I've heard it all before traduction Turc
56 traduction parallèle
I've heard it all before.
Daha önce hepsini dinledim.
What I know is that I've heard it... heard its terrible howl on the night before Sir Charles died... and I never want to hear such a sound again in all my life.
Bildiğim şey, duyduğum kadarıyla Sör Charles'ın öldüğü gece korkunç uluma sesleri duyduğumdur ve hayatım boyunca bir daha asla öyle korkunç sesler duymak istemediğimdir.
I've heard it before, we've all heard it.
- Gene mi aynı hikaye..
I've heard it all before.
Hepsini daha önce de duydum. Peter.
I've heard it all before.
Bunu daha öncede duydum.
Well, from all I've heard... it's difficult to understand why she wasn't murdered before.
Duyduklarımdan sonra neden daha önce öldürülmediğini anlamak güç.
I've heard it all before.
Daha önce de çok duydum.
I've heard it all before.
Ben bu lafları çok duydum.
You can say anything you want because I've heard it all before.
İstediğini söyleyebilirsin çünkü hepsini daha önce zaten duydum.
I've heard it all before.
Bunu daha önce de hep duydum.
I'm sorry, it's just that I've heard all these stories before.
Özür dilerim, ama bu hikayeleri daha önce de dinlemiştim.
I've heard it all before.
Hepsini daha önce duydum.
I've heard it all before.
Bu lafları çok duydum.
I've heard it all before.
Hepsini dinledim.
- Because, see, I've heard it all before.
Bu yaşlı adam ve genç adam hikayesi mi?
I've heard it all before.
Bunları daha önce de duymuştum.
It's just I've never heard of it getting this bad before, that's all.
Sadece bunun daha önce bu kadar kötüleştiğini duymamıştım, ondan.
I've heard it all before.
- Sorun değil. Bunları daha öncede duymuştum.
I've heard it all before!
Hepsini duydum!
I've heard it all before.
Bunları kaç defa dinledim.
I've heard it all before. But I don't understand why.
Ama nedenini anlamıyorum.
I've heard it all before, alright?
Hepsini daha önce duymuştum.
Because I've heard it all before.
Çünkü hepsini duydum eskiden.
I've never heard your voice in person before, but there it is, diphthongization of short vowels and all.
Daha önce sesini bizzat duymamıştım. Bütün mesele burada, kısa seslilerin ikili ünlüleşmesi.
I heard it all before. And then he clocked me one.
Ve o zaman bana bir tane vurdu.
Because I've heard it all before.
Çünkü hepsini daha önce dinledim.
- I know, I've heard it all before.
- Biliyorum, bunları daha önce duydum.
I've heard it all before, Mrs Plornish, I've heard it all before.
Bunların hepsini daha öncede duydum, Bayan Plornish, daha öncede duydum.
I've heard it all before.
Çok duydum bu lafları.
I've been here a long time, I've heard it all before.
O kadar uzun zamandır buradayım ki, daha önce hepsini duydum.
( Vinnie Paul ) I remember the keyboard sound... ( Whooshing sound )... and all of a sudden it kicked in and it was just like a whole new experience to music, something I'd never heard before.
( Vinnie Paul ) Keybord şöyle ses çıkarıyordu ve aniden giriyordu ve yepyeni bir müzik deneyimi gibiydi daha önce hiç duymadığım bir şey.
- "we all make bad calls" speech. I've heard it before.
- Daha önce duydum.
I've heard it all before.
Hakkındakileri duymuştum.
- I've heard it all before, Val.
- Çok duydum bu lafları.
I've heard it all before, and you certainly won't be seeing this one.
- Daha önce de duyduk bunları. Bu toplantıda bizi görmeyeceğin kesin.
And you didn't take me out all the times that you promised that you would! And you were not there for me when I really needed you. And so I have trouble believing that you've changed, because I've heard it all before.
Ve her defasında söz verdiğin halde beni dışarı çıkarmadığını ve benim sana ihtiyacım olduğu zaman, senin yanımda olmadığını, ve bu yüzden sana inanmakta güçlük çekiyorum, çünkü bunu daha önce çok duymuştum.
I've heard this all before. It's still true.
Bunları daha önce de duymuştum.
I think I've been to this hospital before. Oh, I've heard about it. All the nurses say that she looks prettier in person than on TV.
Önümüzdeki bahar için Cannes biletlerini şimdiden ayırtmak tam yerinde olurdu.
♪'Cause I've heard it all before ♪ ♪ I just don't wanna hear any more... ♪
Çünkü bütün bunları daha öncede duydum, daha fazla duymak istemiyorum.
I've heard it all before.
Bunu daha önce de duymuştum.
I've heard it all before, Luke.
Ben Luke, önce tüm duydum.
I've heard it all before, Max.
Max, daha önce duydum.
Nice try, but I've heard it all before.
İyi deneme ama bunu daha önce de duymuştum.
I'm sure we've all heard it before.
Daha önce hepimizin duydugu seyler olsa gerek.
All right, man, look, I'm gonna tell you something that you've only heard once before, and it was that time you fell into the dolphin tank at the aquarium...
Dostum bak, daha önce sadece bir kez duyduğun bir şey söyleyeceğim. O sefer duyar duymaz yunusların akvaryumuna düşmüştün.
I'm sure you've heard it all before.
Eminim bunları önceden de duymuşsunuzdur.
Oh, I've heard it all before.
Bu lafı daha önce de duydum.
I think it's great when you do it, I love that... but I think I've heard it all before.
Bunu yapmak çok güzel, çok hoşuma gidecek. Bunu ilk ben duyurmalıydım.
I've heard it all before.
Hepsini duymuşluğum var.
I've heard it all before.
Bunları önceden çok duydum.
- Yes, I've heard it all before.
- Evet, bunu daha önce de duydum.