English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I heard you were here

I heard you were here traduction Turc

160 traduction parallèle
I didn't. I gathered as much when I heard you were here.
Burada olduğunu öğrenince anladım.
I heard you were here.
Hastaneden geliyorum. Borcunuz çokmuş.
I heard you were here.
Burada olduğunuzu duydum.
I don't, but I heard you were here.
Hoşlanmam ama burada olduğunu duydum.
Soldier I heard you were here this morning, down at the stables.
Asker! Bu sabah ahıra gittiğimde senin burada olduğunu öğrendim.
I was about to go for dinner when I heard you were here
Nerede miydim?
- I heard you were here.
- Burada olduğunu duydum.
I heard you were here.
- Burada olduğunu duydum.
I heard you were here. I thought you could use some clothes.
Giysiye ihtiyacın olacağını düşündüm.
I heard you were here. Who told you?
Burada olduğunu duydum.
I came up from the surface as soon as I heard you were here.
Burada olduğunu duydum en kısa sürede yüzeyden geldim.
I heard you were here.
Burada olduğunu duydum.
I heard you were here, but I haven't seen you.
Burada olduğunu duydum. Ama seni görmedim.
I was so happy when I heard you were here.
Burada olduğunu duyunca çok sevindim.
I heard you were here.
Geldiğini duydum.
I heard you were here, but I didn't believe it.
Burada olduğunuzu duydum ama kulaklarıma inanamadım.
I heard... that you were sent here by my father?
Babamın gönderdiği kişi sen misin?
I heard you were stopping here.
Burada kaldığını duydum.
Hey, Beanie last time you were in here, I heard you singing.
Hey, Beanie geçen sefer buradayken, sanırım şarkı söylediğini duymuştum.
I heard the superintendent's men were here. I assumed you would be too.
Nasıl ki Büyük Müfettiş adamlarını burada topluyorsa... ben de senin burada olabileceğini düşündüm...
When I heard you were with my husband, I came straight here.
Burada olduğunu duyduğumda hemen buraya geldim.
I heard that after the trial, once she learned you were innocent... She did a lot for you, here and in France
Duydum ki duruşmanın ardından masum olduğunuzu görünce burada ve Fransa'da sizin için yapmadığını bırakmamış.
I heard you were up here, I come up all this way, and you think it's a joke?
Tek söyleyebildiğin bu mu?
Well, from the first moment I heard you were in New York... all that mattered to me was finding'you. You can't be happy here.
New York'ta olduğunu öğrendiğim anda önemli olan tek şey seni bulmak oldu.
And here I heard they were never around when you needed one.
Mardon.
I heard you were going to be here.
Duyduğuma göre burada olacakmışsınız.
Um... I heard you were living up here
Burada yaşadığınızı duydum.
I'd heard you were here.
Geleceğinizi duymuştum.
I heard you were down here slicing and dicing.
Yine kesip biçme işleriyle uğraştığını duydum.
When I heard that you were with child and that you were finally returning here to stay how could I not come and convey my personal good wishes?
Hamile kaldığını ve buraya kesin dönüş yaptığınızı öğrendiğimde buraya gelip iyi dileklerimi iletme isteğime karşı koyamadım.
Heard you were long gone back to the city. I thought you were all through here.
Uzun zaman sonra geri, şehre döndün.
I heard you tellin'Ike... you were gonna be shootin'off another rocket up here today.
Ike'e bugün yeni bir roket fırlatacağınızı söylediğini duydum...
Before I came here, I heard you were a tough, chauvinistic prick.
Buraya gelmeden önce senin kaba, şovanistik bir iğneleyici olduğunu duydum.
I heard a voice in here and thought maybe you were awake.
Buradan bir ses geldiğini duydum ve uyanık olduğunu düşündüm.
Yeah, I heard you were down here.
Buraya tıkılıp kaldığını duydum.
I must tell youwhen I first heard you were thinkingof coming here, when you firstcalled me,
Sana şunu söylemeliyim. Buraya gelme fikrini ilk duyduğumda... Beni ilk aradığında...
I heard you were gonna come by before your shift but I'm a little backed up here. Hi, it's Kerry.
Merhaba.
When I heard you were up on the roof I just assumed it was because your evil mission here on planet Earth had finally come to an end, so tell me this.
Çatıda olduğunu duyunca yeryüzündeki şeytani görevinin nihayet bittiğini düşündüm.
I heard you were quite the bad boy before you joined us here in Smallville.
Smallville'e gelmeden önce çok belalı biri olduğunu duydum.
I heard you, sir... but with all due respect, we were sent out here as a unit.
Sizi duydum, efendim kusura bakmayın ama, buraya birlik olarak gönderildik.
I forgot you were here. If I had a nickel for every time I heard that.
Bu cümleyi her duyduğumda para almış olsaydım...
I'm in town on business and heard you were here.
İş için kasabadayım ve burada olduğunu duydum.
It was probably the best sound I've ever heard in my life, just the fact that you were playing guitar in here.
Burada senin elinden duyduğum gitar sesi hayatta duyduğum en iyi sesti.
I heard you were getting out of here.
Buradan ayrıldığını duydum.
I heard you were in here asking about Ray Kaspo.
Evet. Ray Kaspo hakkında sorular sorduğunuzu duydum.
If I heard there were goingto be tests on a navy ship, do you think we'd still bestanding here, boss.
... burada durur muyduk patron?
I heard you were still here.
Hala burada olduğunuzu söylediler.
I heard you were in here.
İçeride olduğunu duydum.
- Yeah, I heard you were working here.
- Evet, burada çalıştığını duydum.
I heard you were here, that's all.
Burada olduğunu duydum da.
When I heard you were working with Booth here, I knew you were just what I needed.
Ve Booth ile çalıştığını duyduğumda, ihtiyacım olanın tam olarak sen olduğunu biliyordum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]