I know this is hard traduction Turc
799 traduction parallèle
I know this is hard to believe, sir. But I happen to know that he had his secretary take some account files from your office.
Ancak öğrenmiş bulunuyorum ki sekreterine, odanızdan bazı hesap dosyalarını aldırmış.
I know this is hard on those who are really with us, but it should be their best assurance that this time we mean business.
Kabul ediyorum ; bizim yanımızda olanlar için gerçekten zor bir durum. Fakat söylediklerimizde bu sefer çok ciddi olduğumuzu bilmeliler.
- I know this is hard for you...
Bak, Morgan. Bunun senin için zor olduğunu biliyorum.
Well, I know this is hard to understand, but I'm Captain James T. Kirk of the spaceship Enterprise.
Biliyorum bunu anlaması çok zor ama ben Kaptan James T. Kirk'üm.
Karen, I know this is hard on you, but I'd like you to show me Betty's possessions.
- Karen, biliyorum senin için kolay değil ama Betty'nin eşyalarını gösterir misin? Her şeyini?
I know this is hard for you, but it's all beautiful.
Senin için zor biIiyorum, ama her şey çok güzeI.
I know this is hard for you, dear... but I need your verification on something.
Senin için zor olduğunu biliyorum, sevgilim... Fakat birşeyleri doğrulaman gerek.
I know this is hard.
Zor olduğunun farkındayım.
I know this is hard for you, but I think you made the right decision.
Senin için zor olduğunu biliyorum ama sanırım doğru kararı verdin.
I know this is hard for you, but I've drawn up a list of rules.
Senin için zor olacak ama, bundan böyle sana kurallar koyacağım.
Look, Fran, I know this is hard, but this is truly the best thing for now.
Bak Fran. Zor olduğunu biliyorum. Ama şu an en doğrusu bu.
- I know this is hard for you.
- Bunun zor olduğunu biliyorum.
I know this is hard to talk about right now, but I need you to tell me exactly what happened.
Şu anda bunları konuşmak çok zor biliyorum,... ama tam olarak neler olduğunu anlatmana ihtiyacım var.
- I know this is hard for you, Fox. - No, it's not hard.
- Bunun senin için zor olduğunu biliyorum, Fox.
I know this is hard.
Zor olduğunu biliyorum.
Look, I know this is hard on you kids.
Dinle, bunun sizin için kolay olmadığını biliyorum.
All right, kid, I know this is hard on you, all right?
Zor olduğunu biliyorum.
I know this is hard for you, but you must try and find out what they're planning.
Zor olduğunu biliyorum ama senden planlarını öğrenmeni istiyorum.
Mr. Garibaldi... I know this is hard for you, but... but it really is for his own good.
Bay Garibaldi bunun senin için zor olduğunu biliyorum ama Sheridan'ın iyiliği için yapıyorsun.
- I know this is hard.
- Bunun zor olduğunu biliyorum.
Andrea, I know this is hard but I've learned that parents need to say goodbye.
Andrea, bunun zor olduğunu biliyorum... ... ama ebeveynlerin veda etmeleri gerektiğini öğrendim.
I know this is hard.
Oğlunuzu bu şekilde görmenin zor olduğunu biliyorum.
Jenny, I know this is hard. I just want you to be happy.
Jenny, zor olduğunu biliyorum, ama senin mutlu olmanı istiyorum.
I know this is hard for you to believe, but the entire time you thought I had disappeared on P3R-233, I was experiencing an alternate reality.
Sizin için inanması zor biliyorum ama P3R-233'te kayıp olduğum tüm o zaman boyunca alternatif bir gerçeklikte yaşıyordum.
I know this is hard for you. But it doesn't help with the murder of Layla Briggs.
Bunun zor olduğunu biliyorum ama bu, Layla Briggs'in cinayeti konusunda bize yardımcı olmuyor.
Virginia. I know this is hard, but we need to know.
Virginia, bunun zor olduğunu biliyorum ama bilmemiz lazım.
- I know this is hard for you to accept.
- Kabullenmenin zor olduğunu biliyorum.
I know this is hard to understand, but that is how far back in time we've travelled.
Bunu anlamanın zor olduğunu biliyorum, fakat biz zamanda yolculuk yaptık.
Look, I know this is hard for you to understand.
Bak, biliyorum bunu anlamak senin için zor.
Tom, I know this is hard on your dignity, but unless we beat Chad Symmonz..... we're stuck.
Tom, bunun sana ağır geleceğini biliyorum. Ama Chad Symmonz'u geçemezsek işimiz biter.
I don't know how she feels about me, and so I'm just kind of- - I'm taking it slow, but at the same time, it's really hard'cause I really want to, you know, see where this is gonna go.
Bana olan hislerini bilmiyorum ve bu yüzden biraz ağırdan alıyor gibiyim ama aynı zamanda çok da zor çünkü gerçekten de bu işin nereye uzanacağını görmek istiyorum.
I know this is a hard decision for you to make, Mac.
Biliyorum senin için zor bir karar.
I know how hard this is for a mother.
Bunun bir anne için ne kadar zor olduğunu bilirim.
I know how hard this is for you, but I'm telling you it's the truth.
Bunun senin için zor olduğunu biliyorum. Ama sana gerçeği söylüyorum.
I can't just leave it in the hands of the Horde oh mother, I know how hard this is for you and father but now that I know of you
Öylece Horde'un eline bırakamam. Anne, sen ve babam için ne kadar zor olduğunu biliyorum. ... ama artık sizi tanıyorum.
You know, this is really hard for me to say, but I got to tell you something, man.
Biliyorsun, bunu söylemesi benim için gerçekten zor. Ancak sana birşeyler söylemeliyim.
Hillary, I'm sorry to keep on you, but I know how hard this is for you.
Hillary, üzerine geldiğim için üzgünüm. Bu durumun seni ne kadar zorladığının farkındayım.
I know how hard this is for you.
Bunun senin için ne kadar zor olduğunu biliyorum.
- I don't know why this is all so hard!
- Bunun niye bu kadar zor oldugunu anlamiyorum!
I don't know why this is so hard for me.
Neden bu kadar zorlanıyorum bilmiyorum.
I know this is a hard time, but I'd like to ask some questions.
Sizin için zor bir an olduğunu biliyorum ama birkaç soru sormak istiyorum.
Now, I know this is gonna be hard.
Senin için zor biliyorum.
I know what this is about, and I'm having a hard time too.
Bak, bunun sebebini biliyorum. Ve ben de çok zorlanıyorum.
Chief, I know this is going to be hard for you to accept but you haven't been in prison.
Şef, bunu kabul etmenin zor olacağını biliyorum ama sen hapiste yatmadın.
I know Agent Mulder is working very hard on this case at your request, sir.
Bütün bildiğim Ajan Mulder'ın sizin isteğiniz üzerine var gücüyle bu konuda çalışmakta olduğu, efendim.
I know that this is hard, Kelly but I have one more question.
Zor olduğunu biliyorum Kelly, ama bir sorum daha var.
I know how hard all of this is for you to accept.
Şimdi, lütfen kızlarımı ara.
Last- - and I know this is a hard one- - try not to be scared.
Son olarak- - bunun en zor olanı olduğunu biliyorum-- - korkmamaya çalış.
I know this is really hard for you right now.
Biliyorum, senin için zor bir durum bu.
- This is exactly what I'm talking about. - It's hard to admit, I know that. Three commanders, one ship.
- Biliyorum kabullenmesi zor ama... 3 kumandan için bir gemi olması çok mantıksız.
One more joke like that and I am really gonna know how hard this is for you.
Bunun gibi bir espri yaparsan senin için ne kadar zor olduğunu öğreneceğim.