I'm trying not to think about it traduction Turc
36 traduction parallèle
I'm trying not to think about it.
Düşünmemeye çalışıyorum.
I'm trying not to think about it.
Bunu düşünmemeye çalışıyorum.
Actually, I'm trying to not think about it.
- Aslında pek fazla düşünmemeye çalışıyorum.
I'm trying not to think about it.
Ben düşünmemeye çalışıyorum.
I'm trying not to think about it.
Onu düşünmemeye çalışıyorum.
Yes, it's this whole other thing... that I'm trying not to even think about.
Evet, bütün bu sorunların yanında bir de bunu aklıma getirmemeye çalışıyorum.
i'm trying not to think about it.
Bunu aklıma getirmemeye çalışıyorum.
I'm trying not to think about it.
Hiç kafama takmamaya çalışıyorum.
I'm trying not to think about it.
Bu konuda düşünmemeye çalışıyorum.
I really needed him alive, but I'm... I'm trying not to think about it so selfishly.
Pek bencilce düşünmemeye çalışıyorum ama yeniden yargılanmama da ramak kalmıştı.
I'm trying not to think about it.
Hakkında düşünmemeye çalışıyorum.
I'm trying to think about our lives and not think about it in terms of gloom and doom, and OK, we gotta stay put in one place our whole lives.
Hayatlarımız düşünmeye ve bunu kaderci bir açıyla düşünmemeye çalışıyorum, ve tamam, bütün bir hayatımız boyunca aynı evde oturmak zorunda olacağız.
I know you're right. I'm trying not to think about it.
Düşünmemeye çalışıyorum.
I'm really trying not to think about it.
Gerçekten bunun hakkında düşünmemeye çalışıyorum.
I'm just trying not to think about it.
Yalnızca düşünmemeye çalışıyorum.
So I'm trying not to think about it.
O yüzden düşünmemeye çalışıyorum.
Guess I was trying not to think about it.
Sanırım ben bunun hakkında düşünmemeye çalışıyordum.
I'm trying not to think about it.
Fazla düşünmemeye çalışıyorum. - Ben olsam fazla heyecan yapmazdım.
Well, actually I'm trying not to think about it, not get too far ahead of myself.
Aslında çok fazla düşünmemeye çalışıyorum. Yani gerçeklerden uzaklaşmamaya.
I spend a lot of time trying not to think about it.
Düşünmemeye çalışmak için çok zaman harcadım.
Oh, I'm trying not to think about it.
Düşünmemeye çalışıyorum.
I'm trying not to think about it.
- Bunu düşünmemeye çalışıyorum.
I'm really trying not to think about it.
Bu konuyu düşünmemeye çalışıyorum.
I'm just trying not to think about it.
Sadece düşünmemeye çalışıyorum.
This whole thing freaks me out, and I'm trying not to think about it.
Tüm bu olay beni korkutuyor ve elimden geldiğinde düşünmemeye çalışıyorum.
I'm just trying not to think about it.
Düşünmemeye çalışıyorum.
Really. Um, honestly, I'm just trying not to think about any of it.
Dürüst olmam gerekirse, olanları düşünmemeye çalışıyorum.
I'm really sorry for what I'm about to say, and I want you to know that I'm not trying to be mean, but I think that you should hear it from me.
Birazdan söyleyeceklerim için çok üzgünüm. ve bunu söylerken kaba olmaya çalışmıyorum. ama sanırım bunu benden duymalısın.
I know, I'm trying not to think about it.
Biliyorum, bu konuda düşünmemeye çalışıyorum.
I'm trying not to think about it, and I'm trying not to, to plan, what kind of look I should have on my face.
Bunu düşünmemeye ve yüzümde nasıl bir ifade olacağını... planlamaya çalışıyorum.
I'm trying not to think about it.
Dusunmemeye calisiyorum.
Listen, I've been trying really hard not to think about my alter ego, about what he did, and seeing you, it just... it brought it all back.
İkinci kişiliğimi ve yaptıklarını düşünmemek için çok uğraştım. Seni görünce de hepsi tekrar aklıma geldi.