I just want to talk to you traduction Turc
629 traduction parallèle
I just want to talk to you for a minute.
Sadece seninle biraz konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you.
Sadece konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you one second.
Sadece azıcık konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you.
Seninle konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you.
Seninle sadece konuşmak istiyorum.
Please, I just want to talk to you about it.
Onun hakkında konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you.
Sadece konuşmak istemiştim.
I just want to talk to you about myself.
Yalnızca sana kendimden sözetmek istedim.
I just want to talk to you.
Sadece konusmak istiyorum.
I just want to talk to you for one second.
Bir saniye konuşmak istiyorum.
- I just want to talk to you.
- Sadece konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you.
Sadece seninle konuşmak istiyorum.
Come on! I just want to talk to you!
Sadece konuşmak istiyorum!
I just want to talk to you.
- Sadece konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you a little.
Sadece biraz konuşmak istiyordum.
I just want to talk to you.
Sizinle konuşmak istemiştim.
Jordan, I just want to talk to you.
Sadece konuşmak istiyorum.
I don't know about it. I just want to talk to you about your college plans.
Sadece kolej planlarınla ilgili konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you, and then you can jump. Jump twice for all I care.
Önce seninle konuşayım, sonra atlarsın.
I just want to talk to you, Bobby.
Sadece seninle konuşmak istiyorum.
I just want to talk to you.
- Seninle sadece konuşmak istiyorum.
Noreen, I just want to talk to you!
Noreen, sadece konuşmak istiyorum!
I just want to have a little talk with you.
Sadece seninle biraz konuşmak istiyorum.
I tell you, I just want to talk to somebody!
İyice kafana sok bunu. Birileriyle konuşmak istiyorum.
Angie, why do you want to talk like that for? I told you it's just a trip.
Neden böyle konuşmak istiyorsun?
I just want to see you, talk to you. No, not talk.
Tek istediğim, seni bir kere daha görmek ve seninle konuşmak.
Yeah, that's just what I want to talk to you about. That trophy isn't mine. What?
Yeah, Tam da sizinle konuşmak istediğim buydu.Kupa benim değil.
I just wanted to... I don't want to talk to you. I don't want to see you.
Sadece sen... seninle konuşmak istemiyorum.Seni görmek istemiyorum.
I just want to talk to you, that's all.
Hepsi bu.
Honey, come on, I want to talk to you for just a minute.
Bak tatlım, bir dakika seninle konuşmak istiyorum.
I want to see you again, and not just to be friends... and not just to talk about children.
Seni tekrar görmek isterim. Sırf arkadaş olup çocuklardan konuşmak için değil.
I just want to have a nice sociable talk with you, that's all.
Sadece seninle hoş sohbet etmek istiyorum o kadar.
I just want a chance to talk to the court, just to talk to you without all the legal double-talking bullshit.
Sayın Yargıç, sadece mahkemeye hitap etme fırsatı istiyorum bütün o yasal saçmalıklar olmadan sizinle konuşmak istiyorum.
Just like in a dream in which you want to scream but you cannot. And I want to talk, talk.
Hani çığlık atmak ister atamazsın çünkü nefesin yetmez hem konuşmak da istiyorum, konuşmak, konuşmak.
I'll talk. It's just that you don't want to face the things I want to talk about.
Konuşalım, bu sadece konuşmak istediğim şeylerle yüzleşmek ister misin.
I thought you were a mute l'm not. I just don't want to talk to bad guys
istemiyorum dilsiz sanmıştım seni değilim, sadece kötülerle konuşmam!
I just... I want to talk to you.
Ben sadece... seninle konuşmak istiyorum.
I just want to sit and talk with you.
Sadece oturup konuşmak istiyorum.
I just want you to talk to him.
Onunla konuşmanı istiyorum.
If there is anything you want to talk about. I'll just listen. Alright?
Eğer, konuşmak istediğin birşey... varsa ben dinlerim.
I just don't think I'm the one you want to talk to.
Konuşmak istediğinizin ben olduğunu sanmıyorum.
Don`t you want to hear at all how it went? I just assumed it went okay, and that maybe you didn`t want to talk about it anymore.
neler olduğunu duymak istemiyor musun herşey sorunsuz gitti ve varsayıyorum ki belki de artık hakkında konuşmak istemiyorsun
I don't want you to talk, just rest.
Konuşmanı istemiyorum, sadece dinlen.
hey, kid... kid, i just... want to talk to you.
Hey, evlat... Çocuk, Ben sadece... seninle konuşmak istiyorum.
- I just want to come up and talk to you, Jack. - Uh-huh.
Sadece oraya gelip seninle biraz konuşmak istiyorum Jack.
If there's anything you want to tell me or talk about, anything I can do, just let me know. ( door shuts ) You could read me the last chapter of Great Expectations.
Eğer bana anlatacak yada söyleyeceğiniz bir şey varsa, elimden geleni yapabilirim, yeter ki bileyim. BanaBüyük Umutlari adındaki eserin son bölümünü okuyabilirdin.
I just thought you might want to talk.
Ben sadece senin konuşmak isteyebileceğini düşünmüştüm.
I just told you because If you want Bill to be your friend, Its better not to talk to him about George.
- Bunu sana söyledim çünkü Bill ile arkadaş olmak istiyorsan ona George'dan bahsetmesen iyi olur.
I didn't want to just let you drift away like she did and never talk to you.
Senin de tıpkı onun gibi, hiç konuşmadan çekip gitmeni istemedim.
I want to just talk to you like a human being, not a reporter.
Seninle bir muhabir olarak değil, insan olarak konuşmak istiyorum.
And I want you to know, that ifyou ever need anything, you're feeling bad in any way or you just need to talk, then I'm there for you.
Ve bilmeni isterim ki bir şeye ihtiyacın olursa kendini kötü hissedersen ya da konuşmak istersen senin yanında olurum.