Irresponsible traduction Turc
1,368 traduction parallèle
I can't believe you were that irresponsible.
Bu kadar sorumsuz olduğuna inanamıyorum.
You have a whole history of being... irresponsible, it turns out... you and Suzette.
Elimizde sorumsuz olmakla ilgili uzun bir... hikayemiz var, ve bu seninle Suzette'e ait.
You journalists and your irresponsible reporting.
Siz gazeteciler ve sorumsuz yorumlarınız.
I'd be very irresponsible if I let you go like this.
Eğer senin gitmene izin verirsem çok sorumsuz bir davranışta bulunmuş olurum.
Your father is irresponsible.
Sizin babanız sorumsuz.
Yes. Irresponsible!
Evet, sorumsuz!
What's "irresponsible"?
"Sorumsuz" ne demek?
- "Irresponsible"!
- "Sorumsuz"!
Irresponsible :
Sorumsuz :
He's irresponsible.
Soruımsuz biri.
That is irresponsible.
Bu sorumsuzluk.
For years, I have racked my brains wondering what the hell it is he sees in you because all I see is a reckless, irresponsible idiot!
Yıllarca sende ne lanet olasıca şey gördüğünü merak ederek beynimi zorladım çünkü benim tüm gördüğüm düşüncesiz, güvenilmez bir ahmak olduğun!
There is a lot of irresponsible, anti-government propaganda.
- Yury! Eve dönmen ne güzel, sevgili çocuğum!
He's just an irresponsible fool.
O sadece sorumsuz bir aptal.
- How irresponsible...
- Bu ne sorumsuzluk...
You're so irresponsible!
Bu kadar da sorumsuzluk olmaz. Beni ara.
Men like you are... selfish... and... irresponsible!
Senin gibi erkekler... Bencil... ve sorumsuz!
It's irresponsible of you to scam money out of your mother and me, especially when you use it to buy junk like this.
Annenle beni böyle kandırıp para aşırman çok yanlış. Özellikle de böyle işe yaramaz şeyler için.
SHE'S SO IRRESPONSIBLE!
Çok sorumsuzca!
YOU'RE LIKE AN IRRESPONSIBLE TEENAGER.
Sorumsuz yeniyetmeler gibisin.
The DSR is being irresponsible.
ÖAB sorumsuzluk ediyor ve aşırı tepki gösteriyor!
It'd be irresponsible of you to give the closing when a man's life is on the line.
Bir adamın hayatı ipin ucundayken kapanışı senin yapman sorumsuzluk.
I figured one glass isn't too irresponsible.
Düşündüm de bir bardaktan bir şey çıkmaz.
Those friends of you are irresponsible people like you?
Arkadaşların da senin gibi sorumsuz insanlar mı?
You know what's irresponsible is letting this go on.
Sen de biliyorsun ki, sorumsuzca olan, bunun sürmesine izin vermek.
I, however, consider you reckless and irresponsible.
Oysa ki ben sizi düşüncesiz ve sorumsuz olarak görüyorum.
It would be irresponsible to dispense medication without examining you first.
Muayene olmadan ilaç vermek sorumsuzca olur.
How could you be so irresponsible? - Mom, please.
Nasıl bu kadar sorumsuz olabilirsin!
That's irresponsible and forgetful. Two things which I am not.
Bu sorumsuzluk ve unutkanlık örneğidir.
WHO, THROUGH THEIR IRRESPONSIBLE BEHAVIOUR, PERPETUATE SUCH TREATMENT.
Sorumsuz davranışlarını değiştirmeden aynen devam edenler.
No more irresponsible behavior.
Artık sorumsuzca hareketler yok.
It's a part of transference and counter-transference... so we should acknowledge it's out there, and it'II never be acted upon... because to do so would be irresponsible and destructive.
Terapistle danışanın karşılıklı duygu yöneltimidir bu. Çünkü örtbas edip o duygularla hareket etmek... çok sorumsuzca ve yıkıcı bir şey olur.
She's totally irresponsible.
Sorumsuzun tekiymiş.
You know, you are the most irresponsible... careless, no-account, undisc -
Biliyor musun, Sen en sorumsuz... dikkatsiz, hesapsız, uçuk -
I mean you, you really have Danny nailed You know, how he's immature and how he's irresponsible and it's just really got me thinking- -
Herkese fahişe olduğunu söyledim ve içeride seks yapıyormuşuz gibi duymalarını istedim, tamam mı?
Call me irresponsible.
Bana sorumsuz diyebilirsin.
Therefore, perfectly calmly, we shall overcome the niggling irresponsible and lying attempts to inv olve the government....
Bu nedenle, son derece sakin bir biçimde, kılı kırk yaran sorumsuz ve yalancı girişimlerin üstesinden geleceğiz.
He can be irresponsible.
- Sorumsuz olabilir... - Evet.
She treats rumour as fact. And your newspaper is irresponsible for publishing it.
Bunu bastığınız için çok sorumsuzsunuz.
Of course not, that'll be irresponsible
Elbette hayır, bu sorumsuzluk olur
Without absolute proof it would be incredibly irresponsible.
Kesin kanıt olmadan gitmemiz Çok büyük bir sorumsuzluk olur.
I think it's irresponsible not to.
Bakmamak sorumsuzluk olur.
Irresponsible is what is is.
Sorumsuzluk ; bu, budur.
Or the irresponsible parent who's too busy trying to get laid on Thanksgiving.
Veya Şükran Günü'nde azmakla meşgul olan sorumsuz babasında.
And we were fairly anarchic and fairly irresponsible, and we didn't give a damn about anyone else or anything else, and we just wanted to climb the world.
Ve bunun için yeterince anarşist, yeterince sorumsuzduk, Hiç kimseyi ve hiçbirşeyi umursamıyorduk, Ve sadece dünyanın hertarafında tırmanmak istiyorduk.
But, you know, he thinks you're completely irresponsible.
Senin sorumsuz biri olduğunu düşünüyor.
Yeah, so did I. And now I hear you're telling our mother... that I'm completely irresponsible and a stay-in-bed mom.
Ben de öyle sanıyordum. Ama sonradan anneme benim sorumsuz biri ve çakma bir anne olduğumu söylediğini öğrendim.
He's about to do something really irresponsible.
Çok sorumsuzca bir şey yapmak üzere.
You think it's irresponsible?
Sorumsuzca diye sen mi diyorsun?
You are irresponsible.
- Hiç mantıklı davranmıyorsun.
- "Irresponsible"?
- Sorumsuz mu?