I wondered traduction Turc
3,266 traduction parallèle
But I wondered also, would you like to talk about the quartet?
Acaba dedim, dörtlü hakkında da konuşmak ister miydin?
All the time, I wondered.
Bunca zaman, merak ettim.
I wondered if you'd autograph... -... my copy of your book.
Kitabını imzalar mısın acaba?
1 day I couldn't sleep and I wondered Why would Mr. Germain humiliate me in front of the whole class?
Bir gün uyuyamadım ve neden Bay Germain'in beni sınıfın huzurunda rencide ettiğini merak ettim?
The state boys are searching my house, so I wondered if the kids could come here for a minute.
Eyalet adamları evimi arıyor. Ee, çocukları bir süreliğine burada kalmasının sorun olmayacağını düşündüm.
I wondered how she was doing.
Keşke bilsem.
I wondered if he had food...
Yiyeceği var mı diye merak ettim.
I wondered what it's like to be with him.
Onunla birlikte olmak nasıl bir şey merak ettim.
I wondered what he looked like now.
Onun şu an neye benzediğini merak etmiştim.
There was a time out in the frontier with Robert when I wondered if this beautiful landscape might not be better unspoiled.
Robert ile beraber arazide çalışırken bu kusursuz doğaya keşke el sürülmemiş olsa diye düşündüğüm anlar olmuştu.
I wondered for a while why no-one was willing to go after a crook like Samuels.
Ben de Samuel gibi bir sürüngenin peşinden neden kimse gitmiyor diye merak ediyordum.
Hi, DC Meg Riley, I wondered if I could talk to you for a few moments.
Merhaba, ben DC Meg Riley, birkaç dakikanızı alabilir miyim?
And I wondered..... if you might take it to the Fuehrer?
Ve merak ediyorum..... bunu Führer'e verebilirmisiniz?
My lord, they said you were here, so I came, but I wondered if I should, because what if you weren't?
Lordum burada olduğunuzu söylediler, geldim.. .. burada olmayabilirdiniz de, değilmi?
I wondered where you went.
Nereye gittiğini merak ettim.
I wondered what happened to it.
Dolguya ne olduğunu merak ediyordum zaten.
Sometimes, you know, I wondered, how well I knew the real Eddie when... he was so good at pretending to be someone else.
Bazen, Eddie'nin bir başkasıymış gibi davrandığında onu nasıl iyi tanıdığımı düşünüyordum.
I wondered if you wanted to hear the trill first before we run it through.
Çalışmaya geçmeden önce, tizden girişi duymak ister misin diye merak etmiştim.
That's why I picked Dodge, because I knew that eventually every outlaw would walk through the doors of The Long Branch, and with every man, I wondered, would I ever get to McMurphy himself, and now he's coming.
Bu yüzden Dodge'ı seçtim, biliyordum ki eninde sonunda her kaçak The Long Branch'den buraya gelir, ve herkes burdan geçer McMurphy bile geliyor baksan.a
When the hotel desk clerk told me he'd checked out, I wondered if the surveillance video might clue us into something.
Otelin resepsiyon görevlisi çıkış yaptığını söyleyince güvenlik kayıtlarında bir ipucu bulabilirim belki diye düşündüm.
I wondered if you might write me a letter of recommendation.
Benim için bir tavsiye mektubu yazabilirmisiniz acaba.
I wondered if I might prevail on you to make your famous ladyfingers.
Şu meşhur bisküvilerinizden yapmanızı rica edecektim.
I've always wondered about that.
Sakıncası yoksa bir şey soracağım.
I've always wondered what it would be like.
Hep nasıl olacağını merak ettim durdum.
And I figure I'll never see the money again and I just wondered if they gave you your cut.
Ben de anladım ki o para yalan oldu ben de sana payını verdiler mi diye merak ettim.
I always wondered if you were involved in this.
- Buna dahil olduğunu biliyordum.
I just wondered so, of empathy.
Sadece empati uyandırmaya çalışıyordum.
And, um. I just wondered, did he ever talk about - that part of his life?
Merak ediyorum acaba hayatının bu döneminden hiç bahsetti mi?
I always wondered if maybe I could have done something.
Hep aklımı kurcalamıştır acaba elimden bir şey gelir miydi diye.
I've often wondered why the folks from Ripley's Believe It or Not!
Bende sıklıkla merak ederdim Neden Ripley halkı inansın yada inanmasın!
I always wondered if they, go... exploring, when we sleep, our souls?
Uyuduğumuzda ruhlarımızı keşfe çıkıyorlar mı merak ediyorum.
I mean, haven't you ever wondered if there was more out there?
Hiç mi dışarıda daha önemli şeyler olup olmadığını merak etmedin?
For fifteen years, I've wondered why the banyan tree withered away.
On beş yıldır, banyan ağacının neden kuruduğunu merak ediyordum.
- I always wondered what it must be like to be kissed by Luca Salta.
Hep Luca Salta ile öpüşmek nasıldır, merak etmişimdir.
See, the great thing is, I have actually always wondered if it was possible to dry yourself with a sock.
İşin güzel tarafı, her zaman merak etmişimdir, Bir çorapla kendini kurulamak mümkün müdür diye.
- I have this cousin, and she started working at this laundromat when she was 19, right out of high school, and no one wondered why she worked at the laundromat.
Kuzenim 19 yaşında çamaşırhanede çalışmaya başlamıştı. Liseyi bitirir bitirmez. Neden çamaşırhanede çalıştığını kimse merak etmemişti.
You know, I've always wondered what it would be like to tap that succu-butt.
Biliyormusun, ben hep merak etmişimdir succu-poposuna vurmak nasıldır diye..
I've always wondered if she's still there, waiting for me.
Her zaman hala orada mı, beni bekliyor mu diye merak etmişimdir.
I always wondered what type of person you'd have to be.
Nasıl birisin bilmiyorum
I always wondered what went on in a Turkish bath house.
Her zaman Türk hamamına gitmeyi merak etmişimdir.
I always wondered what happened to Lacey.
Lacey'e ne olduğunu hep merak etmiştim.
'I just wondered if you were at the hospital.
Acaba...'... hastanede misin diye merak ettim.
You know, I always wondered...
Hep merak etmişimdir...
I, er, I just wondered if you've got five minutes for a quick chat?
Acaba küçük bir sohbet için beş dakikan var mı?
But there hasn't been a day goes by That I haven't wondered
Ama merak etmediğim bir gün bile olmadı.
Um, the story is, I was in town and I just wondered if you wanted to go for a drink?
Şey, mesele şu, şehirdeydim ve bir şeyler içmeye gitmek ister misin acaba diye merak ettim.
'I just wondered if you fancied going up West tomorrow night? '
Yarın gece West'e gitmek ister misin diye merak etmiştim.
I always wondered what you had under there.
Giysinin altında ne olduğunu hep merak etmiştim.
I always wondered why nobody does that.
- Niye kimse çığlık atmaz diye merak ederdim hep.
Ever wondered why I was so adept at contracts?
Anlaşmalara neden bu kadar bağlı olduğumu düşündün mü hiç?
I've always wondered what would happen if people ever found out.
Ya insanlar bunu öğrenirse neler olacağını hep merak etmişimdir.
i won't 3058
i won't forget you 27
i won't be late 34
i won't let you down 206
i won't leave you 95
i won't forget 80
i won't tell you 54
i won't give up 42
i won't have it 79
i won't tell if you won't 28
i won't forget you 27
i won't be late 34
i won't let you down 206
i won't leave you 95
i won't forget 80
i won't tell you 54
i won't give up 42
i won't have it 79
i won't tell if you won't 28
i won't be a minute 39
i won't be there 36
i won't hurt you 134
i won't be a moment 22
i won't forget this 45
i won't tell anyone 179
i won't do it 327
i won't hide anymore 51
i won't do it again 117
i won't be 54
i won't be there 36
i won't hurt you 134
i won't be a moment 22
i won't forget this 45
i won't tell anyone 179
i won't do it 327
i won't hide anymore 51
i won't do it again 117
i won't be 54