Ing traduction Turc
1,398 traduction parallèle
That's how the thief is I.D.'ing the victims.
Hırsız kurbanlarını bu şekilde saptıyor.
I found on the school's ISP in the deleted files an e-mail sent out the day before the attack cc'ing all the members of the DMG telling them to be careful at school the next morning.
Silinen dosyaların içinde okulun İSS'sini buldum. Saldırıdan bir gün önce, bütün KMB üyelerine ertesi sabah okulda dikkatli olmaları için bir e-mail gönderilmiş.
Yeah, I'm PMS'ing and he made fun of my shoes.
Evet, muayyen günümdeyim, o da ayakkabılarımla dalga geçti.
I.M.ing WORKS, AND WHEN I GO HOME TONHT, TOM AND I ARE GOING TO...
Şu anda işteyim ama eve gittiğimde Tom ve ben...
HEY, ANY LUCK WITH THAT I.M.ing THING?
Hey, mesajlaşma işinden bir şey çıktı mı?
Some big-time music manager was limo-ing through town and he caught one of the troubadour's songs.
Önemli bir müzik yapımcısı limuziniyle kasabadan geçiyordu. Ozanın şarkılarından biri kulağına gelmiş.
"Why do you keep cc-ing me on things that have nothing to do with me?"
Benimle alakası olmadığı halde neden maillere beni cc ye koyuyorsun?
Ya-ya-ing the sisterhood.
Ufaklığa hemşirelik.
And I don't wanna see any pictures of her R-ing some girl's O while some H K's in the background.
Onun başka kızların "R" lerini "O" larken çekilmiş fotoğraflarını da görmek istemiyorum ki o fotolarda "HK" lerde olmayacak.
Ryland was OD'ing, but the doctors pulled him out of it.
Ryland aşırı dozdan ölecekti ama doktorlar onu geri getirdiler
DJ'ing. You know, I'm thinking of getting into spinning wax.
Ben de bu dj'lik işini kıvırabileceğimi düşünüyorum...
- You are not DJ'ing the party.
- Bu gece Dj olmayacaksın.
Or make you invisible. A worm-holing, time-bending, invisible-ing device that shields you from the mind.
Solucan deliği, zaman bükme, görünmezlik aygıtı bu hafızanı koruyor.
Yes, he said invisible-ing.
Evet, görünmezlik dedi.
Going somewhere? - I'm just IM'ing with Sexysteve right now.
Ben de Seksi Steve'le yazışıyordum.
Now we're all the back to square f'ing one?
Şimdi biz buna uymak zorunda mıyız?
I will f'ing knife him in the...
Lanet bıçağımı onun...
#'Cause I had some f'ing coffee #
~ Çünkü buraya gelmeden önce ~
This cross-checks her face with the UK population.
Bu onun yüzünü ing. nüfusu ile karşılaştırıyor.
Our priority is I.D.'ing the members and finding out which one drives a silver Honda Accord.
En önemlisi üyeleri tespit edip, metalik gri Honda Accord'u olanı bulmak.
I'm ing to prescribe a more unorthodox treatment.
Beklenilmeyen davranis teshisi koyacagim.
I didn't mean to get all alpha male on you. ? What are you supposed to say to the guy who's f'ing your wife while you're in jail?
Senin şu lider erkek kişiliğini bozmak istemedim ama hapisteyken karını beceren bir adama..... sen olsan ne söylerdin ki?
That's not what I'm "hey" ing you about.
Ona "hey" demedim.
Happy Herbalux-ing!
İyi Herbalux'lar!
Oh, how you ing?
Oh, nasıI gidiyor?
- Sage-ing the place.
Mekanı kutsuyorlar.
We couldn't risk them I.D.'ing you as the baggage handler from the airport.
Havaalanında çantaları taşırken seni gördüler, riske giremeyiz.
No, I am not revolting. I am... coup-ing.
Şimdi, ben iğrenç değilim, bağlıyorum.
The important ing is that he's safe, and we're gonna nue you back to health, and i think that would happen a lot faster if we all clear out.
Önemli olan, onun artık güvende olduğu ve sağlığına kavuşması için tedavi olduğu. Ve bence bu, hepimiz burayı boşaltırsak daha çabuk olacak.
I've... kind of had a lot ing on.
Biliyorsun, bir sürü sey olup bitiyor.
Pe-people watching me instead of, uh... it's- - it's so weird, uh, to be the one ing watched.
Bu çok garip, izlenen olmak.
Great. ( Computer Beeps ) Oh, I Have To Go. Someone's I.M.Ing Me On Bachelocity.
Kapatmalıyım, biri bana bachelocity'den mesaj yolluyor.
Well... I Forgot To Ing Sweetener For The Blonde Woman's Coffee, And She Tried To Put Her Cigarette Out On My Arm.
Sarışın kadının kahvesi için tatlandırıcı getirmeyi unutmuşum, sigarasını kolumda söndürmeye çalıştı.
Even... ing.
Akşaaam... lar.
We're a team, and our first play is i.D.Ing those bodies.
Biz bir takımız ve ilk işimiz o cesetleri teşhis etmek olacak.
No sense hype ing it.
büyütmeye gerek yok.
- Do you still dream about O.J.-ing Diane?
- Rüyanda hala Diane'i öldürüyor musun? - Hayır.
Bor-ing!
Sıkıcı!
Stop IM-ing me.
Bana mesaj göndermeyi bırak.
You'll be at home with the kid while I am out awesome-ing all over the place.
Sen evde çocukla oturuyor olacaksın ben dışarda muhteşemleşirken.
Sir, I woke up this mo? Ing With a budget mapped out in my head of $ 1,000 a month.
Bayım bu sabah kafamda aylık 1000 Dolarlık bir bütçeyle uyandım.
In my book, it means getting promoted, going to an army school, P.C.S. - ing. Things like that.
Benim kitabımda bunun anlamı, terfi etmek askeri okula gitmek ve benzeri şeylerdir.
She's Totally Pms-Ing.
Adet öncesi gibi öfkeli
You did what? - I drove my car... into a f * ing lake.
- Arabamla lanet olasıca bir göle girdim.
- The he-M.S.'Ing.
- Şu ERmsn şeyi.
I'm tormented by the thought that simon elder could've had something to do with that plane ing down.
Uçağın düşmesi konusunda Simon Elder'in birşeyler yapmış olması düşüncesi içimi kemirdi.
I'm sorry that i said i thought you had a ing for her.
Sana ondan hoşlandığını söylediğim için özür dilerim.
You Must Have Gone Through A Similar Ing
Aynı şeyleri siz de yaşamışsınızdır Kiki dünyaya geleceği zaman.
I'm also going to overlook you two have been Christmas and Easter-ing it for the last ten years.
Son on yıldır Noel ve Paskalya'da yaptıklarınızı da dikkate almayacağım.
Nine.
( İng. : nine = dokuz Alm. : nein = hayır )
( kck ing ) in Can we talk for a minute?
Bir dakika konuşabilir miyiz?