I wanted you to know that traduction Turc
2,069 traduction parallèle
I wanted you to know that I wasn't the one.
O, ben değildim.
You have always been a good friend to me, and I'm very grateful, and I wanted you to know that.
Bana her zaman çok iyi bir dost oldunuz. Buna minnettarım ve bunu bilmenizi istedim.
I wanted you to know that I knew about the Alzheimer's.
Alzheimer olayını bildiğimi bilmeni isterim.
I wanted you to know that I'm thinking about
Şunu da bilmeni istiyorum...
I have to run to French class, but I wanted you to know that I'm coming to see you play tomorrow.
Fransızca sınıfına gitmeliyim ama yarın maça seni görmeye geleceğimi bilmeni istedim.
I wanted you to know that Bennet Ahmed is no longer a suspect in the Rosie Larsen murder.
Bennet Ahmed'in Rosie Larsen cinayetinde artık şüpheli olmadığını bildirmek istedim.
I wanted you to know that I was wrong about him. I made a mistake.
Onun hakkında yanıldığımı bilmenizi istiyorum.
You know, I didn't tell you this but when you were in the hospital and they gave you the stitches behind your ear they wanted to shave off all your hair on that side.
Bunu sana söylemedim ama, sen hastanedeyken ve kulağının arkasındaki dikişleri atarlarken yanlardaki saçlarını kesmek istediler.
I just wanted you to know that.
Sadece, bunu söylemek istedim.
I just wanted you to know that.
Sadece bunu bilmeni istedim.
I know that's probably not what you wanted to hear, but hopefully you'll understand, and if you wanted to talk some more about it, that's fine.
Duymak istediğin şeyin muhtemelen bu olmadığını biliyorum ama umarım anlayış gösterirsin. Daha fazla konuşmak istersen de konuşuruz.
I wanted to be a writer... did you know that?
Yazar olmak istemiştim, bunu biliyor muydun?
Er, anyway, I wanted to call you because, erm you know my friend, er, Nick that you've met a lot?
Neyse, ben seni şey için aradım arkadaşım Nick'i tanıyorsun değil mi? Daha önce tanışmıştınız.
Anyway, we're gonna be beefing up security, so I just wanted to let you know that.
Herneyse, güvenliği artıracağız, sadece bilginiz olsun istedim.
I'm here. I just wanted to let you know that.
Sadece bilmeni istedim.
I wanted to let you know that I've decided to try the High Star case on my own.
Bu High Star davası ile bizzat uğraşmaya karar verdiğimi bilmeni istedim.
I just wanted you to know that I'm not going to forget you.
Sizi asla unutmayacağımı söylemek istedim.
I wanted to know your secrets right away, and I didn't want to tell you mine until I felt I could trust you, and that... wasn't fair.
Seninle ilgili gerçekleri hemen öğrenmek istedim. ve senin bana anlatmanı istemedim. Ben sana güvenebilirdim.
I just wanted you to know that.
Bunu söylemek istedim.
I just wanted you to know that I'm... Going to file for divorce.
Bilmeni istediğim tek şey boşanma davası açacağım.
I know you didn't want to be in the Cabinet, that you wanted to be on your own, but you've got the job, and your job is to support your brother.
Kendi başına takılmak istiyorsun ama bir görevin var ve o görev de kardeşine destek olmak.
I just wanted to make sure you know that.
Bunu bildiğinden emin olmak istedim.
I just wanted to let you know that, uh, there may be some things in his speech that, uh, sound a little frightening to you.
Konuşmasında size biraz ürkütücü gelebilecek bazı şeyler olduğunu haber vermek istemiştim.
Well, I just wanted to let you know that your wayward black sheep daughter has in fact sold a book.
Size, dik başlı, yüz karası kızınızın sonunda gerçekten kitabını sattığını söylemek için aradım.
You know how I used to bring you a muffin every day? Well, I wanted to do that today, but we only had enough for one, and I was kind of hungry.
Hani eskiden sana hep çörek getirirdim ya bugün de öyle yapmak istedim ama sadece bir tane kalmış, ve ben feci acıktım.
Uh, I just wanted to let you know that I'm gonna go to Atlanta on Monday.
Bilmeni istedim. Atlanta'ya Pazartesi günü gideceğim.
Just wanted you to know that, you know, in case I suddenly die.
Sadece bilmeni istedim, birden ölürüm falan diye.
so it's our anniversary, and I know that you've always wanted to go to Paris, so I priced out two first-class tickets... what?
DÖRT YIL ÖNCE İşte yıl dönümümüz. Paris'e gitmeyi ne kadar çok istediğini de bildiğim için iki adet birinci sınıf uçak bileti sordurdum.
But i wanted to call and let you know that i am very sorry.
Ama seni arayıp ne kadar üzgün olduğumu söylemek istedim.
Listen, I know you said that you wanted me to see Nadia, and I know that I said I'd be mature about this entire thing, but I just... I don't really feel it's all that necessary anymore, so- -
Nadia'yı görmemi istediğini biliyorum ve bu konuda olgun davranacağımı söyledim ama artık pek de önemli görünmüyor, yani -
I just wanted to let you know that I didn't come here...
Bilmeni isterim ki buraya...
I... wanted to skip that whole awkward, getting-to-know-you part and just be at that dining room table I've heard so much about.
Şu tuhaf, sizi tanıma çabalarım ve hakkında çok şey duyduğum yemek masasında geçen konuşmaları yok saymak istiyorum.
I thought you wanted me to try to identify the government group that sanctioned division through investigation... connecting the dots, collecting a paper trail, you know, stuff I actually do as an analyst.
Benden, soruşturma kapsamında Bölüm'e destek veren hükümet gruplarının kimliğini ortaya çıkarmamı istediğini sanıyordum noktaları birleştirmemi, ipuçlarını bir araya getirmemi bir analist olarak gerçekten yapabileceğimi şeyleri.
You know, I gotta say, Chris, all my life I wanted to see you locked in a basement, but now that it's happened, all I want to do is get you out.
İtiraf etmeliyim ki Chris tüm hayatım boyunca seni bodrumda kilitli görmeyi istedim ama şimdide seni dışarı çıkarmak istiyorum.
First, I wanted to let you know that your friend Barney is being a perfect gentleman.
İlk olarak arkadaşınız Barney'in mükemmel bir beyefendi olduğunu belirtmek istiyorum.
You know how long I've wanted to do that?
Bunu yapmak için ne kadar bekledim haberin var mı?
I just wanted to let you know that our positions are currently filled, but go ahead and check back in three months.
Pozisyonlarımızın dolduğunu size bildirmek istedim ama devam edin ve üç ay sonra tekrar kontrol edin.
Can you let John know that I've been thinking about it, and, I wanted to check and see if the job was still available.
John'a bunu düşündüğümü söyleyebilir misiniz ve işin hâlâ uygun olup olmadığını bir kontrol etmek istediğimi söyler misin?
You know, Ray and I always used to joke about how easily we could have ended up with the other guy's life, and I think the thing is that maybe I wanted his life more than I wanted to admit.
Ray ve ben sürekli bir diğerimizin hayatını çalma üzerine şakalaşırdık,... ama asıl olay şu ki belki de itiraf etmek istediğimden çok daha fazla onun yaşamını istiyordum.
You know, I always thought that I wanted my last meal to be my mother's lasagna, but that is out. It's out.
Var ya, eskiden son yemeğimin annemin lazanyası olmasını isterdim ama onun modası geçti.
They wanted me to do human interest stories, but you know that I have no interest in humans.
İnsanları ilgilendiren haberler yapmamı istediler, ama bildiğiniz gibi ben insanlarla ilgilenmem.
I'll just tell him that you wanted to get to know me because you thought it was important that his two best gals become friends.
Şey, sadece beni tanımak istediğini çünkü etrafındaki iki kadının iyi geçinmesinin senin için önemli olduğunu söylerim.
I just wanted you to know that I... It wasn't nothing... to me.
Sadece bilmeni istiyorum ki benim için önemliydi.
Well, it seems that Will Brooks may have wanted a little bit more than just the keys to Bryn's shed, if you know what I mean.
Will Brooks, Bryn'den deposunun anahtarı dışında başka şeyler istemiş olabilir demek istediğimi anladıysan.
I just wanted to know that you're okay.
Nasıl olduğunu merak ettim.
Look, I wanted to come by and tell you that I know I screwed up.
Gelip sana bunu elime yüzüme bulaştırdığımı söyleme geldim.
I just wanted to let you know that I'm going into the Navy.
Donanmaya katılacağımı bildirmek istedim.
I just wanted to let you know that I love your daughter.
Şunu bilmenizi istiyorum ki...
Hey, I wanted to let you know... that I'm bringing some new instruments next week.
gelecek haftaya bazı yeni aletler getireceğimi bilmeni istemiştim.
I just wanted you to know that I think your choice of the Ritz Crown Hotel is a wonderful choice.
Ritz Crown Hotel'in harika bir seçim olduğunu söyleyecektim.
So, um, the last time I was home, my parents wanted to go to that restaurant, and I thought, you know, I'm a grown-up.
Son seferde ben evdeyken ebeveynlerim o restoranta bir daha gitmek istediler. Artık büyüdüğümü düşünüyordum.