I've been there before traduction Turc
188 traduction parallèle
Well, I believe that up there, where no white man's ever been before waits someone, or shall we say, something mysterious and formidable natives fear. A thing that doesn't want to be disturbed.
Bu güne kadar hiçbir beyazın gitmediği buralarda biri veya bir şey var diyelim ki, bu şey yerlilerin korktuğu, gizemli, yasak ve rahatsız edilmemesi gereken bir şey.
Seems to me I've been there before.
Bana da oraya daha önce gitmişim gibi geldi.
Although I've never been there before.
Tabii ki biliyorum!
I've been there before.
Daha önce gitmiştim.
I've never been there before
Bizzat yaşamadım!
Well, I want you to know that I've never been in there in my life before.
Şunu bilmeni isterim ki o bara daha önce hiç gitmedim.
Father, I may never see you again, and before you go... there's something I've been meaning to tell you for a long time.
Onu oyundan atıyorlar.
You knowed damn well I've been shot there twice before.
Daha önce iki kez aynı yerden vurulduğumu gayet iyi biliyordun.
I feel like I've been there before.
Sanki daha önce orada bulunmuşum gibi hissediyorum.
I've never been in there before in my life.
"Daha önce hayatımda oraya hiç gitmedim"
I know it because I've been there before.
Biliyorum, ben de yaşadım.
I feel they've been there before.
Bana öyle geliyor ki daha önce de oraya gitmişler.
I've been there before.
Orada beni sevmiyorlar.
I've never been angry with her before, but she knew who was out there, of that I'm sure.
Ona hiç bu kadar kızmamıştım, ama dışarıdaki adamı tanıdığından eminim.
I've been at the Geo before, but someone always drove me there.
Önceleri coğrafya biliyordum, ama her zaman birileri götürdü.
I've been there many times before to work.
Çalışmak için oraya pek çok kez gittim.
I think we've been there before, sir.
Sanırım oraya daha önce gittik efendim.
I've been out there since before midnight.
Gece yarısına dek oradaydım.
Gee, I've been there before.
Bunu önce de yaşamıştım.
Anyway, look, I've been down this road a few times myself, and take it from a pro, there is one thing you always have to do before you tell a guy you love him. What's that?
Neyse, o yoldan ben de birkaç kez geçtim ve bir profesyonel olarak söylüyorum bir erkeğe aşkını itiraf etmeden önce mutlaka yapman gereken tek şey vardır.
I've been there before.
Oraya gitmiştim.
I've... I've been there before.
Oralardan geçtim.
I've been there before.
Oraya gitmiştim eskiden.
Doug Mulder had been there the week before I had... and had told the people in Vidor that I was... an Eastern-educated civil liberties attorney... and that I was down there to discredit David Harris.
Doug Mulder 1 haftadır oradaymış ve Vidorlulara benim doğuda eğitim görmüş bir temel haklar avukatı olduğumu ve David Harris'in itibarını sarsmak için geldiğimi söylemiş.
I've been there before.
Ben daha önce oradaydım.
I've been there before
Aradıkları burası mı?
Look, before we get into this, there's something I've been meaning to ask you.
Bak, bunu yapmadan önce, sana sormam gereken bir şey var.
You may not know this. but I know it. I've been there before.
Siz bilmezsiniz ama ben biliyorum.
Before I was born, there was this bad blood between her and my mom, and there must've been some harsh words spoke... because my mom threw this chemical on her face that burned her skin a bit.
Ben doğmadan önce, annemle onun arasında bir düşmanlık vardı. Ve söylemesi zor bazı şeyler var... Çünkü annem onun yüzüne kimyasal bir madde atmış ve yüzünün bir kısmı yanmış.
- I've been there before.
- Daha önce oradaydım.
- Yes, I've been there before.
- Evet, daha önce oraya gitmiştim.
Kawalsky and I have been there before. We know the lay of the land.
Kawalsky ve ben daha önce oradaydık.
- There's nothing about Angel, but it's been ages since I've read the diaries of any of the watchers before me.
- Metinlerde Angel'la ilgili bir şey yok ama benden önceki gözetmenlerin günlüklerini okumayalı uzun zaman olduğunu hatırladım.
We were flying there, and I'd never been before... and Linda had, so you would think... that she would give me the window seat... but she didn't.
Ben daha önce hiç binmemiştim ve Linda binmişti, bu yüzden pencere yanındaki koltuğu bana verdiğini düşünebilirsin ama vermedi.
It's not like I've never been there before.
Bunu ilk kez yaşıyor değilim.
I've been there before. I ain't afraid.
Daha önce de girdim, korkmuyorum.
Said he'd never been talked to like that before by anybody... and I said I didn't give a big hairy rat's ass... and if he ever called me again, I would track him down... roust him out of his bunk, pull his pants around his ankles... and spank him with a coat hanger... right there in front of his wife and children.
Daha önce kimsenin onunla böyle konuşamadığını söyledi. Ben de, bu hiç umurumda değil, dedim. Ve eğer beni bir daha ararsa, onu olduğu yerde bulacağımı... ve karısı ve çocuklarının önünde pantolonunu indirip... onu elbise askısıyla döveceğimi söyledim.
Allow me to leave you sitting all alone on your pity pot, cos I've been there before.
Tüm gün kendine acıyarak orada oturmana göz yumacağım. Ben de bu durumu yaşadım.
Speaking as someone who's been there before I'm telling you, all you need is just a little bit of separation time to calm down, catch your breath and realize that you are in complete control of this situation.
Daha önce bu yoldan geçmiş biri olarak konuşuyorum dinle beni, tek ihtiyacın sakinleşmek için biraz zaman Nefesini tut ve durumun tamamen kontrolünde olduğunu anla.
Every place I've been, I've been there before.
Bulunduğum her yerde daha önceden de bulunmuştum.
Dad, you and Mom have both been a big help... but there's something I need to understand... before I can talk.
Baba, sen ve annem bana çok yardımcı oldunuz. Herhangi biriyle konuşmadan önce anlamam gereken birtakım konular var.
Previously, a month before, I think, the Rolling Stones had been down there using that same studio, and they'd been dishing out money all over the place, you know, to keep everybody happy.
Gözlerine baktım ve ciddi olduğunu anladım. Daha önceden, galiba bir ay önce... Rolling Stones aynı stüdyoyu kullanmak için buraya gelmiş ve milleti mutlu etmek için, her yere para dağıtmışlar.
I've never been able to put my finger on it before because there's never been a unified theory for this sort of thing.
Daha önce bunu anlayamamıştım çünkü böylesine tümleşik bir teori daha önce hiç olmamıştı.
- I've been there a few times before.
- Daha önce de orada bulunmuştum.
There's been a development, but before I tell you..... may I ask you, are you aware of anything that Gregory was planning to include in the Punch and Judy show at the fete, that might have motivated someone to silence him?
Bir gelişme var ama bunu söylemeden önce Gregory'nin şenlikte yapmayı planladığı Punch ve Judy şovla ilgili bilginiz var mıydı? Birisi onu susturmak amacıyla öldürmüş olabilir mi acaba diye düşünüyoruz.
If you've ever been in jai I before, there's nothin'better than gettin'out of jail and comin'home.
Eğer hapse girdiyseniz, hapisten çıkıp eve dönmek gibisi yok.
I think there is no amount of money... I could have been paid- - there is no deal that I could have made... that she would not have felt that I had been too passive... and that--I think that... her opinion of me on that level... was formed before the movie was ever sold.
Bence kimse benim ödediğim kadar... fazla para ödememiştir... çok pasif olduğumu düşünmesini değiştirebilecek... miktar söz konuşu bile değil... ve bu... bence... bu konuda benim hakkımdaki düşüncesi... film satılmadan önce oluştu.
Dude, I've fucking been in there before, dude.
Ahbap, bu işi daha önce de yaptım.
I've been there before three times.
Orada üç kez bulunmuşum.
There's been nobody down that chamber before Kate and I.
Oraya Kate ve benden daha önce kesinlikle bir başkası girmedi.
A train track through the Alps before there was a train. Signor Martini wants me to have faith. Something I've never been good at, and now I'm even worse at.
Tren yokken Alp'lere giden bir tren yolu Sinyor Martini inanmamı istiyor bu konuda zaten kötüydüm şimdi iyice kötüyüm.
i've been there 404
i've been watching you 106
i've been thinking 800
i've been busy 216
i've been waiting for you 211
i've been better 152
i've been thinking about you 59
i've been 394
i've been trying to reach you 68
i've been trying 69
i've been watching you 106
i've been thinking 800
i've been busy 216
i've been waiting for you 211
i've been better 152
i've been thinking about you 59
i've been 394
i've been trying to reach you 68
i've been trying 69