I noticed that traduction Turc
1,922 traduction parallèle
When I reviewed Gaius's work, I noticed that he's been prescribing you arnica.
Gaius'un çalışmalarını incelerken size dağ tütünü verdiğini fark ettim.
And I noticed that the feathering was on both sides of the fragment.
Bu leke yayılmasının, kartın iki yüzünde de oluştuğunu tespit ettim.
I noticed that the ink Was kind of Weird.
Farkettim mürekkep biraz tuhaftı.
I noticed that it was printed here.
Burada basıldığını fark ettim.
And all of a sudden, I noticed that my good black socks are missing.
Ve aniden siyah çoraplarımı kaybettiğimi fark ettim.
I noticed that among the images I got from your mother, there's hardly one where you touch each other or so.
Aklıma geldi de annenizin bana verdiği resimlerin içinde hiç ikinizin beraber olduğu veya temasınızın olduğu tek bir resme rastlayamadım.
After I was struck, I noticed that he wasn't drinking Yoo-hoo anymore.
Bana saldırdıktan sonra artık bir şey içmediğini gördüm.
I noticed that your ear lobes were so thick the time I first met you.
Ne biliyor musun? İlk karşılaştığımızda kulak memenin çok kalın olduğunu fark etmiştim.
I noticed that you were too busy checking out those 50-year-olds in their black bras.
Gördüğüm kadarıyla siyah sutyen içindeki 50'likleri kontrol etmekle meşguldün.
I only brought it up because I noticed that Barbie wasn't here at work today, and I was hoping that your relationship with her had already gone so far south that you'd killed her and buried her deep in a wooded area,
Konuyu oraya getirdim, çünkü fark ettim ki Barbie bugün işe gelmedi. Ben de umuyordum ki, ilişkiniz şimdiden dibe vurduğu için, onu öldürerek ormanlık bir yere gömmüş olasın da, mevzubahis soluk beyaz, tutku cinayeti yüzünden yakın zamanda seni zorla götürsünler.
I noticed that, too!
Ben de fark ettim.
And I noticed that, if you added up all their uniform numbers, it adds up to 1000.
Ve farkettim ki, Forma numaralarını topladığınız zaman 1000 çıkıyor.
You know, I noticed that last weekend.
Geçen hafta bunun farkına vardım.
I noticed that your pupils dilated and your skin flushed, and I'm assuming a little bit of blood rushed into your penis.
Yüzün de kızarmıştı ve tahminimce penisine de kan hücum etti.
I noticed that cut on your hand.
Elindeki yarayı fark ettim.
And the next day I noticed that one of Malluci's guys was following me.
Ertesi gün Malluci'nin adamlarından biri peşimdeydi.
I noticed that this went missing from my files a little while back, But I never thought it would be because one of my robots took it.
Kısa bir zaman önce bunun dosyalarım arasından kaybolduğunu fark etmiştim,... ama asla benim bir robotumun aldığını düşünmemiştim.
I can't say that I've noticed.
Fark ettiğimi söyleyemem.
I want everybody to call me that... you know, one name. No, i haven't noticed anything out of the ordinary.
Herhangi bir tuhaflık fark etmedim.
Not that I have not noticed.
Anlamadım sayılmaz.
I've noticed that nature is accepting my orders.
Doğanın direktiflerimi uyguladığını fark ettim bugün.
Um, I've noticed that sometimes you're too busy to pick up... your newspapers, so I can take them and hold them for you.
Fark ettim ki bazen gazetelerinizi alamayacak kadar meşgulsünüz o yüzden isterseniz onları sizin için ben alıp, saklayabilirim.
When he noticed that I looked at him, he played the "Turk"
Onu gördüğümü fark ettiğinde hemen Türkü oynardı.
Um, I'm glad you noticed that.
Fark etmene memnun oldum.
I know that there's something wrong with the nose, I don't know if you noticed.
Fark ettiniz mi bilmiyorum ama burnunda çok az sorun var.
Uh, not that I've noticed now.
Yani şu anda farkına vardım demek değil.
It was while I watched Mathew's June 1 3th hallway material again, that I noticed something.
Mathew'ün 13 Temmuz'da çektiği koridor görüntüsünü izlerken bir şey fark ettim.
I just noticed that you seem to be out of money a lot lately, and I want to make sure you're not spending your money on that.
Son günlerde çok fazla para harcadığını görüyorum, ve paranı bu tarz şeylere harcamadığından emin olmak istiyorum.
All I noticed was that he was a hobo.
Tüm fark ettiğim onun bir berduş olduğuydu.
And when I was a kid I would go to the St. Patrick's Day parade, and I noticed they sold a button that said "Proud to be Irish." And I could never understand that because I knew that on Columbus Day they sold a different button that said "Proud to be Italian."
Küçükken Aziz Patrick Günü * şenliklerine gittiğimde "İrlandalı olmaktan gurur duyuyorum" yazılı rozetler görürdüm ve bir türlü anlayamazdım, çünkü biliyordum ki aynı adamlar Kolomb Günü'nde * "İtalyan olmaktan gurur duyuyorum" rozeti satıyorlardı.
I've noticed that Mr Samsky isn't around, and I, uh...
Gördüğüm kadarıyla Bay Samsky evde değil ve ben de...
I wasn't going to say anything,'cause I know how you get your hopes up, but then you noticed the money and... I should talk to that travel agent, get our deposit back.
Hiçbir şey söylemeyecektim, zira umutlarını biliyorum ama sonra, parayı fark ettin ve... Seyahat acentesiyle konuşup depozitoyu geri alsam iyi olacak.
Right. I mean, he probably would have noticed something like that.
Öyle bir durumu fark ederdi herhâlde.
Donnie, have you ever noticed that redheaded people breathe through their mouths?
Donnie, saçı kızıI olanların ağzından nefes aldığı dikkatini çekti mi?
Have you noticed how the only people that really sweat... and I mean really sweat... are the sons of a bitch who can not stop complaining about the heat?
Farkettinmi terleyen insanlar... ama gerçekten terleyen insanlar... "çok sıcak" diye söylenen orospu çocuklarıdır!
Yeah, I've noticed that.
Evet, fark ettim.
And I think I would have noticed something like that, you know?
Ayrıca böyle bir şey olsaydı fark ederdim diye düşünüyorum.
- I'm not convinced of that, Ry. I noticed you've fallen very far behind on your homework, too.
Beni hayal kırıklığına uğrattın.
And... I noticed... that the guard watching me had fallen asleep...
Ve gözetiminde olduğum nöbetçinin uyuyakalmış olduğunu gördüm.
Haven't you noticed that I can't walk anymore?
Enerjim kalmadığını farketmiyor musun?
When she came in search of Gage I quickly noticed that something was going to spend big.
- Gage i sormaya gelmişti. Bayağı bir sorun çıkarmıştı Kaltak.
My mother used to make these root-beer cookies, and I always noticed that the cookie dough tasted better than the cookies themselves, and I thought, "Why is that?"
Annem bunları bira mayalı kurabiyelerde kullanırdı ve daima o kurabiye hamurlarının kurabiyelerin kendisinden daha lezzetli olduğunu düşünürdüm.
I was about that far away. After we got back to that base, I took off my helmet and sat it in my lap and I noticed a tear in the cover of my helmet.
O kadar uzaktım üsse geldiğimde başlığımı çıkarıp, dizlerimin üzerine oturdum başlığımın üzerinde bir çizik farkettim.
I should have noticed that you needed me.
Bana ihtiyacın olduğunu fark etmeliydim.
'Cause I don't know if you've noticed, but she's pregnant, and that's just fucking gross.
Fark ettiysen kız hamile. İğrenç yani.
I've noticed that you're constantly trying to feel what he feels.
Sürekli onun nasıl hissettiğini anlamaya çalıştığını görüyorum.
I never noticed that before.
Daha önce hiç fark etmemiştim.
Okay, first thing that I noticed is that it's trashed.
İlk söyleyeceğim tam bir çöplük olduğu.
Not that I've noticed.
Ama benim için bir önemi yok.
Well, you noticed that thai waitress I was gonna take home the other night had a penis.
Geçen gece eve atacağım Taylandlı garsonun penisi olduğunu sen farkettin.
I think you're the only other person that even noticed that.
Bunu farkeden tek kişi sensin sanırım
i noticed 280
that 10639
that's nice 2129
that's enough 4716
that's gross 203
that's it 18340
that's good 7000
that's great 6151
that's right 20311
that's all 8171
that 10639
that's nice 2129
that's enough 4716
that's gross 203
that's it 18340
that's good 7000
that's great 6151
that's right 20311
that's all 8171
that's 10531
that's my boy 361
that's my girl 410
that's all i got 169
that's awesome 830
that's good to hear 161
that's cool 1334
that all started with a big bang 89
that's great work 19
that'll be it 25
that's my boy 361
that's my girl 410
that's all i got 169
that's awesome 830
that's good to hear 161
that's cool 1334
that all started with a big bang 89
that's great work 19
that'll be it 25