English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I just want to talk to her

I just want to talk to her traduction Turc

83 traduction parallèle
I just want to talk to her for a moment.
- Sadece onunla konuşmak istiyorum - Oh.
I just want to talk to her for a few minutes,
Sadece onunla konuşmak istiyorum.
- Mrs. Whitney, I just want to talk to her.
- Bayan Whitney, sadece konuşmak istiyordum.
I just want to talk to her.
Sadece konuşmak istiyorum.
I just want to talk to her face to face.
Onunla yüz yüze konuşmak istemiştim.
I just want to talk to her face-to-face.
Sadece onunla yüz yüze konuşmak istiyorum.
No, I just want to talk to her, hear her side.
Hayır, sadece onun tarafından da öğrenmek istiyorum.
I just want to talk to her!
Yalnızca konuşmak istiyorum!
Whatever, I just want to talk to her.
Ne olursa olsun, Onunla konuşmak istiyorum.
All right, I just want to talk to her for a second.
Tamam, onunla bir saniye konuşmak istiyorum.
I just want to talk to her.
Onunla konuşmak istiyorum.
I just want to talk to her, Nessa.
O'nunla sadece konuşmak istiyorum, Nessa.
I just want to talk to her.
Sadece onunla konuşmak istiyorum.
- Don't worry, I just want to talk to her.
Merak etme. Sadece konuşacağım.
- Chuny, I just want to talk to her, okay?
- Sadece konuşmak istiyorum Chuny.
If it means he confesses more murder, she may be persuaded. I just want to talk to her.
Adamın biraz daha itiraf etmesini sağlayacaksa kadın ikna olabilir.
- I just want to talk to her.
- Onunla konuşmak istiyorum sadece.
I just want to talk to her like...
Onunla konuşmaya çalışıyorum, sanki...
Of course you are. I just want to talk to her first, okay?
Elbette göreceksiniz ama onunla ilk ben görüşmek istiyorum, olur mu?
- I just want to talk to her!
- Sadece onunla konuşmak istiyorum.
I just want to talk to her.
Onunla onunla konuşmak istiyorum.
Look, I just want to talk to her, man.
- Sadece onunla konuşmak istiyorum.
I just want to talk to her, okay?
Sadece onunla konuşmak istiyorum, tamam mı?
I just want to talk to her.
- Sadece konuşmak istiyorum.
Yeah, but I just want to talk to her.
Evet, fakat sadece onunla konuşmak istiyorum.
I just want to talk to her.
- Git evimden.
I just want to talk to her.
Alt tarafı konuşmak istiyorum!
I just want to go in there and talk to her.
Sadece içeri girip onunla konuşmakistiyorum.
- I want to talk to her, I just can't.
- Onunla konuşmak istiyorum, ama yapamam.
I just want an opportunity to talk to her and Margie, that's all.
Sadece onunla ve Margie ile konuşmak için bir fırsat istiyorum, hepsi bu.
- Um, Dawson, if you happen to get any inspiration on the assignment or just want to talk or whatever, I'm here for you.
- Um, Dawson, eğer ödev hakkında aklına bir ilham gelirse yada konuşmak istersen her neyse, senin için burdayım.
Can you just tell her that I stopped by and I really want to talk to her?
Uğradığımı ve onunla konuşmak istediğimi söyler misin lütfen?
I have to talk to her. You really just want to talk?
- Onunla konuşmalıyım - Sadece konuşacak mısın?
It's just some old business, I don't want to talk about it, OK?
- Hayır, sorun değil. Söz veriyorum eve döndüğünde her şeyi açıklayacağım. - Tamam.
I just want you to know that you can talk to us about anything.
Bizimle her şeyi konuşabilirsin.
I just want somebody to talk to about all my adult stuff, and she's right there, and she just acts so mature. I forget she's 13.
Yetişkinlikle ilgili konuları konuşacak birini aradığımda, o her zaman yanımdaydı, ve o kadar olgun davranıyor ki, 13 yaşında olduğunu unutuyorum.
But I just want you to know if you ever need to talk about it, or if there's ever a situation other than math that you want to talk about... I want you to know that you can always talk to me.
Ama bilmeni isterim, bu konuda konuşmak istersen ya da matematik dışında konuşacağın bir mesele varsa benimle her zaman konuşabilirsin.
No, I just want you to be nosey I see you are good at that I want you to get her to talk about being pregnant and giving her baby up for adoption
Biraz onun işlerine burnunu sokmanı istiyorum. Bu konuda epey iyisin. Onunla hamileliği hakkında konuşmanı istiyorum.
I don't want to talk to her. Well, you can't just leave her out there.
- İyi de onu öyle dışarıda bırakamazsın.
If you want to go talk to her, I can just go back to my desk and wait...
Bak, onunla konuşmak istersen, eski masama gider ve beklerim- -
I just want you to go talk to her.
Sadece onunla sohbet etmeni istiyorum.
I just want you to know that amy made a disparaging remark to adrian, And when i tried to talk to her about it, She made quite a few disrespectful remarks to me,
Bilmenizi isterim ki Amy, Adrian'a ağır ithamlarda bulundu ve bu konuda kendisiyle konuşmaya çalıştığımda bana karşı da saygısızca ifadeler kullandı.
I just want you to know that I'm here... if you want to talk.
Konuşmak istersen her zaman burada olduğumu bilmeni isterim.
I want to take Charlie down there tomorrow and just see if maybe... can you let me talk to her first?
Charlie'yi yarın ofise götürüp yardımı dokunur mu diye... Onunla önce benim konuşmama izin verir misin?
I just want her to know that... I didn't give up on her. Eddie, I need to talk to you.
Ve Dr. Ginsberg buraya gelip de onu uyandırdığında sadece ondan vazgeçmediğimi bilmesini istiyorum.
I just... I want to talk to her... to Cate.
Sadece onunla konuşmak istiyorum.
I just wanted to let you know that if you ever want to talk About him with just me, my door is always open.
Sadece şunu bil istedim, eğer onunla ilgili sadece benimle konuşmak istersen, sana kapım her zaman açık.
- I just want to talk to her.
Neden babam hakkında yalan söylüyorsun, sürtük?
I come to this restaurant every... every Thursday, 8 : 00 a.m. before my class for breakfast. Just, if you ever want to talk or... grab a cup of coffee, whatever, just...
Bu restorana her Perşembe dersten önce saat sekizde kahvaltıya geliyorum belki benimle konuşmak ya da kahve falan içmek istersen ben burada olacağım.
I just want you to know, I care about him, too, and... if there's anything bothering you, you can always come and talk to me.
Sadece bilmeni istiyorum, ben ona da değer veriyorum ve... canını sıkan bir şey varsa, her zaman gelip benimle konuşabilirsin...
So, no one has signed up for office hours and I just want you to know that you can talk to me about anything.
Kimse ofis görüşmesine adını yazdırmadı. Bana her şeyi anlatabileceğinizi bilmenizi isterim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]