English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / Inhibition

Inhibition traduction Turc

61 traduction parallèle
People were living among the ruins without shame or inhibition, their naked and raw humanity exposed.
Kalıntılar arasın yaşayan insanlar, utanç ya da çekingenlik olmadan, çıplak ve çiğ insanlığa maruz kaldılar.
- Inhibition behavior.
- Ket vurma davranışı.
A third one will cause the inhibition of action.
# Üçüncü demet, "eylemi engellemeye" neden olacaktır.
4 - Inhibition behavior...
- Ket vurma davranışı.
This punishment will provoke inhibition behavior.
# Bu ceza, ket vurma davranışını körükleyecektir.
This inhibition, in man, is accompanied by "anguish"... and creates profound biological disturbances... so profound that, if a microbe is present... whereas normally he could fight it off... now he can't : He gets an infection.
# İnsanlarda bu ket vurma, ıstıraba neden olur... #... çok büyük biyolojik rahatsızlıklar yaratır... #... o kadar büyük ki, normalde savaşabileceği bir mikrop... #... vücuduna girse, kişi bu durumdayken savaşamaz... #... ve hastalık kapar.
Man has many ways to combat... this inhibition of action.
# Eyleme geçmesi engellenmiş insanın... #... birçok savaşma yolu vardır.
I didn't feel any inhibition or shame or anything, which would have been normal.
Herhangi bir çekingenlik ya da utanma hissetmiyordum, gayet sıradan gelmişti.
- Yes. - Surrounded by trees and nature, one feels a glorious stirring of the senses... a rejection of poisonous inhibition... and a fecund motion of the soul.
- Doğaananın ve ağaçların arasında yaşayan biri, duygularının harikulade coşkusunu ve kıpır kıpır oynaşan ruhunu hissederek, zehirli bir tutsaklığı reddeder.
I have a fundamental respect for life in all its forms and a strong inhibition against harming living beings.
Her tür yaşam formuna temel saygı ve canlı varlıklara... zarar vermemek için güçlü bir yasaklamayla programlandım.
Yes, it's a principle called "competitive inhibition".
Evet bu prensip "rekabetçi engelleme" olarak adlandırılır.
Their residence, both in reputation and profit, was better both ways. Their inhibition comes by the means of the late innovation.
Son olaylar dolayısıyla tiyatrolar zorluk içinde sanıyorum.
I spoke to Dr. Huffeyer... and he said that as long as I externalize my feelings... without inhibition...
Dr. Huffeyer ile konuştum. Bana, duygularımı sinirlendiğimde bile ket vurmadan açığa çıkardığım sürece bir sorun olmayacağını söyledi.
This is your inhibition raising its ugly head, keeping me awake!
- Seni tanıyorum. O hayaller, kendine koyduğun engeller yüzünden ortaya çıkıyorlar ve beni uyandırıyorlar.
It loosens inhibition.
Neden? Bu ilaçlar sadece yasakları yumuşatmaya yaradığı için mi?
Strychnine antagonizes glycine's central inhibition causing hyperexcitation.
Striknin, glisinin santral çekingenliğini kızdırarak aşırı tahrik olmasına sebep olur.
Magnets screw up my inhibition unit.
Mıknatıslar utangaçlık ünitemi mahvediyor..
No contact inhibition whatsoever, they just pile up.
Teması önlemek filan işe yaramıyor, giderek artıyorlar.
Plus the magnet impairs your inhibition unit and makes you sing folk songs.
Ayrıca mıknatısı senin mutluluk birimini etkileyip, şarkı söyletiyor.
Loss of inhibition is crucial to your success tonight, okay?
Kontrolünü kaybetmen bu geceki başarın için gerekli, tamam mı?
- Where is the inhibition spell?
- Inhibisyonu büyü nerede?
However, perfect inhibition, although an ideal to be striven for, is not always achievable.
Bununla birlikte, mükemmel bir yasak her ne kadar çabalamanız için ideal olsa da her zaman başarılamayabilir.
Let your inhibition go free!
Çekingenliğini bırak!
Your lack of inhibition is truly inspiring.
Yasak tanımaz halin son derece ilham verici.
It is about freeing yourself from shame, reticence, inhibition.
Utanmaktan, suskunluktan, tutukluktan kendini arındırmak demektir.
Now you're sure that my staying here isn't an inhibition?
Burada kalmamın size rahatsızlık vermeyeceğinden emin misin?
One was a condition called low-latent inhibition.
Bir tanesi "düşük-gizli ket vurma" idi.
Well, people who suffer from low-latent inhibition see everyday things just like you or I do.
Şey, "düşük-gizli ket vurma" sorunu olan insanlar günlük şeyleri sizin ve benim gördüğüm şekilde görürler.
If someone with a low IQ has low-latent inhibition, it almost always results in mental illness.
Eğer düşük IQ su olan birinde "düşük-güzli ket vurma" varsa, çok büyük çoğunlukla zihinsel hastalıklarla sonuçlanır.
But with the low-latent inhibition, something interesting happened to Michael.
Ancak "düşük-gizli ket vurma" ile Michael'a ilginç birşey oldu.
A loss of inhibition and judgment.
Utanma azalması ve yanlış kararlar.
? ens nd the body, diminishes inhibition, diminishes memory.
Zihni ve vücudu açmak, çekingenliği azaltmak ve hafızayı zayıflatmak için.
There must be an oxygen inhibition property to that compound you couldn't identify.
O karışımın içinde, senin fark edemediğin ve oksijeni engelleyen bir şey olmalı.
and even your revulsion every natural inhibition that during battle can mean the difference between life and death.
uygulayabilme kararlılığına sahip olduğunu gösterdin. Bu savaşta yaşayacağımız her tereddüt yaşam ve ölümüm arasındaki farkı oluşturuyor.
She's got superstrength, zero inhibition, and no remorse.
O süper güçlü. Ayrıca onda acıma veya pişmanlıktan eser yok.
Oh, the inhibition's been lifted.
Engelleme kalktı.
I would say he was attempting to show the... lack of inhibition in the persons he's talking of,
Yalnızca engellenme karşıtı olarak... insanların hareket etmesi üzerine II. dünyas savaşı nesli gibi, bir fikir yürütmesi yaptığını söyleyebilirim...
Increased motivation. Decreased inhibition.
Harekette artış, unutkanlıkta düşüş var.
Will you accept my dry kiss without any inhibition?
# Engellemeden, kuru öpücüğümü kabul edecek misin? #
Because of leucomalachite green inhibition.
LMG çözeltisi kaynaklı indirgenmeymiş.
I have a tea that will lower inhibition, Make it easier to talk.
Direncini düşürecek bir çay önerebilirim, konuşmasını kolaylaştırır.
Well, as a threshold matter, the mechanism for SSRI inhibition is poorly understood. In layman's terms?
Herkesin anlayacağı?
It attacks the brain first causing loss of inhibition and quickly progresses to fever.
İlk olarak beyinde inhibisyon kaybı başlar ve ateşlenmeye başlar.
Part of Gabriel's brain which controls inhibition has been destroyed, so he reacts incontinently to things around him.
Gabriel'in beyinin ket vurma kontrol bölümü zarar görmüş. Bu yüzden etrafındaki kişilere istemeyerek tepki gösteriyor.
Side effects include changes in personality, loss of inhibition, dry mouth.
Yan etkileri arasında kişilik değişikliği, inhibisyon kaybı, ağız kuruluğu...
Personality changes, loss of inhibition?
Kişilik değişikliği, inhibisyon kaybı?
Amélie had read a scientific article on sexual inhibition.
Amélie, "cinsel engelleme" ile ilgili bilimsel bir makale okudu.
It'll open up your mind, free you from inhibition.
Aklını açar, seni kendi yasaklarından kurtarır.
Mm, yeah, no, my money's on the girl who totally lacks inhibition.
Hayır, benim param tutukluğunu kaybeden kızda.
Like, anything goes, you know, inhibition to the wind, and the next thing you know, you're in bed, sick to death, and they're, like, burning your body outside the... oh, God.
Çekingenlik falan kalmıyor yani. Sonra bir bakmışsın ölüm döşeğindesin ve vücudundan ateş çıkarır resmen... Tanrım.
♪ your worst inhibition's
Deusex.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]