, and then running away and...
Benle yakınlık kurmaya çalışıp sonra aniden kaçıp gitmesinden...
I'm tired of you running out on me all the time.
Benden sürekli kaçmandan yoruldum.
But I'm tired of running. - Oh, no.
Fakat artık kaçmaktan bıktım.
- Well, I'm tired of running.
- Ben koşmaktan yoruldum...
I'm tired of running.
- Biliyor musunuz? Kaçmaktın bıktım.
But I was tired of robberies, of always running away.
Ama hırsızlık ve koşuşturmalardan bıkmıştım.
- Well, I'm tired of running.
- Ben kaçmaktan yoruldum.
Well Red somebody's gotta do something around here, the garage needs to be painted, the lawn mower won't start... and I'm getting tired of running to the hose everytime I need bourbon and water.
İyi Red, biri burada birşeyler yapmalı, garajın boyanması gerek, çim biçme makinesi çalışmıyor.... ve ben suya ya da burbona ihtiyacım olduğunda hortuma koşup durmaktan yoruldum.
I'm so fucking tired of running.
- bundan artık çok sıkıldım!
I'm tired of running.
Koşuşturmaktan yoruldum.
I'm just so tired of running.
Kaçmaktan çok yoruldum.
I'm just-I'm tired of running, Peyton ; come with me, let's bring Jenny back home.
Kaçmaktan yoruldum Peyton ; benimle gel, Jenny'i eve geri getirelim.
I'm tired of running, Peyton.
Kaçmaktan yoruldum Peyton.
I am sick and tired of everybody taking one look at me and running away'cause they think I'm filthy.
Pis olduğumu düşündükleri için beni gördükleri gibi kaçanlardan bıktım usandım.
I'm tired of running.
Kaçmaktan bıktım, usandım.
No. I'm tired of running.
Hayır, kaçmaktan bıktım artık.
I am tired of running.
Çok yoruldum. Usandım bu kaçma kovalamadan.
I'm tired of running, Dick.
Kaçmaktan yoruldum, Dick.
I am sick and tired of running for my life.
Hayatım için kaçmaktan ve saklanmaktan yoruldum.
I guess they got tired of running.
Sanırım koşmaktan yoruldular.
I'm tired of running, Sir.
Kaçmaktan yoruldum efendim.
I'm tired of running from these bastards.
Bu piçlerden kaçmaktan bıktım.
I'm tired of running.
Koşmaktan yoruldum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]