I won't let anything happen to you traduction Turc
125 traduction parallèle
I won't let anything bad happen to you. You're all right.
Sana kötü bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
I won't let anything happen to you.
Sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
- I won't let anything happen to you.
- Sana bir şey olmasına izin vermem.
I won't let anything happen to you.
Size bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
Detective Miles and I won't let anything happen to you, I promise.
Dedektif Miles ve ben sana bir şey olmasına izin vermeyiz.
I won't let anything happen to you.
Sana bir şey olmasına izin vermem.
I won't let anything happen to you.
Sana kimsenin zarar vermesine izin vermeyeceğim.
Don't worry, I won't let anything happen to you without a fair trial.
Endişelenme. Adil bir yargılama olmadan sana birşey olmasına izin vermeyeceğim.
I won't let anything happen to you.
Sana bir sey olmasina müsaade etmem.
- I won't let anything happen to you.
- Ben sana göz kulak olurum.
But I won't let anything happen to you.
Ama sana bir şey olmasına asla izin vermem.
I won't let anything happen to you if I can help it.
Başına bir şey gelmesini gücüm yettiği sürece engelleyeceğim.
I won't let anything bad happen to you.
Sana kötü bir şey olmasına izin vermem.
But we won't let anything happen to you, I promise.
Ama sana bir şey olmasına izin vermeyiz, söz veriyorum.
Hey, listen, I won't let anything happen to you.
Hey, dinle. Sana birşey olmasına izin vermiycem.
I won't let anything bad happen to you.
Sana kötü birşey olmasına izin vermeyeceğim.
I won't let anything happen to you.
Sana birşey olmasına izin vermeyeceğim.
Carmen, there's nothing to be scared of. I won't let anything happen to you.
- Carmen, dinle... sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
I won't let anything happen to you.
Seni korurum.
I won't let anything happen to it. Just get here as fast as you can, okay?
Başına bir şey gelmesine izin vermeyeceğim.
You won't do anything to Ryo, I won't let that happen!
Ryo'ya birşey yapamazsın, Buna izin vermem!
Besides, I know you won't let anything happen to me.
Ayrıca, bana bir şey olmasına izin vermeyeceğini biliyorum.
No.. - I won't let anything happen to you.
- Sana bir şey olmasına izin vermem.
I won't let anything happen to you.
Sana bir şey olmasına asla izin vermem.
I won't let anything happen to you... I'll save you, son.
Başına bir şey gelmesine izin vermeyeceğim.
I won't let anything happen to you... or your dad.
Sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim veya babana.
Donna, I won't let anything happen to you.
Donna, sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
I WOn, t Let anything happen to you.
Sana bir şey olmasına asla müsaade etmem.
i won't let anything happen to you... or your boys.
Sana birşey olmasına izin vermeyeceğim veya çocuklarına.
You are going to be an ordinary boy with parents that care for you and won't ever let anything bad happen to you, the way I never could.
Ailesi sadece onun için uğraşan sıradan bir çocuk olacaksın ve bir daha asla başına kötü bir şey gelmeyecek, bu benim asla sağlayamayacağım bir şey.
I won't let anything bad happen to you.
Başına bir şey gelmesine izin vermeyeceğim. Git.
I won't let anything happen to him, you know that.
Kötü bir şey olmasına izin vermem, biliyorsun.
I won't let anything else happen to you.
Başına başka bir şey gelmesine izin vermeyeceğim.
I won't let anything happen to you or your family.
Ne sana ne de ailene bir şey olmasına izin vereceğim.
Anjali, look at me. I won't let anything happen to you. Nothing
Anjali bana bak sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim asla
I won't let anything happen to both of you.
Size birşey olmasına izin veremem.
I won't let anything bad happen to you.
Sana kötü bir şey olmayacak. Söz veriyorum.
Don't worry, I won't let anything happen to you.
Merak etme, sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
I promise you girls. I won't let anything happen to your hair or makeup.
Saçınıza ya da makyajınıza bir şey olmasına izin vermem.
I won't let anything happen to you.
Sana bir şey olmasına i zin vermeyeceğim.
You know I won't let anything happen to you nor your papa.
Sana, yada babana bir şey olmasına izin vermeyeceğimi biliyorsun.
We'll find Lawrence, but I won't let anything happen to you.
Lawrence'a ulaşacağız. Size bir şey olmasına müsaade etmeyeceğim.
I won't let anything happen to you. Not again.
Başına bir şey gelmesine bir daha izin veremem.
I won't let anything bad happen to you. Ever.
Size kötü bir şey olmasına asla izin vermeyeceğim.
I won't let anything happen to you.
Sana bir şey olmasına izin veremem.
I won't let anything happen to you.
Sana hiç bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
I promise I won't let anything happen to you.
Söz veriyorum sana birşey olmasına izin vermeyeceğim.
You know I won't let anything happen to you.
Sana bir şey olmasına izin vermem, biliyorsun.
I know you won't let anything happen to me.
- Biliyorum ki bana bir şey olmasına asla izin vermezsin.
I won't let anything happen to you guys.
Size bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
I won't let anything happen to you, I promise.
Sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim. Söz veriyorum.