Illogical traduction Turc
325 traduction parallèle
That could not be more illogical.
Daha mantıksızca bir şey olamazdı.
Well, it is illogical.
Hiç mantıklı değil.
- Completely illogical and unexpected.
Tamamen mantıklı ve tamamen beklenmedik.
- No, but it is illogical.
- Hayır, ama mantık dışı.
I know it sounds crazy and illogical, but that's the way it is.
Sana çıIgınca ve mantıksız gelecek ama bunu yapmak istiyorum.
It's a rather illogical theory too, I suppose.
Oldukça da mantıksız bir teori herhâlde.
What he says is not entirely illogical.
Söylediği çok mantıksız değil.
Do women think it feminine to be so illogical, or can't they help it?
Kadınlar mantıksız olmalarını kadın olmalarına mı bağlarlar, ya da ellerinden gelen birşey yok mudur?
What's so illogical about that?
Bunda böyle mantıksız olan nedir?
It's logical, and the illogical borrows from the logical.
Mantıklı, ve mantıksız olan mantıklı olandan ödünç alır.
It's a most hodgepodge-ical most illogical
Bu en karmakarışık en mantıksız.
Scott, the Joint Chiefs even the very emotional, very illogical lunatic fringe, they're not the enemy.
Genelkurmay Başkanı Scott... çok duygusal, mantıksız fanatiğin teki olsa bile, düşmanımız değil.
Well, yes, I'm being illogical, unfair if you like, but I just have an instinct.
Tamam, istersen mantıksız, insafsız de ama içgüdülerim aksini söylüyor.
So to give that up would be just illogical, meaning that you're seeing your work as nonsense, something nauseating.
Bundan vazgeçmek mantıksızlık olurdu. Yani işini abes olarak görmen, iğrenç bir şey.
It was illogical for him to bring those players aboard.
O oyuncuları gemiye bindirmek mantıksızcaydı.
It's illogical. lt does not follow.
Ama mantıklı değil.
You're illogical and insubordinate.
Mantıksız ve isyankarsınız.
Well, we're talking about sensible and illogical amounts.
Ama biz mantıklı şeylerden söz ediyoruz.
Your illogical approach to chess does have its advantages on occasion, captain.
Satranca olan mantıksız yaklaşımınızın bazen avantajları var.
To me, it is illogical to run up and down on grass, using energy instead of saving it.
Bana otların arasında koşup durmak çok mantıksız geliyor, tasarruf etmek yerine enerji harcaması.
Most illogical.
Çok mantıksızca.
Well, since it is illogical... for a communications officer to resent the word "frequency"...
İletişim subayının frekans kelimesinden hoşlanmaması mantıksız.
I'm an illogical woman who's beginning to feel... too much a part of that communications console.
Şu konsülün bir parçası gibi hissetmeye başlayan mantıksız bir kadınım.
- To maintain your existence is illogical.
- Hayatta olmanız mantıksız.
Machines that wanted logic and order and found that frustrated by the illogical creatures that built them.
Makineler mantık ve düzen istediler, ve onları yaratan mantıksız yaratıklar yüzünden bu sağlanamadı.
- lt is illogical.
- Bu mantıksız.
It would be illogical for us to protest against our natures don't you think?
Doğamıza karşı gelmek mantıksızlık olur. Sizce de öyle değil mi?
Inefficient and illogical.
Yetersiz ve mantıksız.
It is illogical.
- Mantık dışı.
Your statement is illogical.
- Sözleriniz mantık dışı.
That is illogical.
- Bu mantık dışı.
- That is irrational, illogical.
- Mantık dışı.
Illogical.
Mantık dışı!
Illogical. Please explain.
Lütfen açıklayın!
Now you'll find yourself back among us illogical humans again.
Şimdi, bize, yine mantıksızların arasına döndün.
Which I find eminently satisfactory, doctor. For nowhere am I so desperately needed as among a shipload of illogical humans.
Bu çok tatmin edici, bir yığın mantıksız adamın olduğu bir gemiden bana daha çok ihtiyaç duyulan başka yer yoktur.
Threats are illogical.
Tehditler mantıksızdır.
I'm merely saying it would be illogical to kill without reason.
Hiçbir neden olmadan öldürmenin mantıksız olduğunu söylüyorum.
Your impulses are illogical.
Dürtülerin mantıksız.
- Your reaction is most illogical.
- Tepkin daha çok mantıksız.
Your Empire is illogical because it cannot endure.
İmparatorun mantıksız çünkü uzun süre dayanamaz.
You are illogical to be a willing part of it.
Bunun parçası olduğun için sen de mantıksızsın.
Intuition, however illogical, Mr. Spock, is recognised as a command prerogative.
Önsezi, ne kadar mantıksız olsa da, komuta ayrıcalıklarındandır.
If you're suggesting this was a penal deportation vessel, you've arrived at a totally illogical conclusion.
Bunun mahkumları sınır dışı eden gemi olduğunu söylüyorsan, tamamıyla mantıksız bir çıkarım.
illogical.
Mantıksız.
That, sir, is illogical. lt is suicide.
Bu, mantık dışı. Tam bir intihar.
- Then we must fight it now. illogical.
- O zaman şimdi savaşmalıyız.
Illogical?
Mantıksız?
Illogical. Illogical.
Mantıksız.
Our logic is to be illogical.
- Mantığımız mantık dışı olmaktır.
- Illogical.
- Mantık dışı. - Tamamıyla.