English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / Impounded

Impounded traduction Turc

234 traduction parallèle
We impounded it since we found it at the pool.
Havuzda bulunduktan sonra el konulmuştu.
I'll have your furniture impounded.
Bütün eşyalarına haciz getirteceğim.
We'll have his furniture impounded tomorrow.
Yarın eşyalarına haciz getirteceğiz.
This money is impounded by a government which, like your own... is at peace with the world.
Bu paraya, savaşın dışında kalan bir ülke el koyuyor. Tıpkı sizin ülkeniz gibi.
Your brother Morgan ran me out of Deadwood last year and impounded $ 10,000 of my money.
Kardesin Morgan geçen yiI... beni Deadwood'dan sürüp 10.000 dolarima el koydu.
- All the gold is impounded, to be held until this thing is settled.
- Bütün altınlara el koyuyoruz, mahkeme kararı gelene kadar her şey burada kalacak.
Just as soon as we load up with whatever's being impounded.
Biz haczi tamamladık yükleme biter bitmez döneceğiz.
I heard a rumour around town that the mine was impounded.
Ben madenin haczedileceğine ilişkin şehirde bazı dedikodular duydum.
Frankie knew the mine would be impounded - even before the soldiers started up there.
Frankie askerler oraya gelmeden önce madenin haczedileceğini biliyordu.
At said location on 1 6 September 1 954 furniture will be impounded from Adelina Sbaratti...
Burada oturan Adelina Sbaratti'nin mobilyalarına, 28000 liretlik borcunu...
Which you didn't pay, so they impounded your furniture.
Evet, ödemediğiniz bir ceza! Bu yüzden mobilyalara haciz geldi.
I want all private radios impounded.
Bütün şahsi radyoların toplanmasını istiyorum.
Mandrake, I thought I ordered all radios impounded.
Mandrake, bütün radyoların toplatılmasını emretmiştim.
All we need now is the wrist strap you impounded from Chesterton.
Şimdi sadece Chesterton'dan aldığınız bileklik sizde kaldı.
I demand that this thing is impounded and checked!
Bu şeye el konulmasını ve denetlenmesini istiyorum!
- Then your car will be impounded.
- Öyleyse arabana el koyulacak.
The building and everything in it is impounded as evidence.
Binaya ve buradaki her şeye delil olarak el koyuyoruz.
The ministry has impounded our furniture
Bakanlık mobilyalarımıza el koydu.
His writings have been impounded.
Yazılarına el kondu.
I came across them while I was on patrol. I only impounded them, that's all!
Başı boş sığırları topladım, olay bundan ibaret!
How would you like to have your goddamn rig impounded?
O lanet olası kamyonuna el koymama ne dersin, ha?
- Impounded for what?
- Ne sebeple el koyuyorsun?
- I had it impounded.
- Ona el koydurdum.
They impounded it. The trouble is, I think Comtron talked the sheriff into letting them check out the car.
Sorun şu ki sanırım Comtron şerife incelemek için arabayı vermesini söylemiş.
This plane is being impounded for illegal landing.
Bu uçak yasadışı iniş sebebiyle alıkonulacak.
It was impounded.
El konulmuş.
They impounded the car.
Arabaya el koydular.
It'll be impounded until it can be made safe for travel.
Yol için güvenli olana kadar trafikten men edilecek.
All this stuff is impounded!
Bütün bu mallara el konulmuştur!
They just impounded the stuff.
Eşyalara el koydular sadece.
- All this gets impounded.
- Onların tümüne el konulacaktır..
And keep that motorcycle out of my parking place or I'll have it impounded.
O motosikleti de park yerimden çek yoksa ben çektirtirim.
- The police impounded it.
- Polis el koydu. Geri alabiliriz.
Boats get impounded, funny things happen.
Tekneler aranabilir, tuhaf şeyler olabilir.
Your car's been impounded.
Arabanıza el konuldu.
Impounded?
El konuldu?
Congress is shut down and your congressional privileges impounded.
Kongre kapatıldı ve meclis üyelerinin ayrıcalıkları kaldırıldı.
And they will not take anything from my impounded accounts.
Yakında banka hesaplarıma da el koyacak.
My government demands that these ships be impounded and their weapons seized.
Gemilerin aranmasını ve silahlara el konulmasını talep ediyoruz.
Afford it you will, Mr. Newman or this court will see that your car is impounded and sold at auction.
Bay Newman aksi takdirde, mahkeme arabanızı alıkoyacak ve bir müzayedede satacaktır.
This car is officially impounded.
Bu arabaya kanunen el koyuyorum.
Your vessel is being impounded.
Geminize el konuldu.
"You have 10 minutes." "Your car has been impounded."
10 dakikanız kaldı. Aracınız çekildi.
Phone records, credit card, bank account, all impounded, now classified.
Telefonu, kredi kartı, banka hesabı, hepsi gizli artık.
For starters, they impounded my van.
İlk olarak, aracıma el koydular.
Well, then, we're gonna have to have your car impounded.
Bu durumda aracınızı çekmek zorundayız.
My ship's been impounded.
Gemime el konuldu.
Sorry about your car. "It got impounded. You won't be able to get it for two weeks."
İki hafta boyunca alamayacaksın. " demeye ne oldu?
After they're impounded officially and carted off to headquarters you won't know what happens to them shirts.
.. gömleklerinize ne olacak?
And since they're impounded and tagged before we do our jobs, there's no way to check'em.
Silahları kanıt odasından aldık ve işimiz bittiğinde yerine koyduk. Ve silahlar biz işimizi yapmadan önce el konulup fişlendiği için onları kontrol etme ihtimalleri yok.
Ship's impounded, ma'am.
Gemiye el konuldu hanımefendi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]