English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / Impregnated

Impregnated traduction Turc

170 traduction parallèle
We found a shirt impregnated with phosphorus in his room.
Odasında fosfora bulanmış bir gömlek bulduk.
Straw paper, impregnated with dextrin and clay and... squeezed in a hydraulic press.
Dekstrine ve kile iyice doyurulmuş, kamış kağıdının hidrolik preste iyice sıkıştırılmasıyla elde edilmiş özel bir kamış kağıdı.
One of them is impregnated with a poison... that kills in 5 seconds.
Bir tanesine, insanı beş saniye içinde öldüren bir zehir sürüldü.
I impregnated the lashes of the whip with a powerful narcotic.
- Güçlü bir yatıştırıcı sürdüm kamçıya.
That bear, impregnated with my son's kisses... is nothing but horsehair and plush.
Bu oyuncak, oğlumun öpücükleriyle kaplı. Özellikle at kuyruğu ve tüyleri.
"In this country no Governor, no Bishop or other authority could please God, Our Lord for evil is much impregnated in the customs."
"Bu ülkede ne vali, ne piskopos ne de başka bir otorite Tanrı'yı memnun edebilir Tanrımız bu ülkedeki geleneklerde kötülük yapılarak yatıştırılmıştır."
We keep two girls at all times... who are impregnated by Channing... our rather fertile servant.
Devamlı iki kız tutuyoruz... Channing tarafından hamile kalıyorlar... bizim oldukça verimli hizmetkarlarımız.
And its teeth are impregnated with cyanide.
Ayrıca, onun dişleri siyanür üretiyor.
Its teeth are impregnated with cyanide?
"onun dişleri siyanür üretiyor" mu?
"Its teeth are impregnated with cyanide"?
"onun dişleri siyanür üretiyor" mu?
Himself the son of a virgin, impregnated, I believe, by a ghost.
Kendisi, sanırım, bir hayalet tarafından hamile bırakılmış bir bakirenin oğlu.
It meticulously impregnated you life, your movements, the hours you keep, your room, it took possession of the cracks in the ceiling, of the lines in your face in the cracked mirror, of the pack of cards ; it slipped furtively into the dripping tap on the landing, it echoed in sympathy with the chimes of each quarter-hour from the bell of Saint-Roch.
Titizlikle girdi hayatına, hareketlerine, saatlerine, odana tavanındaki çatlakları, kırık aynanda gördüğün yüzündeki çizgileri, iskambil desteni eline geçirdi bir hırsız gibi musluğundan damlayan suya sızdı her çeyrekte Saint-Roch'un çanıyla birlikte yankılanıyor.
Thanks to me yourfather knew pleasure your mother was impregnated, and you came into this world.
Benim sayemde baban anneni hamile bıraktı ve sen dünyaya geldin.
Thirty-five girls are impregnated and then you are killed, you understand?
35 kız hamile kaldıktan sonra seni öldürecekler. Anladın mı?
With the languid lamps clear and colourless... on deep cushions impregnated with odour...
Temiz, renkisiz koyunlarla eğlenebilmek için şöhretlerinden vazgeçmişler...
There are still people who claim to have been abducted by aliens or even sexually abused, or even impregnated by them.
Hala uzaylılar tarafından kaçırıldıklarını, hatta cinsel istismara uğradıklarını ve hatta hamile bırakıldıklarını iddia eden insanlar var.
Only in the last 20 or 30 years... have we learned how the system... starting with chemical molecules, which are its buildlng-blocks... establishes nerve paths, which will be programmed... impregnated by social conditioning.
# Sinir sistemimizin kimyasal moleküllerle nasıl start alıp... #... çalışmaya başladığını, sistemin temel yapı taşlarının nasıl... #... sinir hatları oluşturduğunu ve bu hatların toplumsal, kültürel... #... koşullanmayla nasıl beslenip programlanacağını öğreneli... #... daha 20-30 yıl oluyor.
And, by wearing a rubber sheath over my old fellow I could ensure that when I came off, you would not be impregnated.
Ve, benim ufaklığa lastik bir kaput geçirerek... ben boşalınca hamile kalmamanı garanti altına alabilirim.
Hey, homeboy, why don't you go close that door? We'll get the prom queen impregnated.
Hey hemşo, neden kapıyı kapatmıyorsun sonra da balo kraliçesini hamile bırakalım.
He figured he could get an alien back through quarantine if one of us was impregnated... whatever you call it, and then frozen for the trip home.
Bir yaratığı karantinadan nasıl geçirebileceğini buldu. Birimiz döllenirse buna her ne denirse ve sonra da donmuş olarak eve yolculuk.
Deanna was impregnated by... what?
Deanna, bir... ne tarafından hamile bırakıldı?
I've come to the conclusion that it's virtually impossible... for you to have impregnated your nurse, Montana Moorehead... because before she came to our little clinic... she was...
Bayan Moorehead'i hamile bırakmanızın fiilen imkansız olduğu sonucuna vardım. Çünkü kliniğimize gelmeden önce kendisi Long Island, Syosset'teki Milton Moorehead'miş. Bakın!
Where never is heard an impregnated word and the hooters are uncovered all day.
Hamile bir kelimenin bile duyulmadığı ve memelerin gün boyu açık olduğu bir yere.
My brother once impregnated a woman named Pauline.
Abim Pauline adından bir kadını hamile bırakmıştı.
Faced with my mother's panic, the doctor didn't dare tell her she'd been impregnated by a contaminated tomato.
Annemin paniğini gören doktor sperm bulaşmış bir domates tarafından gebe bırakıldığını ona söylemeye cesaret edemedi.
I explained that we are looking for a man who impregnated your sister.
Aradığımız adamın kızkardeşini hamile braktığını anlattım.
In a few frantic weeks, 90 % of the cows are impregnated.
Hummalı birkaç haftadan sonra dişilerin yüzde doksanı gebe kalır.
If the tab turns pink, you have been impregnated by a homosexual.
Eğer şerit pembeye dönerse, bir homoseksüel tarafından hamile bırakıldınız demektir.
What would you say if I told you I never impregnated a woman?
Eğer hiç bir kadını hamile bırakmadığımı söyleseydim ne derdin?
She got impregnated by her troglodytic half-brother and decided to have an abortion.
Üvey kardeşi tarafından hamile bırakılmış o da çocuğu aldırmaya karar vermiş.
I impregnated myself with it.
Ve karnımda ki bebeğin genetik koduna işledim.
I impregnated myself with his DNA.
Kendimi onun DNA'sıyla hamile bıraktım.
I've been impregnated by a 12-year-old!
12 yaşında biri tarafından gebe bırakılmış gibiyim!
She's looking a little impregnated.
Sanki hamile gibi gözüküyor. - Hayır.
- No. An impregnated cat is a bitch.
Hamile kalan bir kedi sürtüktür.
I'm accusing that your wife may have been impregnated.
Sizi, karınızın gebe bırakılmış olabileceği ile suçluyorum.
There's my dad, the imprisoned convict or my sister, impregnated by her black boyfriend.
- Bir konu seç. Babam hapiste tutuklu. Ablam zenci erkek arkadaşından hamile...
Springer's doing a special on teens impregnated by transvestites and -
Springer travestilerin hamile bıraktığı genç kızlarla konuşuyor...
The deep slumber of a father whose daughters aren't out being impregnated.
Kızları hamile kalmayacak olan bir babanın derin uykusu olacak.
- You impregnated my sister again.
- Kardeşimi yine hamile bırakmışsın.
She had actually been impregnated by her brother but she obviously didn't know it was her brother at the time.
Aslında ağabeyi onu hamile bıraktı, ama tabii ki... o sırada onun ağabeyi olduğunu bilmiyordu.
He impregnated you, Arlene.
Seni hamile bıraktı.
Shirley Bellinger, before she was executed, gave me a little hint as to who impregnated her when she was in Oz.
Shirley Bellinger, idam edilmeden önce onu Oz'da hamile bırakan kişiyle ilgili bana bir ipucu verdi.
Using documents filed by a sperm bank in Sparta, Illinois, and by the mothers who may have been impregnated by your donation...
Sparta, Illinois'de bir sperm bankasının formlarına baktım. Sizin bağışladığınız spermlerle hamile kalan bir kadın...
You're going to get impregnated by my brother's seed!
- Hamile kalacaksın... -... kardeşim tohumlarıyla!
I've been impregnated by demon spawn before.
Daha önce iblis yumurtasıyla hamile kaldım.
So that's... The guy who impregnated me with Rory, yes.
Beni Rory'ye hamile bırakan adam.
Yeah, you know that I would too if I had impregnated an alien killer who murdered one of our friends and then left the planet with my unborn child.
Evet, ben de isterdim eğer bir uzaylı katili hamile bıraksaydım arkadaşlarımızdan birini öldüren ve gezegeni doğmamış çocuğumla terk eden.
Three centuries later, purely out of jealousy... Gaius Germanicus Caligula murdered his own sister... impregnated with his own child. In the...
Üç yüzyıl sonra, sadece kıskançlık yüzünden Gaius Germanicus Caligula kendi çocuğunu taşıyan öz kardeşini öldürdü.
Yes, it's been impregnated with a virus.
İçine bir virüs konmuş ve bu kanda katı bir maddeye dönüşüyor.
Impregnated?
Gebe bırakılmak mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]