English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / Intruders

Intruders traduction Turc

569 traduction parallèle
This is a trap set to ward off intruders.
Davetsiz misafirlere karşı bir tuzak bu.
I don't detect any intruders nearby.
Etrafta bir yabancı algılamıyorum.
Seven gigantic stars representing the Great Bear appear slowly, and out of the stars come faces of women who seem annoyed at the presence of these intruders in the moon.
... yedi tane devasa yıldız yavaşça belirginleşir ve bu yıldızların üzerinde de davetsiz misafirlerden hoşlanmamış kadın yüzleri vardır.
You'll sell the rest of your furniture, flee this house and its intruders, and I'll see to your new home.
Geri kalan mobilyaları da satacaksın, bu evden ve bu eve gelen davetsiz misafirlerden kurtulacaksın. Bende, sizi yeni evinizde ziyaret edeceğim.
For the protection of us, thy servants thou hast ordained that all such intruders shall forfeit their lives.
Bizi korumak için, biz hizmetkârlarına buyurduğun gibi bütün davetsiz misafirler hayatlarını kaybedecek.
The law of Palmyria demands the penalty of death for all intruders.
Palmira yasası, tüm davetsiz misafirler için ölüm cezası öngörür.
We come not as intruders.
Biz davetsiz misafirler olarak gelmedik.
You have come to judge these intruders who seek to defile our domain?
Sahamızı kirletmeye çalışan bu davetsiz misafirleri yargılamaya mı geliyorsun?
Balu has looked into the hearts of these intruders.
Balu bu davetsiz misafirlerin kalplerine baktı.
I will not have my wedding spoiled by intruders. - Tracy.
Davetsiz misafirlerin düğünümü mahvetmesini istemiyorum.
I'm afraid we'll have to endure a couple of intruders.
- Efendim? Korkarım iki davetsiz misafire katlanmak zorunda kalacağız.
Intruders! Intruders!
Davetsiz misafirler!
I keep it in case of night intruders.
Gece gelen davetsiz misafirleri uzak tutmak için.
Night intruders?
Gece davetsiz misafirleri mi?
... red with the blood of those enemy intruders, the whites.
Ve işgalci, düşman beyazların kanları gibi kızıl bir gün.
There have been many intruders before and we have always driven them away.
Daha önce de birçok davetsiz misafir gelmişti. Ve biz her seferinde onları defettik.
There have been other intruders in our land, but never people such as these.
Topraklarımıza daha önce de davetsiz misafirler gelmişti. Fakat bunlar diğerleri gibi değil.
The Mescalero Apaches were - the good-minded whites but they had something where the intruders to dorsften : - -
Mescalero Apaçileri, beyazlara karşı iyi düşüncelere sahiplerdi ama sonları kaçınılmazdı Zorla gelen yabancıların gözlerini diktikleri iki şey vardı : - -
So the men from the glass submarines are intruders like us.
Yani cam denizaltılı adamlar, bizim gibi davetsiz misafir.
We're intruders.
Davetsiz misafirleriz.
As long as we kill intruders, we are safe.
Zorla gelenleri yok ettiğimiz sürece güvende oluruz
Intruders!
İşgalciler!
We have unidentified intruders.
İzinsiz şahıslar var.
Who are the intruders?
- Davetsiz misafirler kim?
I'm sorry, I have to report all intruders.
Üzgünüm, rapor etmem gerek.
The intruders were incompetent.
İçeri girenler beceriksiz çıktı.
Two Thal intruders in the command complex.
Komuta tesisinde iki Thal var.
Alert surface patrols to watch for intruders in the area of platform lift 7.
Platform kaldıracı 7'nin bölgesinde bulunan yüzey kuvvetlerini iki kişi için alarma geçirin.
You got a description of the intruders?
İçeri zorla giren kişilerin eşkalini aldınız mı?
After the test... the Lieutenant will have no choice but to leave you alone and go after intruders.
Testten sonra, Komiserin seni yalnız bırakıp, içeri zorla girenlerin peşine düşmekten başka seçeneği kalmayacak.
Intruders, ma'am.
Zorla içeri girenler, madam.
She mentioned herself and her husband, and the two intruders.
Kendisinden, kocasından ve içeri zorla giren iki kişiden söz etti.
How about one of the intruders?
Peki ya içeri zorla girenlerden biri?
But, no... it is not one of the intruders.
Fakat, hayır, içeri zorla girenlerden biri değil.
- Night-time intruders?
- Gece yarısında davetsiz misafirler mi?
This valley belonged to the bear, and we're the intruders here.
Vadi ayının, davetsiz misafir biziz.
Alarm... there are intruders!
Alarm... Davetsiz misafirler!
Where are the intruders?
yabancılar nerede?
Tell them that intruders did indeed escape into our grounds and that they were killed without interrogation.
Onlara izinsiz girenlerin bizim arazimize kaçtığını... Ve sorgusuz sualsiz öldürüldüklerini söyle.
No intruders on sub-basement one.
Alt bodrum bir de kimse yok.
Two packs of murdering guardians are there to watch and protect it from intruders.
Davetsiz konuklardan onu kollayan ve koruyan Cani korumaları var.
Intruders have docked at satellite seven, sir.
- Davetsiz misafirler 7. uyduya indiler.
Report intruders'progress throughout the space station.
Tüm istasyona davetsiz misafirlerin geldiğini bildirin.
Intruders advancing on Command satellite.
Davetsiz misafirler kumanda uydusuna ilerliyor.
Planet Earth is threatened by intruders.
Yeryüzü istilacılar tarafından tehdit ediliyor.
We are rather intruders here.
Ne de olsa yabancı sayılırız.
Always on the prowl for intruders.
Her daim davetsiz misafirleri gözlüyor.
Ladies and gentlemen, it seems we have a group of intruders who are trying to take over this conference.
Hanımlar beyler, görünen o ki toplantıya zorla girip kontrolü ele geçirmeye çalışanlar var.
But the intruders will only be trapped, not injured
Ama hırsıza bir şey olmaz, sadece burda kısılır!
Tell them the intruders have been captured and that I do not wish to be disturbed.
İçeri girenlerin yakalandığını söyleyin. Ayrıca rahatsız edilmek istemiyorum.
Intruders!
Yabancılar!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]