Installer traduction Turc
29 traduction parallèle
We'll have an installer in your area tomorrow...
Yarın sizin mahalleye kurucu gönderiyoruz...
That's Mrs. Lupo with the cable installer.
Bu elektrikçiyle gördüğünüz Bayan Lupo...
Actually, I don't care where you bought it as long as the installer hooks it up in time for Andrew Lloyd Webber's Phantom of the Oprah.
Onu nerden aldığın umrumda değil yeter ki uyduyu kurup Andrew Lloyd Webber'in Oprah'taki Hayalet filmine yetiştir.
I used to be an installer.
Teknisyendim.
That worthless scrap of shit? Yeah, okay. Maybe it's time for your friend, the drug-addicted carpet installer.
Tamam, belki senin şu neydi adı uyuşturucu bağımlısı halı döşemecini aramanın zamanı gelmiştir.
- I'm a carpet installer.
- Ne iş yapıyorsunuz?
How about the word "installer"?
Peki ya "yükleyici"?
The audiovisual installer.
Ses görüntü sistemleri kuran adam.
Look, I'm just an installer.
Bak, ben sadece kurulum yapıyorum.
Well, if I come back, I'd like to work with Terry as an installer.
Eğer çalışmaya devam edeceksem, Terry ile birlikte dağıtımcı olarak çalışmak istiyorum.
The installer knew other cameras were there.
Kamerayı yerleştiren şahıs diğer kameralardan haberdar.
I was an alarm installer before.
Eskiden alarm kurardım.
He's a telephone installer. How do you know he was talking to Phillips?
Phillips'le konuştuğunu nereden biliyorsun?
Where you are a telephone installer?
Telefon tesisatçısı olduğunuz yer.
We've got sworn testimony from the installer.
Elimizde halıyı yerleştiren kişiden alınmış yeminli bir ifade var.
You ever hire an installer named Fletcher Nix?
Fletcher Nix adında bir montajcı işe aldın mı?
Um, few months ago, he ordered a satellite TV and had to give a number so that the installer could tell him when he was coming by.
Birkaç ay önce bir televizyon sipariş etmiş ve numarasını vermek zorunda kalmış yani yükleyici çocuk ona ne zaman geleceğini söyleyebilir.
Calling about the installer job you have listed in the- - in the paper here.
Bu gazetedeki tesisatçı ilanınız için aramıştım.
I was thinking, maybe an installer was helping out this crew.
Belki de montaj elemanı çeteye yardım ediyor.
He's a cable installer from Somerville.
Somerville'li kablo kurucusu.
Two carpentry outfits, a painter... Two roofers, an eavestrough installer, and a window-cleaning company.
İki marangoz, bir boyacı,... iki çatı işçisi, bir yağmur olukçusu,... bir de pencere temizleme şirketi.
Already, I've done the preserves and chased off an interloping cable installer.
Şimdiden, konserveleri hallettim ve burnunu sokan bir kablo kurucuyu kovaladım.
He's currently employed as a cable TV installer.
Kablolu tv kurulumcusu olarak çalışıyor.
He's the biggest installer of solar in America, and he built the best-rated car ever made, and it's electric.
Amerika'daki en büyük güneş enerjisi sistemleri kurucusu ve yapılan elektrikli arabalar arasında en yüksek puanı aldı.
Okay Matt, you don't need to tell the nice installer man our whole life.
Pekala Matt, butun hayatımızı bir kurulumcuya anlatmana gerek yok.
I'm a cable installer by trade.
Ben kablocuydum.
One... to hire a light bulb installer and then charge you 5 % of your assets each year.
Bir tane, ampülü değiştirecek birini tutmak için sonra da mal varlığına göre her yıl 5 % faiz bindirir.
And there's an installer, and you click on that.
Yükleme tuşuna bastım.
I am a safe installer here to install-a da safe.
Ben kasa kurucusuyum buraya kasa kurmaya geldim.